Choirboys – Run To Paradise İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Baby, you were always gonna be the one
– Bebeğim, hep sen olacaktın
You only ever did it just for fun
– Bunu sadece eğlence için yaptın.
But you run to paradise
– Ama sen cennete kaçıyorsun
Jenny, I’ll meet you at the grocery store
– Jenny, seninle markette buluşuruz.
You don’t need a friend when you can score
– Skor yapabildiğin zaman bir arkadaşa ihtiyacın yok
You run to paradise
– Cennete koşuyorsun
Johnny, we were always best of friends
– Johnny, biz her zaman en iyi arkadaştık.
Stick together and defend
– Bir arada kalın ve savunun
But you run to paradise
– Ama sen cennete kaçıyorsun
And Mamma, now don’t you worry bout me anymore
– Ve anne, artık benim için endişelenme
And I see you crying at the door
– Ve seni kapıda ağlarken görüyorum
When I run to paradise
– Cennete kaçtığımda
That’s right, they had it all worked out
– Doğru, her şeyi hallettiler.
You were young and blonde and you could never do wrong
– Genç ve sarışındın ve asla yanlış yapamazdın
That’s right, they were so surprised
– Doğru, çok şaşırdılar.
Opened their eyes up
– Gözlerini açtı
(Opened their eyes up)
– (Gözlerini açtı)
Opened their eyes up
– Gözlerini açtı
You don’t want anyone
– Kimseyi istemiyorsun.
You don’t want anyone
– Kimseyi istemiyorsun.
Don’t tell me, this is paradise
– Bana söyleme, burası cennet
(Open your eyes up)
– (Gözlerini aç)
You don’t want anyone
– Kimseyi istemiyorsun.
You don’t want anyone
– Kimseyi istemiyorsun.
Don’t tell me, this is paradise
– Bana söyleme, burası cennet
Good times, why’d I let ’em slip away
– İyi günler, neden kaçmalarına izin verdim
Why’d I let them slip away
– Neden kaçmalarına izin verdim
‘Cause I lived in paradise
– Çünkü cennette yaşadım
Run to paradise
– Cennete koş
Run to paradise
– Cennete koş
Run to paradise
– Cennete koş
Jesus says it’s gonna be alright
– İsa her şeyin yoluna gireceğini söylüyor.
He’s gonna pat my back
– Sırtımı sıvazlayacak.
So I can walk in the light (that’s right)
– Böylece ışıkta yürüyebilirim (bu doğru)
You don’t mind if I abuse myself
– Kendimi kötüye kullanmamın sakıncası yok.
So I can hold my head up
– Böylece başımı dik tutabilirim
(Hold my head up)
– (Başımı dik tut)
Hold my head up
– Başımı dik tut
You don’t want anyone
– Kimseyi istemiyorsun.
You don’t want anyone
– Kimseyi istemiyorsun.
Don’t tell me, this is paradise
– Bana söyleme, burası cennet
(Open your eyes up)
– (Gözlerini aç)
You don’t need anyone
– Kimseye ihtiyacın yok
You don’t need anyone
– Kimseye ihtiyacın yok
You’ll tell me, this is paradise
– Bana söyleyeceksin, burası cennet
You don’t want anyone
– Kimseyi istemiyorsun.
You don’t want anyone
– Kimseyi istemiyorsun.
Don’t tell me, this is paradise
– Bana söyleme, burası cennet
You don’t need anyone
– Kimseye ihtiyacın yok
You don’t want anyone
– Kimseyi istemiyorsun.
You’ll tell me, this is paradise
– Bana söyleyeceksin, burası cennet




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın