Je me souviens du bord de mer
– Deniz kıyısını hatırlıyorum.
Avec ces filles au teint si clair
– Böyle açık tenli kızlarla
Elles avaient l’âme hospitalière
– Misafirperver bir ruhları vardı.
C’était pas fait pour me déplaire
– Beni kızdırmak için değildi.
Naives autant qu’elle étaient belles
– Güzel olduğu kadar naif
On pouvait lire dans leurs prunelles
– Onların yarıklarında okuyabilirdik.
Qu’elles voulaient pratiquer le sport
– Spor yapmak istediklerini
Pour garder une belle ligne de corps
– Güzel bir vücut çizgisini korumak için
Et encore, et encore
– Ve tekrar, ve tekrar
Z’auraient pu danser la java
– Java’yı dans edebilirlerdi.
Z’étaient chouettes les filles du bord de mer
– Z’étais deniz kenarındaki kızları seçti
Z’étaient faites pour qui savait y faire
– Nasıl yapılacağını bilenler için yaratıldılar.
Y en avait une qui s’appellait Eve
– Havva diye biri vardı.
C’était vraiment la fille d’mes rêves
– O gerçekten hayallerimin kızıydı.
Elle n’avait qu’un seul défaut
– Bir tek kusuru vardı
Elle se baignait plus qu’il ne faut
– Gerekenden daha fazla yıkanıyordu.
Plutôt que d’aller chez le masseur
– Masöre gitmek yerine
Elle invitait le premier baigneur
– İlk bather’ı davet ediyordu.
À tâter du côté de son cœur
– Kalbinin yanından sarkıntılık
En douceur, en douceur
– Sorunsuz, sorunsuz
En douceur et profondeur
– Pürüzsüz ve derin
Z’étaient chouettes les filles du bord de mer
– Z’étais deniz kenarındaki kızları seçti
Z’étaient faites pour qui savait y faire
– Nasıl yapılacağını bilenler için yaratıldılar.
Z’étaient chouettes les filles du bord de mer
– Z’étais deniz kenarındaki kızları seçti
Z’étaient faites pour qui savait y faire
– Nasıl yapılacağını bilenler için yaratıldılar.
Lui pardonnant cette manie
– Bu mani için onu affetmek
J’lui proposais de partager ma vie
– Hayatımı onunla paylaşmayı teklif ettim.
Mais dès que revint l’été
– Ama yaz döner dönmez
Je commençais à m’inquièter
– Endişelenmeye başlamıştım
Car sur les bords d’la Mer du Nord
– Çünkü Kuzey Denizi kıyılarında
Elle se remit à faire du sport
– Spor yapmaya geri döndü.
Je tolérais ce violon d’Ingres
– Ingres’ten gelen bu kemana müsamaha gösterdim.
Sinon elle devenait malingre
– Yoksa delirirdi.
Puis un beau jour j’en ai eu marre
– Sonra güzel bir gün bundan sıkıldım.
C’était pis que la mer à boire
– İçmek denizden daha kötüydü.
Je l’ai refilée à un gigolo
– Onu bir jigoloya teslim ettim.
Et j’ai nagé vers d’autres eaux
– Ve diğer sulara yüzdüm
En douceur, en douceur
– Sorunsuz, sorunsuz
Z’étaient chouettes les filles du bord de mer
– Z’étais deniz kenarındaki kızları seçti
Z’étaient faites pour qui savait y faire
– Nasıl yapılacağını bilenler için yaratıldılar.
Z’étaient chouettes les filles du bord de mer
– Z’étais deniz kenarındaki kızları seçti
Z’étaient faites pour qui savait y faire
– Nasıl yapılacağını bilenler için yaratıldılar.
Z’étaient chouettes les filles du bord de mer
– Z’étais deniz kenarındaki kızları seçti
Z’étaient faites pour qui savait y faire
– Nasıl yapılacağını bilenler için yaratıldılar.

Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.