Ed Sheeran – Happier İngilizce Sözleri Türkçe Anlamları

Walking down 29th and park
– 29. aşağı yürüyüş ve park
I saw you in another’s arms
– Seni bir başkasının kollarında gördüm.
Only a month we’ve been apart
– Sadece bir aydır ayrıyız.
You look happier
– Mutlu görünüyorsun

Saw you walk inside a bar
– Bir barın içinde yürüdüğünü gördüm
He said something to make you laugh
– Seni güldürecek bir şey söyledi.
I saw that both your smiles were twice as wide as ours
– Her iki gülümsemenin de bizimkinden iki kat daha geniş olduğunu gördüm
Yeah, you look happier, you do
– Evet, daha mutlu görünüyorsun.

Ain’t nobody hurt you like I hurt you
– Hiç kimse gibi canını yakarım canını
But ain’t nobody love you like I do
– Ama kimse seni benim gibi sevmiyor mu
Promise that I will not take it personal, baby
– Bunu kişisel almayacağıma söz ver, bebeğim.
If you’re moving on with someone new
– Eğer yeni biriyle devam ediyorsanız

‘Cause baby you look happier, you do
– Çünkü bebeğim, daha mutlu görünüyorsun.
My friends told me one day I’ll feel it too
– Arkadaşlarım bana bir gün bunu hissedeceğimi söyledi.
And until then I’ll smile to hide the truth
– Ve o zamana kadar gerçeği gizlemek için gülümseyeceğim
But I know I was happier with you
– Ama seninle daha mutlu olduğumu biliyorum.

Sat on the corner of the room
– Odanın köşesine oturdu
Everything’s reminding me of you
– Her şey bana seni hatırlatıyor
Nursing an empty bottle and telling myself you’re happier
– Boş bir şişeyi emzirmek ve kendime daha mutlu olduğunu söylemek
Aren’t you?
– Değil mi?

Ain’t nobody hurt you like I hurt you
– Hiç kimse gibi canını yakarım canını
But ain’t nobody need you like I do
– Ama kimsenin sana benim gibi ihtiyacı yok
I know that there’s others that deserve you
– Seni hak eden başkaları olduğunu biliyorum.
But my darling, I am still in love with you
– Ama sevgilim, hala sana aşığım.

But I guess you look happier, you do
– Ama sanırım daha mutlu görünüyorsun.
My friends told me one day I’ll feel it too
– Arkadaşlarım bana bir gün bunu hissedeceğimi söyledi.
I could try to smile to hide the truth
– Gerçeği gizlemek için gülümsemeye çalışabilirim.
But I know I was happier with you
– Ama seninle daha mutlu olduğumu biliyorum.

Baby, you look happier, you do
– Bebeğim, daha mutlu görünüyorsun.
I knew one day you’d fall for someone new
– Bir gün yeni birine aşık olacağını biliyordum.
But if he breaks your heart like lovers do
– Ama eğer sevgililerin yaptığı gibi kalbini kırarsa
Just know that I’ll be waiting here for you
– Sadece burada seni bekleyeceğimi bil




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın