Sky, land, sea, yeah
– Gökyüzü, kara, deniz, evet
Once upon a timey
– Once upon a zaman
사랑에 빠진 한 소녀가 (있었는데)
– Aşık bir kız vardı (vardı)
참 유난스럽게 막 재잘재잘 대
– Harika bir pıtırtı.
(뭐 지 혼자 사랑하는 양)
– (Bu nedir, onu yalnız seven koyun)
나는 그게 좋아
– Onu seviyorum
꾸민 듯 안 꾸민 듯한
– Sanki süslenmiş gibi değil.
모든 것이 좋아 (어이쿠 사랑꾼 납셨네)
– Her şey yolunda (Hey, sen bir muhabbet kuşusun)
작은 키도 좋아 (yeah)
– Küçük anahtarları severim (evet)
마음씨도 고와 (yeah)
– Zihin de Gowa (evet)
보러 갈래 tonight
– Bu gece seni görmeye gidiyorum.
됐고 밥이나 먹자 야
– Tamam, hadi yiyelim.
이 많고 많은 사람 중에 하나가 아냐
– Ben bu kadar çok insandan biri değilim.
내겐 오직 하나 only you
– Benim için sadece sen varsın
사랑밖에 모르는 바보
– Aşk Bağlı Aptal
에에에 에에에
– ÜZERİNDE ON-
하늘 땅 바다만큼 love
– Gökyüzü, kara, deniz kadar sev
나 이런 말 좋아하네
– Bunu söylemek hoşuma gidiyor.
Miss you, need you, love you so much (woo-hoo)
– Seni özledim, sana ihtiyacım var, seni çok seviyorum (woo-hoo)
그 둘은 행복하게
– İkisi mutlu bir şekilde
오래오래 (오래)
– Uzun (Uzun)
살았대 오래오래
– Uzun zamandır yaşıyor.
Love you so much
– Seni o kadar çok seviyorum
사랑해 노래하네
– Seni seviyorum. Şarkı söylüyorsun.
I love you so mu-mu-mu-much
– Seni çok mu-mu-mu-çok seviyorum
생각만 해도
– Sadece bir düşün.
Woo-ah! yeah
– Woo-ah! evet
Ooh-hoo, ooh-hoo-ooh
– Ooh-hoo, ooh-hoo-ooh
In love for the first time
– İlk kez aşık oldum
이런 감정 느껴본 적 없어 (널 위해)
– Bu tür bir duyguyu hiç hissetmedim (senin için).
뭐든 하고 싶어 졌어 (oh)
– Her şeyi yapmak istedim (oh)
내가 지켜줄게 약속 (yeah)
– (Evet)ben sözümü tutarım
Beauty and the beast
– Güzellik ve canavar
우린 내가 beast
– Canavar olduğumu biliyoruz.
난 꽤 쉬운 수수께끼
– Ben oldukça kolay bilmece
근데 가볍게 보면 떼끼
– Ama hafifçe bakarsanız, bir demet.
일곱 개의 별들 사이
– Yedi yıldız arasında
둘러싸여 난 더 빛이 나요
– Etrafım daha fazla ışıkla çevrili.
Oh baby kiss me
– Oh bebeğim öp beni
거울아 거울아 누가 제일 예뻐?
– Ayna, ayna, en güzeli kim?
빨간 사과주는 마녀에게 말해
– Kırmızı elma şarabı cadıya söyle
해코지는 언제 적이야
– Hakoji ne zaman düşman olacak?
됐고 그 사과 너 먹어 야
– Tamam, o elmayı da yemelisin.
이 많고 많은 사람 중에 하나가 아냐
– Ben bu kadar çok insandan biri değilim.
내겐 오직 하나
– Benim için sadece bir tane
너 밖에 모르는 바보
– Bildiğin tek aptal
에에에 에에에
– ÜZERİNDE ON-
하늘 땅 바다만큼 love
– Gökyüzü, kara, deniz kadar sev
나 이런 말 좋아하네
– Bunu söylemek hoşuma gidiyor.
Miss you, need you, love you so much
– Seni özledim, sana ihtiyacım var, seni çok seviyorum
(Woo-hoo) 그 둘은 행복하게
– İkisi mutlu mesut
오래오래 (오래)
– Uzun (Uzun)
(오래오래 오래오래)
– (Uzun, uzun, uzun, uzun, uzun, uzun, uzun, uzun, uzun)
(사랑해 l-love you so)
– (Seni seviyorum seni çok seviyorum)
Mu-mu-mu-much
– Mu-mu-mu-çok
Mu-mu-mu-much
– Mu-mu-mu-çok
L-O-V-E so much
– L-O-V-E çok fazla
(하늘 땅 바다만큼 사랑해)
– (Seni gökyüzü, kara, deniz kadar seviyorum)
하늘 땅 바다만큼 love
– Gökyüzü, kara, deniz kadar sev
나 이런 말 좋아하네 (하네)
– Bunu söylemek hoşuma gidiyor.
Miss you, need you, love you, so much (yeah, woah)
– Seni özledim, sana ihtiyacım var, seni çok seviyorum (evet, woah)
그 둘은 행복하게
– İkisi mutlu bir şekilde
오래오래 (오래)
– Uzun (Uzun)
살았대 오래오래
– Uzun zamandır yaşıyor.
Love you so much
– Seni o kadar çok seviyorum
사랑해 노래하네
– Seni seviyorum. Şarkı söylüyorsun.
I love you so mu-mu-mu-much
– Seni çok mu-mu-mu-çok seviyorum
생각만 해도
– Sadece bir düşün.
Woo-ah! yeah
– Woo-ah! evet
하늘 땅 바다만큼
– Gökyüzü, kara, deniz kadar

Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.