Evanescence – Bring Me To Life Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

How can you see into my eyes like open doors?
– Gözlerimin içini açık bir kapıymışçasına nasıl görebiliyorsun?


Leading you down into my core where I’ve become so numb
– Seni içinde aptala döndüğüm özüme çekiyorum.


Without a soul, my spirit sleeping somewhere cold
– Cansız bir şekilde, ruhum soğuk bir yerde uyuyor.


Until you find it there and lead it back home
– Ta ki sen onu bulup ait olduğunu yere geri döndürene dek!


Wake me up
– Uyandır beni!


(Wake me up inside)
– (Ruhumu uyandır.)


I can’t wake up
– Uyanamıyorum.


(Wake me up inside)
– (Ruhumu uyandır.)


Save me
– Kurtar beni!


(Call my name and save me from the dark)
– (Adımı çağır ve beni karanlıktan kurtar.)


Wake me up
– Uyandır beni!


(Bid my blood to run)
– (Kanımın akmasını sağla.)


I can’t wake up
– Uyanamıyorum.


(Before I come undone)
– (Tamamen mahvolmadan önce)


Save me
– Kurtar beni.


(Save me from the nothing I’ve become)
– (Dönüştüğüm bu hiçlikten kurtar beni.)


Now that I know what I’m without
– Şimdi bende neyin eksik olduğunu biliyorum.


You can’t just leave me
– Beni bırakıp gidemezsin!


Breathe into me and make me real
– Bana nefesini ver ve beni gerçeğe dönüştür!


Bring me to life
– Beni hayata döndür!


Wake me up
– Uyandır beni!


(Wake me up inside)
– (Ruhumu uyandır.)


I can’t wake up
– Uyanamıyorum.


(Wake me up inside)
– (Ruhumu uyandır.)


Save me
– Kurtar beni!


(Call my name and save me from the dark)
– (Adımı çağır ve beni karanlıktan kurtar.)


Wake me up
– Uyandır beni!


(Bid my blood to run)
– (Kanımın akmasını sağla.)


I can’t wake up
– Uyanamıyorum.


(Before I come undone)
– (Tamamen mahvolmadan önce)


Save me
– Kurtar beni.

(Save me from the nothing I’ve become)
– (Dönüştüğüm bu hiçlikten kurtar beni.)


Bring me to life.
– Beni hayata döndür.


I’ve been living a lie
– Bir yalanı yaşıyormuşum.


There’s nothing inside
– İçim bomboş.


Bring me to life
– Beni hayata döndür!


Frozen inside without your touch without your love, darling
– Senin dokunuşun, sevgin olmadan içim hep donmuş biçimde, bir tanem.


Only you are the life among the dead
– Sadece sen ölümün içindeki hayatsın.


All this time, I can’t believe I couldn’t see
– Bu kadar zaman boyunca, bunu göremediğime inanamıyorum.


Kept in the dark but you were there in front of me
– Karanlıkta alıkoyulmana rağmen, aslında hemen önümdeymişsin.


I’ve been sleeping a thousand years it seems
– Bin yıldır uyuyorum sanırım.


Got to open my eyes to everything
– Gözlerimi her şeye açmam gerek artık!


Without thought, without voice, without a soul
– Düşüncesiz, sessiz ve ruhsuz kalamazsın!


Don’t let me die here
– Burada ölmeme izin verme.


There must be something more!
– Burada daha fazlası olmalı!


Bring me to life
– Beni hayata döndür.


Wake me up
– Uyandır beni!


(Wake me up inside)
– (Ruhumu uyandır.)


I can’t wake up
– Uyanamıyorum.


(Wake me up inside)
– (Ruhumu uyandır.)


Save me
– Kurtar beni!


(Call my name and save me from the dark)
– (Adımı çağır ve beni karanlıktan kurtar.)


Wake me up
– Uyandır beni!


(Bid my blood to run)
– (Kanımın akmasını sağla.)


I can’t wake up
– Uyanamıyorum.


(Before I come undone)
– (Tamamen mahvolmadan önce)


Save me
– Kurtar beni.


(Save me from the nothing I’ve become)
– (Dönüştüğüm bu hiçlikten kurtar beni.)


Bring me to life.
– Beni hayata döndür.


I’ve been living a lie
– Bir yalanı yaşıyormuşum.


There’s nothing inside
– İçim bomboş.


Bring me to life
– Beni hayata döndür!




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın