Benjamin Clementine – I Won’t Complain İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

It’s a wonderful life, it’s a wonderful life
– Şahane hayat, It’s a wonderful life
Traversed in tears from the heavens
– Göklerden gözyaşları içinde geçti
My heart is a melodrama, a melodrama in fact
– Kalbim bir melodram, aslında bir melodram
Set alight by echoes of pain 24-7, 24-7
– 24-7, 24-7 ağrı yankıları ile alevlendi

I dream, I smile, I walk, I cry
– Hayal ediyorum, gülümsüyorum, yürüyorum, ağlıyorum
I dream, I smile, I walk, I cry
– Hayal ediyorum, gülümsüyorum, yürüyorum, ağlıyorum
You might not say that it’s a wonderful world
– Bunun harika bir dünya olduğunu söyleyemezsin.
And it’s a wonderful life
– Ve bu harika bir hayat
And it’s a wonderful day
– Ve bu harika bir gün

Just as yesterday
– Tıpkı dün olduğu gibi
But I won’t complain
– Ama şikayet etmeyeceğim.
No, I won’t complain
– Hayır, şikayet etmeyeceğim.

Though my good days are far gone
– İyi günlerim çoktan geçmiş olsa da
They will surely come back one more
– Mutlaka bir kez daha döneceklerdir.
So I won’t complain, no, no
– Bu yüzden şikayet etmeyeceğim, hayır, hayır

My mind is a mirror, a reflection only known to me
– Aklım bir ayna, sadece benim bildiğim bir yansıma
And for those who hate me, the more you hate me
– Ve benden nefret edenler için, sen benden ne kadar çok nefret edersen
The more you help me
– Daha fazla yardım et bana
And for those who love me, the more you love me
– Ve beni sevenler için, sen beni ne kadar çok seversen
The more you hurt me
– Beni ne kadar çok incitirsen
And when I go to bed in the night, I see some children in the light
– Ve gece yattığımda, ışıkta birkaç çocuk görüyorum.
Fighting unknown shadows behind my mother’s back
– Annemin arkasından bilinmeyen gölgelerle savaşmak
And although I don’t understand my dreams, I know somewhere
– Ve hayallerimi anlamasam da, bir yer biliyorum
There is hope, there is hope, somewhere there is hope
– Umut var, umut var, bir yerlerde umut var

I dream, I smile, I walk, I cry
– Hayal ediyorum, gülümsüyorum, yürüyorum, ağlıyorum
I dream, I smile, I walk, I cry
– Hayal ediyorum, gülümsüyorum, yürüyorum, ağlıyorum
You might not say that it’s a wonderful world
– Bunun harika bir dünya olduğunu söyleyemezsin.
And it’s a wonderful life
– Ve bu harika bir hayat
And it’s a wonderful day
– Ve bu harika bir gün
Just as yesterday
– Tıpkı dün olduğu gibi

But I won’t complain
– Ama şikayet etmeyeceğim.
I won’t complain, no, no
– Şikayet etmeyeceğim, hayır, hayır
Drrr, no, rrr, no, no, I won’t complain
– Drrr, hayır, rrr, hayır, hayır, şikayet etmeyeceğim
No, I won’t complain
– Hayır, şikayet etmeyeceğim.

Though my good days are far gone
– İyi günlerim çoktan geçmiş olsa da
They will surely come back one more
– Mutlaka bir kez daha döneceklerdir.
So I won’t, I won’t complain
– Bu yüzden şikayet etmeyeceğim, şikayet etmeyeceğim
Though my good days are far gone
– İyi günlerim çoktan geçmiş olsa da
They will surely come back one more
– Mutlaka bir kez daha döneceklerdir.
So I won’t, I won’t complain
– Bu yüzden şikayet etmeyeceğim, şikayet etmeyeceğim




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Yorumlar

Bir yanıt yazın