Just like iced-iced coffee in the mornin’
– Tıpkı sabahları buzlu kahve gibi
It wakes me up-up-up that way I want it
– Beni uyandırıyor-uyandır- istediğim gibi uyandır
Pineapple juice
– Ananas suyu
Sippin’ you
– Seni yudumluyorum
She got a sweet tooth
– Tatlı bir dişi var
For my summer fruits
– Yaz meyvelerim için
Oh, we go up to go down
– Oh, aşağı inmek için yukarı çıkıyoruz
Kiss, chase, ’round and ’round
– Öp, kovala, ‘yuvarlak ve ‘yuvarlak
Your head in my clouds, so high
– Kafan bulutlarımda, çok yüksek
We’re all over the place
– Her yerdeyiz.
My hands on your waist
– Ellerim belinde
Your changing the pace just like
– Senin hızını değiştirmek gibi
Just like iced-iced coffee in the morning
– Tıpkı sabahları buzlu kahve gibi
It wakes me up-up-up that way I want it
– Beni uyandırıyor-uyandır- istediğim gibi uyandır
Such a rush I’m trippin’ and I’m fallin’
– Çok acelem var Tökezliyorum ve düşüyorum
Got my sunshine pourin’
– Güneşim akıyor
Like an iced-iced coffee in the mornin’
– Sabahları buzlu bir kahve gibi
Iced-iced coffee in the mornin’
– Sabahları buzlu kahve
Iced-iced coffee
– Buzlu kahve
Tired eyes
– Yorgun gözler
Layin’ next to mine
– Benimkinin yanında yatıyordu
I hate to be the one to clear the air
– Havayı temizleyen kişi olmaktan nefret ediyorum
This ain’t no casual affair
– Bu sıradan bir ilişki değil.
Don’t mean the feeling wasn’t there
– Bu duygunun orada olmadığı anlamına gelmez.
Just means you kinda made me scared
– Beni biraz korkuttun demek.
So, let’s play husband and wife
– Öyleyse karı koca oynayalım
Before the sun starts to rise
– Güneş doğmaya başlamadan önce
Just keep your arms and legs inside the bed
– Kollarınızı ve bacaklarınızı yatağın içinde tutun
And enjoy the ride
– Ve yolculuğun tadını çıkar
Just like iced-iced coffee in the mornin’
– Tıpkı sabahları buzlu kahve gibi
It wakes me up-up-up that way I want it
– Beni uyandırıyor-uyandır- istediğim gibi uyandır
Such a rush I’m trippin’ and I’m fallin’
– Çok acelem var Tökezliyorum ve düşüyorum
Got my sunshine pourin’
– Güneşim akıyor
Like an iced-iced coffee in the mornin’
– Sabahları buzlu bir kahve gibi
Iced-iced coffee in the mornin’
– Sabahları buzlu kahve
Iced-iced coffee
– Buzlu kahve
I can’t keep my cool when I’m around you
– Senin yanındayken soğukkanlılığımı koruyamam.
I can’t keep my cool when I’m around you
– Senin yanındayken soğukkanlılığımı koruyamam.
Just like iced-iced coffee in the mornin’ (coffee in the mornin’)
– Tıpkı sabah buzlu kahve gibi (sabah kahvesi)
It wakes me up-up-up that way I want it (just the way I want)
– Beni uyandır-uyandır-istediğim gibi (tam istediğim gibi)
Such a rush I’m trippin’ and I’m fallin’
– Çok acelem var Tökezliyorum ve düşüyorum
Got my sunshine pourin’ (oo-oo-ooh)
– Güneşim akıyor (oo-oo-ooh)
Like an iced-iced coffee in the mornin’
– Sabahları buzlu bir kahve gibi
In the mornin’
– Sabahleyin
Iced coffee in the mornin’
– Sabahları buzlu kahve
In the mornin’
– Sabahleyin
In the mornin’
– Sabahleyin
Iced coffee in the mornin’
– Sabahları buzlu kahve

Arthur Hill – Iced Coffee İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.