Är det hit det hit du kommer när du kommer hem?
– Eve döndüğünde burada mı olacaksın?
Doppa tårna men tror inte du når botten än
– Ayak parmaklarınızı batırın ama henüz dibe ulaşacağınızı düşünmeyin
Norrland till jag dör, det är ba så det känns
– Ölene kadar, böyle hissediyorum.
Det är ba så det känns
– Nasıl bir his bu değil
Polisen stanna oss efter Högakustenbron, bilen avställd
– High Coast Köprüsü’nden sonra polis bizi durdurdu, araba park etti
Kliv nu ur och va så snäll och säg till dom nu vars en kusse bor
– Şimdi dışarı çık ve lütfen onlara Kimin amcığının yaşadığını söyle.
Och vars vi ska sen
– Ve kime gidiyoruz
Svårt å se att vi ska hem
– Eve gittiğimizi görmek zor.
100 mil men vi ska hem, ha mig på min Leif
– 100 mil ama eve gidiyoruz, beni Leif’ime al.
Dom vill ha mig på min Billy, inga böcker upp i min Billy
– Beni Billy’mde istiyorlar, Billy’mde kitap yok
I min kyl Gorbys och Billys, Billig hoodie, billig cap, billig jeans, Billy
– Buzdolabımda Gorbys ve Billys, ucuz kapüşonlu sweatshirt, ucuz şapka, ucuz kot pantolon, Billy
Billy vet att han har min love, men ungen din det är inte min Billy
– Billy benim aşkım olduğunu biliyor ama senin çocuğun benim Billy’m değil.
Sjunker priserna på vårt malm, stiger priserna på vårt hasch
– Cevherimizin fiyatları düşerse, haşhaşımızın fiyatları yükselir
Vissa missa sin ABC, nu har dom lärt sig att räkna kallt
– Bazıları alfabelerini özlüyor, şimdi saymayı öğrendiler.
Kommer å bryter mark, gringosen ge mig en liten bunt
– Toprak kıracağım, Gringo bana küçük bir paket ver
Gringosen cashar ju ingen skatt, gringosen cashar ju ingen skuld
– Gringo’nun vergisi yok, Gringo’nun borcu yok
Allt är som det borde va
– Her şey tam olması gerektiği gibi
Flyttade till stan där folk flytta ifrån stan, kolla nu har vi råd att bo i stan
– İnsanların şehir dışına taşındığı kasabaya taşındık, şimdi kontrol edin kasabada yaşamayı göze alabiliriz
Mörkt igår vi badar sol idag
– Dün karanlık bugün güneşle yıkanıyoruz
Hörde va de ropa när vi for tillbaks
– Döndüğümüzde bağırdıklarını duydum.
Är det hit det hit du kommer när du kommer hem?
– Eve döndüğünde burada mı olacaksın?
Doppa tårna men tror inte du når botten än
– Ayak parmaklarınızı batırın ama henüz dibe ulaşacağınızı düşünmeyin
Norrland till jag dör, det är ba så det känns
– Ölene kadar, böyle hissediyorum.
Det är ba så det känns
– Nasıl bir his bu değil
Så vi tar det raka spåret hem, ba sätt dig och åk
– Bu yüzden eve doğru yola çıkıyoruz, o yüzden otur ve git
Vi kan köra 100 mil det är ba åk
– 100 Mil sürebiliriz bu bir yolculuk
Sätt dig här brevid å ba åk
– Ba åk’ın yanına otur.
Vi kan köra 100 mil det är ba åk
– 100 Mil sürebiliriz bu bir yolculuk
Vi kan köra 100 mil det är ba
– 100 Mil sürebiliriz bu ba
Så länge du ha bensin, ju längre du stannar till
– Benzininiz olduğu sürece, o kadar uzun süre kalırsınız
Det kommer att ta sin tid, som tur o retur i ett flyg ner till Tel Aviv
– Tel Aviv’e giden bir uçuşun gidiş-dönüş yolculuğu gibi zaman alacak
Aldrig åka dit men åker vi åker vi limousin, yeah
– Asla oraya gitme ama gidersek limuzine gideriz, evet
Så du vet när vi kommer du hör oss i vinden som kolibris
– Yani biliyorsun geldiğimizde bizi rüzgarda sinek kuşları gibi duyuyorsun
För vem bryr sig va nån tror?
– Çünkü birinin ne düşündüğü kimin umurunda?
Veva ner en tintad ruta i rondellen där du bor
– Oturduğun kavşakta renkli bir kutuyu indir
Snurrar runt i Luleå city i en kombi eller coupe
– Luleå şehrinde bir istasyon vagonu veya coupe içinde dönüyor
Löjrom ur bakluckan kan va pesos eller kort, ey
– Bagajdaki para peso veya kart olabilir, değil mi?
Toppen av kartan i botten med gasen, vi drog
– Haritanın üst kısmını gazla alt kısmına çizdik
Timmar på timmar, på timmar, vi hinner, vi skiner, vi vinner i sol
– Saatler, saatler, zamanımız var, parlıyoruz, güneşte kazanıyoruz
Boardar ett plan och hoppade av på plattan i höga nord
– Bir uçağa binmek ve Uzak Kuzeydeki plakaya atlamak
Kommer och går är som vår eller tågen i spåren på Boden station
– Gelip gitmek bahar gibi ya da Boden istasyonundaki raylardaki trenler gibi
E4:an våran 61, highway baby, way high som ett NATO-jet
– E4: bahar 61, karayolu bebeği, NATO jeti kadar yüksek
Bye bye, baby, good bye finns inget annat sätt
– Güle güle bebeğim, güle güle başka yolu yok
Ey, hur vet man att man hamnat rätt?
– Doğru anladığını nereden biliyorsun?
Säger som dom säger ner vid Piteälv
– Piteälv’de söylediklerini söyle.
Är det hit det hit du kommer när du kommer hem?
– Eve döndüğünde burada mı olacaksın?
Doppa tårna men tror inte du når botten än
– Ayak parmaklarınızı batırın ama henüz dibe ulaşacağınızı düşünmeyin
Norrland till jag dör, det är ba så det känns
– Ölene kadar, böyle hissediyorum.
Det är ba så det känns
– Nasıl bir his bu değil
Så vi tar det raka spåret hem, ba sätt dig och åk
– Bu yüzden eve doğru yola çıkıyoruz, o yüzden otur ve git
Vi kan köra 100 mil det är ba åk
– 100 Mil sürebiliriz bu bir yolculuk
Sätt dig här brevid å ba åk
– Ba åk’ın yanına otur.
Vi kan köra 100 mil det är ba åk
– 100 Mil sürebiliriz bu bir yolculuk
Vi kan köra 100 mil det är ba
– 100 Mil sürebiliriz bu ba

Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.