The Weeknd – Out of Time İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

The last few months, I’ve been working on me, baby
– Son birkaç aydır üzerimde çalışıyorum bebeğim.
There’s so much trauma in my life
– Hayatımda çok fazla travma var.
I’ve been so cold to the ones who loved me, baby
– Beni sevenlere karşı çok soğuktum bebeğim.
I look back now and I realize
– Şimdi geriye bakıyorum ve fark ediyorum

I remember when I held you
– Seni kucağıma aldığımı hatırlıyorum.
You begged me with your drowning eyes to stay
– Boğulmakta olan gözlerinle kalmam için bana yalvardın.
And I regret I didn’t tell you
– Ve sana söylemediğim için pişmanım.
Now I can’t keep you from loving him, you made up your mind
– Şimdi onu sevmeni engelleyemem, kararını verdin.

Say I love you, girl, but I’m out of time
– Seni sevdiğimi söyle kızım ama zamanım kalmadı.
Say I’m there for you, but I’m out of time
– Yanında olduğumu söyle, ama zamanım kalmadı.
Say that I’ll care for you, but I’m out of time
– Sana değer vereceğimi söyle, ama zamanım kalmadı.
Said I’m too late to make you mine, out of time
– Seni benim yapmak için çok geç olduğumu söyledi, zamanın dışında

If he mess up just a little
– Eğer biraz ortalığı karıştırırsa
Baby, you know my line
– Bebeğim, repliğimi biliyorsun.
If you don’t trust him a little
– Eğer ona biraz güvenmezsen
Then come right back, girl, come right back
– O zaman hemen geri gel kızım, hemen geri gel
Give me one chance, just a little
– Bana bir şans ver, birazcık
Baby, I’ll treat you right
– Bebeğim, sana iyi davranacağım.
And I’ll love you like I should’ve loved you all the time
– Ve seni her zaman sevmem gerektiği gibi seveceğim

I remember when I held you (held you, baby)
– Seni kucağıma aldığımı hatırlıyorum (kucağıma aldım bebeğim)
You begged me with your drowning eyes to stay (never again, baby)
– Boğulma gözlerinle kalmam için bana yalvardın (bir daha asla bebeğim)
And I regret I didn’t tell you
– Ve sana söylemediğim için pişmanım.
Now I can’t keep you from loving him, you made up your mind
– Şimdi onu sevmeni engelleyemem, kararını verdin.

Say I love you, girl, but I’m out of time
– Seni sevdiğimi söyle kızım ama zamanım kalmadı.
Say I’m there for you, but I’m out of time (Noo)
– Senin için orada olduğumu söyle, ama zamanım kalmadı (Noo)
Say that I’ll care for you, but I’m out of time
– Sana değer vereceğimi söyle, ama zamanım kalmadı.
Said I’m too late to make you mine, out of time
– Seni benim yapmak için çok geç olduğumu söyledi, zamanın dışında

Oh-oh-oh, singing
– Oh-oh-oh, şarkı söylemek
Out of time
– Zamanın dışında
Said I had you to myself, but I’m out of time
– Seni kendime sakladım ama zamanım kalmadı dedi.
Say that I’ll care for you, but I’m out of time
– Sana değer vereceğimi söyle, ama zamanım kalmadı.
But I’m too late to make you mine, out of time
– Ama seni benim yapmak için çok geç kaldım, zamanın dışında

(Out of time)
– (Zaman)
(Out of time)
– (Zaman)

Don’t you dare touch that dial
– Sakın o kadrana dokunma
Because like the song says, you are out of time
– Çünkü şarkının dediği gibi zamanın doldu.
You’re almost there, but don’t panic
– Neredeyse geldin ama panik yapma.
There’s still more music to come
– Gelecek daha çok müzik var.
Before you’re completely engulfed in the blissful embrace of that
– Bunun mutlu kucaklarına tamamen dalmadan önce
Little light you see in the distance
– Uzakta gördüğünüz küçük ışık
Soon you’ll be healed, forgiven and refreshed
– Yakında iyileşeceksin, affedileceksin ve tazeleneceksin
Free from all trauma, pain, guilt and shame
– Tüm travma, acı, suçluluk ve utançtan arınmış
You may even forget your own name
– Kendi adını bile unutabilirsin.
But before you dwell in that house forever
– Ama sonsuza dek o evde yaşamadan önce
Here’s thirty minutes of easy listening to some slow tracks
– İşte bazı yavaş parçaları dinlemek için otuz dakika kolay
On 103.5 Dawn FM
– 103.5 Şafak FM




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın