Ooh
– Ooh
Ooh
– Ooh
Tried calling yesterday but got your voicemail again
– Dün aramayı denedim ama yine telesekreterini aldım.
Rushed over to your Uni hall, saw her leaving your place
– Üniversite salonuna koşup senin evinden ayrıldığını gördüm.
You said you fucked up on a night out
– Dışarıda bir gecede çuvalladığını söylemiştin.
You drank way too much, you’re feeling bad now
– Çok fazla içtin, şimdi kendini kötü hissediyorsun.
You’re tryna figure out how to worm your way out
– Nasıl kurtulabileceğini bulmaya çalışıyorsun.
Well, look at what you’ve done
– Peki, yaptığın şeye bak
You said you’d never do
– Asla yapamayacağını söylemiştin.
You fucked it for yourself
– Kendin için becerdin
This is the end of me and you
– Bu benim ve senin sonumuz
So don’t call this number anymore
– Artık bu numarayı arama.
‘Cause I won’t be there for you like I was before
– Çünkü eskisi gibi yanında olmayacağım.
I should of listened to my friends
– Arkadaşlarımı dinlemeliydim.
They always know best
– Onlar hep bilirler en iyi
They said you were just like all the rest, so
– Senin de diğerleri gibi olduğunu söylediler.
I’ll sing it loud in case you don’t already know
– Bilmiyorsan diye yüksek sesle söylerim.
Pack up your shit and go, go, go, go
– Eşyalarını topla ve git, git, git, git
Go, go, go, go
– Git, git, git, git
Pack up your shit and go, go, go, go
– Eşyalarını topla ve git, git, git, git
Go, go, go, go
– Git, git, git, git
You said it was a one time thing
– Bunun tek seferlik bir şey olduğunu söylemiştin.
You don’t know what you were thinking
– Ne düşündüğünü bilmiyorsun.
That it didn’t mean a thing
– Bunun bir anlamı olmadığını
You promise it won’t happen again
– Bir daha olmayacağına söz ver.
So when you get fucked up on a night out
– Bu yüzden bir gece dışarı çıktığın zaman
How many times have you played around?
– Kaç kere oynadı çevresinde var mı?
Was a fool, didn’t see the signs
– Aptaldım, işaretleri görmedim.
I guess my friends were always right
– Sanırım arkadaşlarım hep haklıydı.
Well, look at what you’ve done
– Peki, yaptığın şeye bak
You said you’d never do
– Asla yapamayacağını söylemiştin.
You fucked it for yourself
– Kendin için becerdin
This is the end of me and you
– Bu benim ve senin sonumuz
So don’t call this number anymore
– Artık bu numarayı arama.
‘Cause I won’t be there for you like I was before
– Çünkü eskisi gibi yanında olmayacağım.
I should of listened to my friends
– Arkadaşlarımı dinlemeliydim.
They always know best
– Onlar hep bilirler en iyi
They said you were just like all the rest, so
– Senin de diğerleri gibi olduğunu söylediler.
I’ll sing it loud in case you don’t already know
– Bilmiyorsan diye yüksek sesle söylerim.
Pack up your shit and go, go, go, go
– Eşyalarını topla ve git, git, git, git
Go, go, go, go
– Git, git, git, git
Pack up your shit and go, go, go, go
– Eşyalarını topla ve git, git, git, git
Go, go, go, go
– Git, git, git, git
I can’t trust you anymore
– Artık sana güvenemem
Look what you’ve done
– Bak ne yaptın
You’ve turned this heart cold
– Bu kalbi üşüttün.
And I don’t know if I can love again
– Ve tekrar sevebilir miyim bilmiyorum
But I know for sure we can’t be friends
– Ama arkadaş olamayacağımızdan eminim.
This is the end
– Bu sonu
Stop calling this number anymore
– Bu numarayı arayarak artık dur
‘Cause I won’t be there for you like I was before
– Çünkü eskisi gibi yanında olmayacağım.
I should of listened to my friends
– Arkadaşlarımı dinlemeliydim.
They always know best
– Onlar hep bilirler en iyi
They said you were just like all the rest, so
– Senin de diğerleri gibi olduğunu söylediler.
I’ll sing it loud in case you don’t already know
– Bilmiyorsan diye yüksek sesle söylerim.
Pack up your shit and go, go, go, go (go)
– Eşyalarını topla ve git, git, git, git (git)
Go, go, go, go (go)
– Git, git, git (go)git
Go, go, go, go
– Git, git, git, git
Go, go, go, go (I should of listened to my friends)
– Git, git, git, git (arkadaşlarımı dinlemeliydim)
Go, go, go, go (’cause they always know best)
– Git, git, git, git (çünkü her zaman en iyisini bilirler)
Go, go, go, go, uh
– Yürü, yürü, yürü, yürü, uh
I’ll sing it loud in case you don’t already know
– Bilmiyorsan diye yüksek sesle söylerim.
Pack up your shit and go
– Eşyalarını topla ve git
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.