Caroline Manning – Sour Strawberry İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

You look so sweet
– Çok tatlı görünüyorsun
But boy, you fooled me
– Ama oğlum, beni kandırdın.
I guess I got another sour strawberry
– Sanırım başka bir ekşi çileğim var.
I built you up
– Sana kurdum
Inside my head
– Kafamın içinde
But then you let me down with the words you said (bye)
– Ama sonra söylediğin sözlerle beni hayal kırıklığına uğrattın.

I kinda got a habit
– Ben bir alışkanlığı var
Why am I attracted
– Neden çekiciyim
To silly little boys like you?
– Senin gibi aptal çocuklara mı?
You look good on the outside
– Dışarıda iyi görünüyorsun.
Then I take first my bite
– Sonra önce ısırığımı alıyorum.
What’d I get myself into?
– Kendimi neye bulaştırdım?

Why can’t you be my neverending sweet sugar high?
– Neden hiç bitmeyen şekerim olamıyorsun?
I don’t wanna wait no more, stop wasting my time
– Daha fazla beklemek istemiyorum, zamanımı boşa harcamayı kes.

You look so sweet
– Çok tatlı görünüyorsun
But boy, you fooled me
– Ama oğlum, beni kandırdın.
I guess I got another sour strawberry
– Sanırım başka bir ekşi çileğim var.
I built you up
– Sana kurdum
Inside my head
– Kafamın içinde
But then you let me down with the words you said
– Ama sonra söylediğin sözlerle beni hayal kırıklığına uğrattın.

Like, “blah, blah, blah, blah”
– Gibi, “blah, blah, blah, blah”
And, “nah, nah, nah, nah”
– Ve, “hayır, hayır, hayır, hayır”
I’m not gonna miss you, baby
– Seni özlemeyeceğim bebeğim.
Now I can see
– Şimdi görebiliyorum
That you fooled me
– Beni kandırdığını
I bit into another sour strawberry
– Başka bir ekşi çileği ısırdım

You say I’m dramatic
– Dramatik olduğumu söylüyorsun.
I’m overreacting
– Aşırı tepki gösteriyorum
Every time you do something wrong
– Ne zaman yanlış bir şey yapsan
Always let my guard down
– Her zaman gardımı indir
Only to be let down
– Sadece hayal kırıklığına uğramak için
Why you think I wrote this song?
– Bu şarkıyı neden yazdığımı sanıyorsun?
(Why you think I wrote this song?)
– (Neden bu şarkıyı yazdığımı düşünüyorsun?)

Why can’t you be my neverending sweet sugar high?
– Neden hiç bitmeyen şekerim olamıyorsun?
I don’t wanna wait no more, stop wasting my time
– Daha fazla beklemek istemiyorum, zamanımı boşa harcamayı kes.

You look so sweet
– Çok tatlı görünüyorsun
But boy, you fooled me
– Ama oğlum, beni kandırdın.
I guess I got another sour strawberry
– Sanırım başka bir ekşi çileğim var.
I built you up
– Sana kurdum
Inside my head
– Kafamın içinde
But then you let me down with the words you said
– Ama sonra söylediğin sözlerle beni hayal kırıklığına uğrattın.

Like, “blah, blah, blah, blah”
– Gibi, “blah, blah, blah, blah”
And, “nah, nah, nah, nah”
– Ve, “hayır, hayır, hayır, hayır”
I’m not gonna miss you, baby
– Seni özlemeyeceğim bebeğim.
Now I can see
– Şimdi görebiliyorum
That you fooled me
– Beni kandırdığını
I bit into another sour strawberry (bye)
– Başka bir ekşi çileği ısırdım (güle güle)

I bit into another sour strawberry
– Başka bir ekşi çileği ısırdım
(Why can’t you be my never-ending sweet sugar high?)
– (Neden hiç bitmeyen şekerim olamıyorsun?)
I bit into another sour strawberry
– Başka bir ekşi çileği ısırdım
(I don’t wanna wait no more, stop wasting my time)
– (Daha fazla beklemek istemiyorum, zamanımı boşa harcamayı bırak)
Bit into another sour strawberry
– Başka bir ekşi çileğe ısırdı
(Bye)
– (Ast)

(Bye)
– (Ast)




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın