alt-J – Hard Drive Gold İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Gimme that gold
– O altını bana ver.
Straight into my hard drive
– Doğrudan sabit diskime
Gimme that gold
– O altını bana ver.
Straight into my hard drive, baby
– Doğruca sabit diskime bebeğim.
Yeah, yeah, yeah, yeah
– Evet, evet, evet, evet

I’m fifteen in my garden skipping
– Bahçemde on beş yaşındayım.
My neighbor Sue is watching me from her window
– Komşum Sue beni penceresinden izliyor.
Oh, mama, did you tell Sue I’m a millionare now, baby?
– Anne, Sue’ya şimdi milyoner olduğumu söyledin mi bebeğim?
Trading that crypto
– Bu kripto ticareti

Gimme that gold
– O altını bana ver.
Gimme that fire!
– Ver şu ateşi!
Gimme that gold
– O altını bana ver.
Gimme the fire! (Hot)
– Ateşi bana ver! (Sıcak)

Crying on a stranger is so very soothing
– Bir yabancıya ağlamak çok rahatlatıcı
I’m outside my school
– Okulumun dışındayım.
My teacher took me to one side and told me I was (scum)
– Öğretmenim beni bir tarafa götürdü ve bana (pislik) olduğumu söyledi.
I left then googled “neoliberal”
– Sonra google’da “neoliberal” i aradım.

Don’t be afraid to make, to make money, boy
– Bunu yapmak için korkmayın, para kazanmak için değil, çocuk
Don’t be afraid to make, to make money, boy
– Bunu yapmak için korkmayın, para kazanmak için değil, çocuk
Don’t be afraid to make, to make money, boy
– Bunu yapmak için korkmayın, para kazanmak için değil, çocuk
Don’t be afraid to make, to make money
– Bunu yapmak için korkmayın, para kazanmak için değil

Straight into my hard drive
– Doğrudan sabit diskime
Gimme that gold
– O altını bana ver.
Straight into my hard drive, baby
– Doğruca sabit diskime bebeğim.
Yeah, yeah, yeah, yeah
– Evet, evet, evet, evet

Non-shatter ruler, put it on the table and go “brrrr”
– Paramparça olmayan cetvel, masaya koy ve “brrrr” ye git
Watch it shatter
– Paramparça olmasına dikkat et
Clearly mom’s [?] take me out with the Audi
– Belli ki annemin [? beni Audi’yle dışarı çıkar
The next morning he shouts from his door
– Ertesi sabah kapısından bağırıyor

Don’t be afraid to make, to make money, boy
– Bunu yapmak için korkmayın, para kazanmak için değil, çocuk
Don’t be afraid to make, to make money, boy
– Bunu yapmak için korkmayın, para kazanmak için değil, çocuk
Don’t be afraid to make, to make money, boy
– Bunu yapmak için korkmayın, para kazanmak için değil, çocuk
Don’t be afraid to make, to make money
– Bunu yapmak için korkmayın, para kazanmak için değil

Don’t be afraid to make, to make money, boy
– Bunu yapmak için korkmayın, para kazanmak için değil, çocuk
Don’t be afraid to make, to make money, boy
– Bunu yapmak için korkmayın, para kazanmak için değil, çocuk
Don’t be afraid to make, to make money, boy
– Bunu yapmak için korkmayın, para kazanmak için değil, çocuk
Don’t be afraid to make, to make money
– Bunu yapmak için korkmayın, para kazanmak için değil

Gimme that gold
– O altını bana ver.
Straight into my hard drive
– Doğrudan sabit diskime
Gimme that gold
– O altını bana ver.
Straight into my hard drive, baby
– Doğruca sabit diskime bebeğim.
Yeah, yeah, yeah, yeah
– Evet, evet, evet, evet




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın