When the garden flowers, baby, are dead, yes and
– Bahçe çiçekleri, bebeğim, öldüğünde, evet ve
Your mind, your mind is so full of red, full of red
– Zihnin, zihnin kırmızıyla dolu, kırmızıyla dolu
Tears are runnin’ down
– Gözyaşları akıyor
They’re all runnin’ down your breast
– Hepsi göğsünden aşağı akıyor.
And your friends, baby
– Ve arkadaşların, bebeğim
They treat you like a guest
– Sana misafir gibi davranıyorlar.
Don’t you want somebody to love?
– Ben birini sevmek istemez misin?
Don’t you need somebody to love?
– Sevecek birine ihtiyacın yok mu?
Wouldn’t you love somebody to love?
– Birini sevmeyi sevmez miydin?
You better find somebody to love
– Sevecek birini bulsan iyi edersin.
When the truth is found to be lies
– Gerçeğin yalan olduğu ortaya çıktığında
And all the joy within you dies
– Ve içindeki tüm sevinç ölür
Don’t you want somebody to love?
– Ben birini sevmek istemez misin?
Don’t you need somebody to love?
– Sevecek birine ihtiyacın yok mu?
Wouldn’t you love somebody to love?
– Birini sevmeyi sevmez miydin?
You better find somebody to love
– Sevecek birini bulsan iyi edersin.
Don’t you want somebody to love?
– Ben birini sevmek istemez misin?
Don’t you need somebody to love?
– Sevecek birine ihtiyacın yok mu?
Wouldn’t you love somebody to love?
– Birini sevmeyi sevmez miydin?
You better find somebody to love
– Sevecek birini bulsan iyi edersin.
Tears are runnin’ down
– Gözyaşları akıyor
They’re all runnin’ down your breast
– Hepsi göğsünden aşağı akıyor.
And your friends, baby
– Ve arkadaşların, bebeğim
They treat you like a guest
– Sana misafir gibi davranıyorlar.
When the garden flowers, baby, are dead, yes and
– Bahçe çiçekleri, bebeğim, öldüğünde, evet ve
Your mind, your mind is so full of red, full of red
– Zihnin, zihnin kırmızıyla dolu, kırmızıyla dolu

Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.