Video Klip
Şarkı Sözleri
Are you tired? I can tell that you’re tired
– Yorgun musun? Yorgun olduğunu söyleyebilirim.
Your eyes turn gray, you beg me to be silent
– Gözlerin griye dönüyor, sessiz olmam için yalvarıyorsun
You said I can’t read your mind
– Aklını okuyamayacağımı söylemiştin.
But I’m reading it just fine
– Ama gayet iyi okuyorum.
You think you’re so misunderstood
– Çok yanlış anlaşıldığını düşünüyorsun
The black cat of your neighborhood
– Mahallenizin kara kedisi
Tough luck, my boy, your time is up
– Zor şans oğlum, zamanın doldu
I’ll break it first, I’ve had enough
– Önce onu kıracağım, yeterince içtim
Of waiting ’til you lie and cheat
– Yalan söyleyene ve hile yapana kadar beklemekten
Just like you did to the actress before me
– Tıpkı benden önceki oyuncuya yaptığın gibi
Oops, she doesn’t even know
– Oops, o bile bilmiyor
You won’t be missed, I’m glad to see you go
– Özlenmeyeceksin, gittiğini gördüğüme sevindim.
Tough luck, tough luck
– Zor şans, zor şans
Since we’re spilling secrets
– Sırlar döktüğümüzden beri
Does your mother even know? (Mother even know)
– Annen biliyor mu ki? (Annem bile biliyor)
You demoralized, effaced me
– Moralimi bozdun, beni mahvettin
Just to feed your frail ego (Oh)
– Sadece zayıf egonuzu beslemek için (Oh)
When you’re screaming at the TV
– Televizyonda çığlık atarken
Cussing out opposing football teams
– Rakip futbol takımlarına küfür etmek
You said I’d never understand
– Asla anlayamayacağımı söylemiştin.
The things that make a man a man
– Bir erkeği erkek yapan şeyler
Tough luck, my boy, your time is up
– Zor şans oğlum, zamanın doldu
I’ll break it first, I’ve had enough
– Önce onu kıracağım, yeterince içtim
Of waiting ’til you lie and cheat
– Yalan söyleyene ve hile yapana kadar beklemekten
Just like you did to the actress before me
– Tıpkı benden önceki oyuncuya yaptığın gibi
Oops, she doesn’t even know
– Oops, o bile bilmiyor
You won’t be missed, I’m glad to see you
– Özlenmeyeceksin, seni gördüğüme sevindim
I should congratulate thee
– Seni tebrik etmeliyim
For so nearly convincing me
– Beni neredeyse ikna ettiğin için
I’m not quite as smart as I seem
– Göründüğüm kadar zeki değilim.
That I’m a loud-mouthed nobody
– Ben yüksek sesle konuşan bir hiçim
My accent and music are dumb
– Aksanım ve müziğim aptal
Your tattoos are no better, hun
– Dövmelerin daha iyi değil tatlım.
The proof says you’re tragic as fuck
– Kanıt senin çok trajik olduğunu söylüyor.
The truth is that’s just tough, tough luck (Tough luck)
– Gerçek şu ki bu sadece zor, zor şans (Zor şans)
Tough, tough luck (Tough luck)
– Zor, zor şans (Zor şans)
Tough, tough luck (Tough, tough luck)
– Zor, zor şans (Zor, zor şans)
(Tough, tough luck)
– (Zor, zor şans)
Tough luck, my boy, your time is up
– Zor şans oğlum, zamanın doldu
I’ll break it first, I’ve had enough
– Önce onu kıracağım, yeterince içtim
Of waiting ’til you lie and cheat
– Yalan söyleyene ve hile yapana kadar beklemekten
Just like you did to the actress before me
– Tıpkı benden önceki oyuncuya yaptığın gibi
Oops, she doesn’t even know
– Oops, o bile bilmiyor
You won’t be missed, I’m glad to see you go
– Özlenmeyeceksin, gittiğini gördüğüme sevindim.
