OSKA – Mona Lisa, a girl’s best friend İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

I got lucky with you
– Seninle şanslıydım
Broke in a few shoes
– Birkaç ayakkabıyla kırıldı.
A couple babies on the loose
– Gevşek bir kaç bebek
Cancer killing apple juice
– Kanser öldürücü elma suyu
You said your name was Mona Lisa
– Adının Mona Lisa olduğunu söylemiştin.
How bizarre I never knew
– Hiç bilmediğim kadar tuhaf
When everyone’s alive
– Herkes hayattayken
That’s when everything’s right
– İşte o zaman her şey yolunda
Open eyed
– Açıkgöz

Nothing will compare, compare to you
– Hiçbir şey seninle kıyaslanamaz, kıyaslanamaz
Nothing will compare to you
– Hiçbir şey seninle kıyaslanamaz.
Nothing will come close, come close to you
– Hiçbir şey yaklaşmayacak, sana yaklaşacak
Nothing will come close to you
– Sana hiçbir şey yaklaşmayacak.

If you were to cry I’d wear a bathing suit
– Ağlayacak olsan mayo giyerdim.
Just to make you smile while you wait in a waiting room
– Sadece bir bekleme odasında beklerken seni gülümsetmek için
If you were to die I’d be the cemetery
– Ölseydin mezarlık olurdum.
Just to have you lie, where I would want you to be
– Sadece yalan söylemen için, olmanı istediğim yerde olman için

By the river we played
– Nehir kenarında oynadık
But there were no games
– Ama oyun
While we sat there singing sad songs
– Orada oturup hüzünlü şarkılar söylerken
The bad ones that make you cry
– Seni ağlatan kötüler
In the dark nothing changed
– Karanlıkta hiçbir şey değişmedi
Tonight we called it a day
– Bu gece buna bir gün dedik
Shake shake mama shake
– Salla salla anne salla

Nothing will compare compare to you
– Hiçbir şey seninle kıyaslanamaz
Nothing will compare to you
– Hiçbir şey seninle kıyaslanamaz.
Nothing will come close come close to you
– Hiçbir şey yaklaşmayacak sana yaklaş
Nothing will come close to you
– Sana hiçbir şey yaklaşmayacak.

If you were to cry I’d wear a bathing suit
– Ağlayacak olsan mayo giyerdim.
Just to make you smile while you wait in a waiting room
– Sadece bir bekleme odasında beklerken seni gülümsetmek için
If I was a spaceship you’d be my alien
– Eğer bir uzay gemisi olsaydım sen benim uzaylım olurdun.
If I was a car you’d be the salesman
– Eğer ben bir araba olsaydım, satıcı sen olurdun.
If I was a mom I’d drive a minivan
– Eğer anne olsaydım minibüs kullanırdım.
We wouldn’t see the world but you’re safe
– Dünyayı göremeyiz ama güvendesin.
So I don’t give a damn
– Bu yüzden umurumda değil.
If you were to die I’d be the cemetery
– Ölseydin mezarlık olurdum.
Just to have you lie where I would want you to be
– Sadece olmanı istediğim yerde yalan söylemen için

A girl’s a girl’s best friend
– Bir kız bir kızın en iyi arkadaşıdır
A girl’s a girl’s best friend
– Bir kız bir kızın en iyi arkadaşıdır
A girl’s a girl’s best friend
– Bir kız bir kızın en iyi arkadaşıdır
A girl’s a girl’s best friend
– Bir kız bir kızın en iyi arkadaşıdır

So if you were to die I’d be the cemetery
– Yani ölürsen mezarlık ben olurdum.
Just to have you lie where I would want you to be
– Sadece olmanı istediğim yerde yalan söylemen için




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın