Anastacia – Left Outside Alone İngilizce Sözleri Türkçe Anlamları

All my life I’ve been waiting
– Tüm hayatım boyunca bekledim
For you to bring a fairy tale my way
– Senin için bir peri masalı getirmek benim yolum
Been living in a fantasy without meaning
– Anlamı olmayan bir fantezide yaşıyordum
It’s not okay, I don’t feel safe
– Sorun değil, kendimi güvende hissetmiyorum.
I don’t feel safe, ohhh
– Kendimi güvende hissetmiyorum, ohhh

Left broken, empty in despair
– Sol kırık, umutsuzluk içinde boş
Wanna breathe, can’t find air
– Nefes almak istiyorum, hava bulamıyorum
Thought you were sent from up above
– Yukarıdan gönderildiğinizi sanıyordum.
But you and me never had love
– Ama sen ve ben hiç aşk yaşamadık
So much more I have to say
– Çok daha fazlasını söylemek zorundayım
Help me find a way
– Bir yol bulmama yardım et

And I wonder if you know
– Ve biliyor musun merak ediyorum
How it really feels
– Gerçekten nasıl hissettiriyor
To be left outside alone
– Dışarıda yalnız kalmak
When it’s cold out here
– Dışarısı soğuk olduğunda
Well maybe you should know
– Belki de bilmelisin
Just how it feels
– Sadece nasıl hissettiriyor
To be left outside alone
– Dışarıda yalnız kalmak
To be left outside alone
– Dışarıda yalnız kalmak
I tell ya
– Sana söylüyorum

All my life I’ve been waiting
– Tüm hayatım boyunca bekledim
For you to bring a fairy tale my way
– Senin için bir peri masalı getirmek benim yolum
Been living in a fantasy without meaning
– Anlamı olmayan bir fantezide yaşıyordum
It’s not okay, I don’t feel safe
– Sorun değil, kendimi güvende hissetmiyorum.
I need to pray
– Dua etmeye ihtiyacım var

Why do you play me like a game?
– Neden benimle oyun oynuyorsun?
Always someone else to blame
– Her zaman suçlanacak başka biri
Careless, helpless little man
– Dikkatsiz, çaresiz küçük adam
Someday you might understand
– Bir gün anlayabilirsin
There’s not much more to say
– Çok daha fazlasını söyleyemem.
But I hope you find a way
– Ama umarım bir yolunu bulursun

Still I wonder if you know
– Hala biliyor musun merak ediyorum
How it really feels
– Gerçekten nasıl hissettiriyor
To be left outside alone
– Dışarıda yalnız kalmak
When it’s cold out here
– Dışarısı soğuk olduğunda
Well maybe you should know
– Belki de bilmelisin
Just how it feels
– Sadece nasıl hissettiriyor
To be left outside alone
– Dışarıda yalnız kalmak
To be left outside alone
– Dışarıda yalnız kalmak
I tell ya
– Sana söylüyorum

All my life I’ve been waiting
– Tüm hayatım boyunca bekledim
For you to bring a fairy tale my way
– Senin için bir peri masalı getirmek benim yolum
Been living in a fantasy without meaning
– Anlamı olmayan bir fantezide yaşıyordum
It’s not okay, I don’t feel safe
– Sorun değil, kendimi güvende hissetmiyorum.
I need to pray
– Dua etmeye ihtiyacım var
Ohhh, pray
– Ohhh, dua et
(Oh, heavenly Father, please, save me)
– (Oh, cennetteki Baba, lütfen, beni kurtar)
Oh heavenly father, oh save me, ohhhh
– Oh Göksel baba, oh beni kurtar, ohhhh

And I wonder if you know
– Ve biliyor musun merak ediyorum
How it really feels
– Gerçekten nasıl hissettiriyor
To be left outside alone
– Dışarıda yalnız kalmak
When it’s cold out here
– Dışarısı soğuk olduğunda
Well maybe you should know
– Belki de bilmelisin
Just how it feels
– Sadece nasıl hissettiriyor
To be left outside alone
– Dışarıda yalnız kalmak
To be left outside alone
– Dışarıda yalnız kalmak

I said, I said I wonder if you know
– Dedim ki, bilip bilmediğini merak ediyorum dedim
How it really feels (how it feels)
– Gerçekten nasıl hissediyor (nasıl hissediyor)
To be left outside alone
– Dışarıda yalnız kalmak
When it’s cold out here
– Dışarısı soğuk olduğunda
Well maybe you should know
– Belki de bilmelisin
Just how it feels
– Sadece nasıl hissettiriyor
To be left outside alone
– Dışarıda yalnız kalmak
To be left outside alone, alone
– Dışarıda yalnız kalmak, yalnız kalmak

All my life I’ve been waiting
– Tüm hayatım boyunca bekledim
For you to bring a fairy tale my way
– Senin için bir peri masalı getirmek benim yolum
Been living in a fantasy without meaning, ooh
– Bir anlam ifade etmeden bir fantezide yaşıyorum, ooh
It’s not okay, I don’t feel safe
– Sorun değil, kendimi güvende hissetmiyorum.
I need to pray
– Dua etmeye ihtiyacım var




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın