Yeah, yeah, let ’em in
– Evet, evet, bırakın girsinler.
I’m all dressed up with nowhere to go
– Gidecek hiçbir yerim olmadan giyinip duruyorum.
Walkin’ with a dead man over my shoulder
– Omzumun üzerinden ölü bir adamla yürüyorum
I’m all dressed up with nowhere to go
– Gidecek hiçbir yerim olmadan giyinip duruyorum.
Walkin’ with a dead man over my shoulder
– Omzumun üzerinden ölü bir adamla yürüyorum
Waiting for an invitation to arrive
– Davetiyenin gelmesini bekliyorum
Goin’ to a party where no one’s still alive
– Kimsenin hala hayatta olmadığı bir partiye gitmek
Waiting for an invitation to arrive
– Davetiyenin gelmesini bekliyorum
Goin’ to a party where no one’s still alive
– Kimsenin hala hayatta olmadığı bir partiye gitmek
I was struck by lighting, walkin’ down the street
– Caddede yürürken aydınlatma beni şaşırttı.
I was hit by something last night in my sleep
– Dün gece uykumda bir şey çarptı.
It’s a dead man’s party, who could ask for more
– Daha fazlasını isteyebilecek ölü bir adamın partisi.
Everybody’s comin’, leave your body at the door
– Herkes geliyor, cesedini kapıda bırak.
Leave your body and soul at the door
– Bedeninizi ve ruhunuzu kapıda bırakın
Don’t run away, it’s only me
– Kaçma, sadece ben varım
Only me, only me
– Sadece ben, sadece ben
I’m all dressed up with nowhere to go
– Gidecek hiçbir yerim olmadan giyinip duruyorum.
Walkin’ with a dead man, with a dead man
– Ölü bir adamla yürüyorum, ölü bir adamla
Ooh-ooh, waitin’ for an invitation to arrive
– Ooh-ooh, davetiyenin gelmesini bekliyorum
Ooh, walkin’ with a dead man, with a dead man
– Ooh, ölü bir adamla yürüyorum, ölü bir adamla
I got my best suit and my tie
– En iyi takımımı ve kravatımı aldım.
With shiny silver dollar on either eye
– Her iki gözünde de parlak gümüş dolar ile
I hear the chauffeur comin’ to my door
– Şoförün kapıma geldiğini duydum.
He says there’s room for maybe just one more
– Belki bir tane daha için yer olduğunu söylüyor.
Hey, I was struck by lighting, walkin’ down the street
– Hey, caddede yürürken aydınlatma beni şaşırttı.
I was hit by something last night in my sleep
– Dün gece uykumda bir şey çarptı.
It’s a dead man’s party, who could ask for more
– Daha fazlasını isteyebilecek ölü bir adamın partisi.
Everybody’s comin’, leave your body at the door
– Herkes geliyor, cesedini kapıda bırak.
Leave your body and soul at the door
– Bedeninizi ve ruhunuzu kapıda bırakın
Don’t run away, it’s only me
– Kaçma, sadece ben varım
Don’t be afraid of what you can’t see
– Göremediklerinden korkma.
Don’t run away, it’s only me
– Kaçma, sadece ben varım
Don’t be afraid of what you can’t see
– Göremediklerinden korkma.
It’s only me
– Sadece ben varım
I was struck by lighting, walkin’ down the street
– Caddede yürürken aydınlatma beni şaşırttı.
I was hit by something last night in my sleep
– Dün gece uykumda bir şey çarptı.
It’s a dead man’s party, who could ask for more
– Daha fazlasını isteyebilecek ölü bir adamın partisi.
Everybody’s comin’, leave your body at the door
– Herkes geliyor, cesedini kapıda bırak.
Leave your body and soul at the door
– Bedeninizi ve ruhunuzu kapıda bırakın
Don’t run away, it’s only me
– Kaçma, sadece ben varım
Don’t be afraid of what you can’t see
– Göremediklerinden korkma.
Don’t run away, it’s only me
– Kaçma, sadece ben varım
Don’t be afraid of what you can’t see
– Göremediklerinden korkma.
It’s only me
– Sadece ben varım
It’s only me, only me
– Sadece ben, sadece ben
It’s only me, it’s only me
– Sadece ben, sadece ben
Only me, it’s only me
– Sadece ben, sadece ben
It’s only me
– Sadece ben varım
It’s only me
– Sadece ben varım

Oingo Boingo – Dead Man’s Party İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.