Kategoriler
B - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük B Sayfa 103

buruşma * Buruşmak işi. buruşmak * Düzgünlüğü bozulmak, üzerinde kırışık ve katlamalar olmak.* (ağızda) Kekrelik duymak.* Tiksinmek, hoşlanmamak. buruşturma * Buruşturmak işi. buruşturmak * Buruşuk duruma getirmek. buruşuk * Gerginliği, düzgünlüğü kalmamış buruşmuşolan. buruşukça * Biraz buruşuk olan, pek düzgün olmayan. buruşukluk * Buruşuk olma durumu.* Ciltte oluşmuşkırışık. buruşuksuz * Buruşuğu olmayan. busbulanık * Çok […]

Kategoriler
B - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük B Sayfa 104

buz kesilmek * buz gibi soğumak; buz durumuna gelmek.* çok üşümek, donmak.* şaşılacak, üzülecek bir durum karşısında donakalmak. buz kesmek * çok üşümek. buz torbası * Tedavi amacıyla kullanılan ve içinde buz parçaları bulunan plâstik bir torba. buz tutmak * (sıvı için) üstünde buz oluşmak, buzla kaplanmak. buz üstüne yazıyazmak * süresi, etkisi çok az […]

Kategoriler
B - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük B Sayfa 105

büfeci * Büfe işleten kimse. büfecilik * Büfe işletme işi. Bügdüz * Oğuz Türklerinin 24 boyundan biri. büğe * Büve. büğelek * Büve. büğeme * Büğemek işi. büğemek * Suyu önüne bent yaparak toplamak. büğet * Su birikintisi, gölcük. büğlü * Küçük büğlü, soprano büğlü, alto büğlü, bariton büğlü olarak dört türü bulunan, bakırdan, perdeli […]

Kategoriler
B - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük B Sayfa 106

bülbülleşmek * Bülbül gibi ötmek veya şakımak. bülbülü altın kafese koymuşlar, “ah vatanım” demiş * kişi, yurdu dışında ne kadar zengin olursa olsun, yine de yurdunu özler. bülbülün çektiği dili belâsı * ilerisi düşünülmeden söylenen söz insanın başına dert açabilir. bülbülyuvası * Daire biçiminde, ortasıçukur ve bu çukur yere piştikten sonra dövülmüşAntep fıstığıkonulan bir türhamur […]

Kategoriler
B - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük B Sayfa 107

bütünleşme * Bütünleşmek işi. bütünleşmek * Bütün duruma gelmek. bütünletme * Bütünletmek işi. bütünletmek * Bütün durumuna getirmek, tamamlatmak. bütünleyen * Bütün durumuna getiren, mütemmim. bütünleyici * Bütünleme işini yapan. bütünlük * Bütün olma durumu. bütünsel * Bütün niteliğinde olan, bütünle ilgili, total. bütünsellik * Bütün olma durumu. büve * Daha çok sığırlara saldıran, onların […]

Kategoriler
B - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük B Sayfa 108

büyük para * Çok para. büyük peder * Büyük baba, dede. büyük sesli uyumu * Kelimede kalın ünlülerden (a, ı, o, u) sonra kalın, ince ünlülerden (e, i, ö, ü) sonra ince ünlülerin gelmesikuralı, büyük ünlü uyumu. büyük sözüme tövbe! * bir konuda çok kesin konuşulduğunda, tersi bir durumun başa gelmemesi dileğini belirtir. büyük şehir […]

Kategoriler
B - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük B Sayfa 109

büyütüş * Büyütmek işi veya biçimi. büyüye kapılmak (veya tutulmak) * yapılan büyünün etkisinde kalmak, bir şeyin o kimsenin çekiciliğinden kurtulamamak. büyüyüş * Büyümek işi veya biçimi. büz * Künk. büzdürme * Büzdürmek işi. büzdürmek * Büzmek.* Büzmek işini birine yaptırmak. büzgen * Kasılarak vücuttaki herhangi bir deliği açan veya kapayan çember biçimindeki kasların genel […]

Kategoriler
B - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük B Sayfa 101

burcu * Güzel koku, ıtır. burcu burcu * (koku için) Güzel güzel, pek güzel. burcumak * Güzel koku yaymak. burç * Kale duvarlarından daha yüksek, yuvarlak, dört köşe veya çok köşeli kale çıkıntısı.* Zodyak üzerinde yer alan on iki takım yıldıza verilen ortak ad. burç * Ökse otu. burçak * Baklagillerden, taneleri hayvan yemi olarak […]

Kategoriler
B - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük B Sayfa 102

burnundan yakalamak * birini yönetimi altına almak, kaçamak bulamayacağıduruma getirmek. burnunu çekmek * sümüğünü çekmek.* umduğunu bulamamak, amacına ulaşamamak. burnunu kırmak * birini güç durumda bırakarak büyüklenmesini veya direnişini yok etmek. burnunu sıksan canıçıkacak * çok zayıf ve güçsüz kimseler için kullanılır. burnunu sokmak * gerekmediği hâlde her işe karışmak. burnunun dibi * çok yakını. […]

Kategoriler
B - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük B Sayfa 96

buğday güvesi * Tahıla zarar veren küçük bir kelebek (Tinea granella). buğday pası * Pas mantarı gillerden asalak bir mantar (Puccinia graminisi).* Bu mantarın buğday ve benzeri bitkilerin yapraklarında oluşturduğu hastalık. buğday rengi * (ten için) Açık esmer. buğday sürmesi * Buğday başaklarından oluşan ilkel mantar (Tilletia tritici).* Bu mantarın yol açtığıhastalık. buğday unu * […]

Kategoriler
B - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük B Sayfa 97

buhran geçirmek * bunalım geçirmek. buhrana tutulmak * buhran geçirmek. buhranlı * Bunalımlı. buhur * Dinî törenlerde yakılan kokulu ağaç vb. maddeler, tütsü. buhurdan * Buhurluk. buhurdanlık * Buhur yapmak için kullanılan araç. buhurluk * İçinde tütsü için kullanılan maddeler yakılan kap. buhurumeryem * Tavşankulağı, siklâmen. buji * Patlamalımotorlarda gazıtutuşturmaya yarayan elektrikli araç. bukağı * […]

Kategoriler
B - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük B Sayfa 98

bulaşıcıhastalık * Mikrop yolu ile yayılan hastalık. bulaşık * Yiyecek veya içecekte kullanılan yıkanmamışmutfak eşyasıveya kap kacak.* Bulaşmışolan.* Yapışkan, sulu.* İz, etki, kalıntı. bulaşık adam * Yolsuz, uygunsuz işler yapan, sataşma alışkanlığı olan kimse. bulaşık bezi * Bulaşıklarıyıkamak için kullanılan bez. bulaşık deniz * Mayın tehlikesi olan deniz. bulaşık deterjanı * Bulaşık tozu. bulaşık eldiveni […]