외로운 저 섬하나
– Şu ıssız ada.
화려해 보이지만
– Muhteşem görünüyor.
안에 아무도 없네
– İçeride kimse yok.
벌판에 잔디뿐이네
– Bülbülün üzerinde sadece çimen var.
What is fun and what is love
– Eğlence nedir ve aşk nedir
나랑 거리가 멀어
– Benden uzak.
눈을 감아도 보여
– Gözlerini kapattığını görebiliyorum.
뻔하디 뻔한
– Çok açık. Çok açık.
I land on ground feeling empty
– Kendimi boş hissederek yere iniyorum
네가없는 밤 난 또 cry like a baby
– Sensiz gece bir bebek gibi ağlıyorum
I land on ground feeling twenty
– Yirmi yaşında hissederek yere iniyorum
겁이없던 너와나 생각나 lately
– Senden korkmuyorum ve senden korkuyorum.
사랑하고 싶은데
– Seni sevmek istiyorum.
행복한게 두려워
– Mutlu olmaktan korkuyorum.
영원한건 없기에
– Sonsuza kadar hiçbir şey yok.
똑같이 남겨질까봐
– Korkarım aynı kalacağım.
Do you love me
– Beni seviyor musun
Do you not
– Değil mi
Got me feeling insecure
– Kendimi güvensiz hissediyorum
Is this the game you call it love
– Bu aşk dediğin oyun mu
Well i dont understand
– Peki anlamıyorum
I land on ground feeling empty
– Kendimi boş hissederek yere iniyorum
네가없는 밤 난 또 cry like a baby
– Sensiz gece bir bebek gibi ağlıyorum
I land on ground feeling twenty
– Yirmi yaşında hissederek yere iniyorum
지나가 버린 세월에 잠겨 daily
– Geçen yıllarda kilitli, günlük
I land on ground feeling empty
– Kendimi boş hissederek yere iniyorum

Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.