가까이 있어서 몰랐어
– Pek yakın olduğunu bilmiyordum.
철이 없어서 몰랐어 그땐
– Bilmiyordum çünkü ütüm yoktu.
사랑이 뭔지도 몰라서
– Aşkın ne olduğunu bile bilmiyorum.
소중한 건지도 몰라서 그땐
– Değerli olduğunu bilmiyordum.
부족한 부분만 보이고
– Sadece eksikliğini görüyorum.
트집만 잡고 싶었나 봐 그땐
– Sanırım sadece seğirmeyi yakalamak istedim.
바보처럼 그렇게도 좋은 사람
– Aptal gibi, çok iyi bir insan
나만 생각해 준 사람
– Beni düşünen tek kişi.
잡아야만 했던 그 사람을 난
– Onu yakalamak zorunda olan bendim.
보내고 나서야
– Onu gönderdikten sonra.
이렇게 울고 있어
– Böyle ağlıyorum.
울어 보고서야
– Ağlama raporu.
소중한 게 뭔지 아나 봐
– Neyin değerli olduğunu biliyorum.
이제 와서야
– Şimdi buradayım.
후회하는 내가 바보 같지만
– Pişmanım ama aptalım.
이번 한 번만 돌릴 순 없을까?
– Sadece bir kere açabilirsiniz?
울어도 울어도 늦었어
– Ağlayabilirim, ağlayabilirim, geciktim.
후회도 원망도 늦었어 이젠
– Pişmanlık ve kırgınlık için geç kaldım. Şimdi pişmanlığa geç kaldım.
있을 때 잘할 걸 그랬어
– Oradayken iyi olacağımı söyledim.
내 곁에 가까이 있을 때 그땐
– Sen bana yakınken, o zaman
뭐가 그렇게 잘났다고
– Bunda bu kadar iyi olan ne?
가진 것 하나 없으면서 그땐
– Benim bir tane bile yok.
바보처럼 그렇게도 좋은 사람
– Aptal gibi, çok iyi bir insan
나만 생각해 준 사람
– Beni düşünen tek kişi.
잡아야만 했던 그 사람을 난
– Onu yakalamak zorunda olan bendim.
보내고 나서야
– Onu gönderdikten sonra.
이렇게 울고 있어
– Böyle ağlıyorum.
울어 보고서야
– Ağlama raporu.
소중한 게 뭔지 아나 봐
– Neyin değerli olduğunu biliyorum.
이제 와서야
– Şimdi buradayım.
후회하는 내가 바보 같지만
– Pişmanım ama aptalım.
이번 한 번만 돌릴 순 없을까?
– Sadece bir kere açabilirsiniz?
널 사랑해 널 사랑해
– Seni seviyorum. Seni seviyorum.
이렇게 가슴 저미게 널 부르는 나
– Yani meme dilimleme beni ara
그땐 바보처럼 왜 말 못 한 건지
– O zamanlar neden bana aptal gibi söylemedin?
보내고 나서야
– Onu gönderdikten sonra.
이렇게 울고 있어
– Böyle ağlıyorum.
울어 보고서야
– Ağlama raporu.
소중한 게 뭔지 아나 봐
– Neyin değerli olduğunu biliyorum.
이제 와서야
– Şimdi buradayım.
후회하는 내가 바보 같지만
– Pişmanım ama aptalım.
이번 한 번만 돌릴 순 없을까?
– Sadece bir kere açabilirsiniz?

Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.