Will it be a pavement or a sidewalk
– Kaldırım mı yoksa kaldırım mı olacak
When I finally lay my eyes on you?
– Sonunda gözlerimi sana diktiğimde mi?
Someone I’ve already loved
– Zaten sevdiğim biri
Or will you find your way out of the blue?
– Yoksa maviden çıkış yolunu bulacak mısın?
Will it be my flat or your apartment
– Benim dairem mi yoksa senin dairen mi olacak
When I finally realise I do?
– Sonunda anladığımı fark ettiğimde mi?
Will we meet on Baker Street
– Baker Caddesi’nde buluşacak mıyız?
Or find ourselves on Melrose Avenue?
– Yoksa kendimizi Melrose Bulvarı’nda mı bulacağız?
I don’t know who you are
– Senin kim olduğunu bilmiyorum
But I’ll save you a seat
– Ama sana yer ayırırım.
Hang my coat on a chair next to me
– Ceketimi yanımdaki sandalyeye as.
I tried to reassure the waiter
– Garsona güven vermeye çalıştım.
Say you’re down the street
– Sokağın aşağısında olduğunu söyle.
He laughed at me
– Bana güldü
So here’s to you
– Senin şerefine
The most beautiful thing that I have never seen
– Hiç görmediğim en güzel şey
Someone on a screen asked me a question
– Ekrandaki biri bana bir soru sordu.
Something about what love means to me
– Aşkın benim için ne anlama geldiğiyle ilgili bir şey
Maybe it’s just circumstance
– Belki de bu sadece bir durumdur
Or general compatibility
– Veya genel uyumluluk
I don’t know who you are
– Senin kim olduğunu bilmiyorum
But I’ll save you a seat
– Ama sana yer ayırırım.
Hang my coat on a chair next to me
– Ceketimi yanımdaki sandalyeye as.
I tried to reassure the waiter
– Garsona güven vermeye çalıştım.
Say you’re down the street
– Sokağın aşağısında olduğunu söyle.
He laughed at me
– Bana güldü
So here’s to you
– Senin şerefine
The most beautiful thing that I have never seen
– Hiç görmediğim en güzel şey

Bruno Major – The Most Beautiful Thing İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.