carolesdaughter – Target Practice İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Do you think I’m target practice?
– Sence ben atış talimi miyim?
You’re not even on my axis
– Benim eksenimde bile değilsin.
And put me in a soundproof casket
– Ve beni ses geçirmez bir tabuta koy
“She was such a gifted actress”
– “Çok yetenekli bir aktrisdi.”

The kids say that I talk too much and I’m too wound up
– Çocuklar çok konuştuğumu ve çok yorgun olduğumu söylüyor.
But my mom’s friend Cheryl says I’m funny as fuck
– Ama annemin arkadaşı Cheryl çok komik olduğumu söylüyor.
So talk your shit and squash your bugs
– Bu yüzden saçmalıklarını konuş ve böceklerini ez
While I read my books and do my drugs
– Kitaplarımı okurken ve uyuşturucu kullanırken

Fell asleep in math this morning
– Bu sabah matematikte uyuyakaldım.
Slammed my head against the table
– Tabloda kafama çarptı
Every day’s so goddamn boring
– Her gün çok sıkıcı
But I don’t mean to sound ungrateful
– Ama nankör gibi görünmek istemem.

Do you think I’m target practice?
– Sence ben atış talimi miyim?
You’re not even on my axis
– Benim eksenimde bile değilsin.
And put me in a soundproof casket
– Ve beni ses geçirmez bir tabuta koy
“She was such a gifted actress”
– “Çok yetenekli bir aktrisdi.”

They told me not to cut my hair ’cause “it frames your face” (’cause it frames your face)
– Saçımı kesmememi söylediler çünkü “yüzünü çerçeveliyor” (çünkü yüzünü çerçeveliyor)
“What’s a girl like you doing in this place?” (doing in this place)
– “Ne yapıyorsun, senin gibi bir kız mı?” (bu yerde yapıyor)
When it all goes numb and I’m eating dirt
– Her şey uyuştuğunda ve pislik yediğimde
Thank God didn’t wear a skirt
– Tanrıya şükür etek giymedi.

Fеll asleep in math this morning
– Bu sabah matematikte uyuyakaldım.
Slammed my head against the tablе
– Tabloda kafama çarptı
Every day’s so goddamn boring
– Her gün çok sıkıcı
But I don’t mean to sound ungrateful
– Ama nankör gibi görünmek istemem.

Fell asleep in math this morning
– Bu sabah matematikte uyuyakaldım.
Slammed my head against the table
– Tabloda kafama çarptı
Every day’s so goddamn boring
– Her gün çok sıkıcı
But I don’t mean to sound ungrateful
– Ama nankör gibi görünmek istemem.

Do you think I’m target practice?
– Sence ben atış talimi miyim?
You’re not even on my axis
– Benim eksenimde bile değilsin.
And put me in a soundproof casket
– Ve beni ses geçirmez bir tabuta koy
“She was such a gifted actress”
– “Çok yetenekli bir aktrisdi.”




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın