叫喊沒人聽見
– Kimse çığlığı duymadı.
被綁在城市的邊緣 動彈不得
– Şehrin kenarına bağlı ve hareket edemiyor
刷遍了朋友圈
– Arkadaş çevresinin her tarafına kaydırdı
真心想說話的幾個 你屏蔽了
– Gerçekten konuşmak isteyen birkaç kişiyi engelledin.
–
和手機交談 鍵盤裡 拐個彎
– Telefonla konuşun ve klavyede bir köşeyi dönün
動態刪了拍 拍了刪 誰稀罕
– Dinamik olarak silindi, okşadı, silindi, kim nadirdir?
我們患了這城市限定的夜盲症
– Bu şehirle sınırlı gece körlüğünden muzdaripiz.
調亮屏幕當作映襯
– Ekranı arka plan olarak aydınlatın
–
你說我聽著呢 我在這
– Dinliyorum demiştin, buradayım
不讓你一個 不讓你孤著
– Beni yalnız bırakma, beni yalnız bırakma sakın
你說我都聽著呢
– Söylediğin her şeyi dinliyorum.
我在這 最孤單的時刻
– Bu en yalnız andayım
不讓你一個人
– Seni yalnız bırakma
–
盈在你眼眶的
– Gözlerinde Ying
模糊你的自尊 它滴下了
– Benlik saygınızı bulanıklaştırın damladı
憋屈在心裡的
– Kalbimde tutuyorum
明明沒有人在意 自己卻感動哭了
– Belli ki kimse kendilerini umursamıyor, ama ağlamak için taşınıyorlar.
–
孤孤單單的走 想走卻也想留
– Yalnız yürümek, gitmek istiyorum ama kalmak istiyorum
孤獨掐住喉嚨 寂寞封住出口
– Yalnızlık boğazı kıstırır Yalnızlık çıkışı mühürler
想牽住誰的手 舞一夜的寂寞
– Kimin elini tutmak istiyorsun? Bütün gece dans etmenin yalnızlığı
路燈怕我侷促 找個影子陪我
– Bana eşlik edecek bir gölge bulmakla sınırlı kalacağımdan korkuyorsun.
–
你說我聽著呢 我在這
– Dinliyorum demiştin, buradayım
不讓你一個 不讓你孤著
– Beni yalnız bırakma, beni yalnız bırakma sakın
你說我聽著呢 我在這
– Dinliyorum demiştin, buradayım
最孤單的時刻 不讓你一個人
– Seni en yalnız anda yalnız bırakma
–
叫喊沒人聽見 在這城市的邊緣
– Şehrin kenarındaki çığlıkları kimse duymadı.
不只你一個
– Sen tek değilsin

Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.