Bobby Goldsboro – Honey İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

See the tree, how big it’s grown
– Büyük yetiştirilen ağaç nasıl, görmek
But friend it hasn’t been too long
– Ama arkadaşım çok uzun sürmedi.
It wasn’t big
– Çok büyük değildi
I laughed at her and she got mad
– Ona güldüm ve kızdı.
The first day that she planted it, was just a twig
– Onu yerleştirdiği ilk gün, sadece bir daldı.
Then the first snow came
– Sonra ilk kar geldi
And she ran out to brush the snow away
– Ve karı temizlemek için dışarı çıktı.
So it wouldn’t die
– Ölmesin diye
Came runnin’ in all excited
– Heyecan içinde koşarak geldim.
Slipped and almost hurt herself
– Kaymış ve neredeyse kendine zarar veriyordu.
And I laughed till I cried
– Ve ağlayana kadar güldüm
She was always young at heart
– Kalbinde hep gençti.
Kinda dumb and kinda smart and I loved her so
– Biraz aptal ve biraz zeki ve onu çok sevdim.
And I surprised her with a puppy
– Ve onu bir köpek yavrusuyla şaşırttım.
Kept me up all Christmas Eve two years ago
– İki yıl önce Noel Arifesinde beni uyutmadı.
And it would sure embarrass her
– Ve bu kesinlikle onu utandırır.
When I came in from workin’ late
– İşten geç geldiğimde
‘Cause I would know
– Çünkü bilirdim
That she’d been sittin’ there and cryin’
– Orada oturup ağladığını
Over some sad and silly late, late show
– Hüzünlü ve aptalca bir geç, geç şov için

And honey, I miss you
– Ve tatlım, seni özlüyorum.
And I’m bein’ good
– Ve iyi oluyorum
And I’d love to be with you
– Ve seninle olmayı çok isterim
If only I could
– Keşke yapabilseydim

She wrecked the car and she was sad
– Arabayı mahvetti ve üzgündü.
And so afraid that I’d be mad
– Kızardım ve çok korkuyor
But what the heck
– Ama ne halt ediyorsun
Though I pretended hard to be
– Olmak zormuş gibi yapsam da
Guess you could say she saw through me
– Sanırım beni gördüğünü söyleyebilirsin.
And hugged my neck
– Ve boynuma sarıldı
I came home unexpectedly
– Ansızın eve geldim
And caught her cryin’ needlessly
– Ve onu gereksiz yere ağlarken yakaladım
In the middle of the day
– Günün ortasında
And it was in the early Spring
– Ve erken İlkbaharda oldu
When flowers bloom and robins sing
– Çiçekler açtığında ve robins şarkı söylediğinde
She went away
– O gitti

And honey, I miss you
– Ve tatlım, seni özlüyorum.
And I’m bein’ good
– Ve iyi oluyorum
And I’d love to be with you
– Ve seninle olmayı çok isterim
If only I could
– Keşke yapabilseydim

One day while I was not at home
– Bir gün evde değilken
While she was there and all alone
– Oradayken ve yapayalnızken
The angels came
– Melekler geldi
Now all I have is memories of Honey
– Şimdi sahip olduğum tek şey Balla ilgili anılarım
And I wake up nights and call her name
– Ve geceleri uyanıyorum ve adını söylüyorum
Now my life’s an empty stage
– Şimdi hayatım boş bir sahne
Where Honey lived and Honey played
– Balın yaşadığı ve Balın oynadığı yer
And love grew up
– Ve aşk büyüdü
And a small cloud passes overhead
– Ve küçük bir bulut havai geçer
And cries down on the flower bed
– Ve çiçek yatağında ağlıyor
That Honey loved
– O Bal sevdi

And see the tree how big it’s grown
– Ve ağacın ne kadar büyüdüğünü gör
But friend it hasn’t been too long
– Ama arkadaşım çok uzun sürmedi.
It wasn’t big
– Çok büyük değildi
And I laughed at her and she got mad
– Ona güldüm ve kızdı.
The first day that she planted it, was just a twig
– Onu yerleştirdiği ilk gün, sadece bir daldı.




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın