Euskefeurat – Det Är Hit Man Kommer När Man Kommer Hem İsveçce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Klockan gick mot fem o det regna lite grann
– Saat beşe doğru gitti o biraz yağmur yağdı
Snart skulle natten bli till dag
– Yakında gece gündüze dönüşecek
Vi satt där vid elden o prata med varann,
– Orada ateşin yanında oturduk ve birbirimizle konuştuk,
Erik Johan Andersson o jag
– Erik Johan Andersson O Ben
Dimman kröp sakta iväg över sjön
– Sis göl boyunca yavaşça süründü
O storlommen ropa nånstans
– O büyük boom çağrı dışarı somewhere
Jag såg i Eriks drömmande blick
– Erik’in rüya gibi bakışlarında gördüm
Hur lågorna trådde sin dans
– Alevler danslarını nasıl sardı

Ja ändå, sa han, fast vi har det bra
– Evet, dedi, ama biz iyiyiz
O trivs ganska fint där vi bor,
– O yaşadığımız yerde oldukça güzel büyür,
ändå, ska du veta så ångrar jag
– her neyse, biliyorsun, pişmanım
O förbannar att man var så dum o for
– O lanet olsun, o kadar aptaldın ki
Men man hade ju ingenting att välja på
– Ama aralarından seçim yapabileceğiniz hiçbir şey yoktu
O man tänkte bara stanna några år
– Oh sadece birkaç yıl kalacaktın
Du vet hur det blir, sen blir det aldrig av
– Nasıl bir şey olduğunu biliyorsun ve sonra asla olmaz
O det blir svårare för varje år som går
– O her geçen yıl daha da zorlaşıyor

Det är här man känner vart stigarna går
– Parkurların nereye gittiğini bildiğin yer burası.
Man vet vem som är släkt med vem
– Kim ile ilgili kimse bilemez
Det är här man vet var gäddorna står
– Burası Pike’nin nerede olduğunu bildiğin yer.
Det är hit man kommer när man kommer hem, du vet,
– Eve geldiğinde buraya geliyorsun, biliyorsun. ,
Ja det är hit man kommer när man kommer hem
– Evet, eve geldiğinde buraya geliyorsun.

Då, när vi for var ju ungarna små
– Biz gittiğimizde, çocuklar küçüktü.
Ja Kristoffer skulle fylla tre,
– Evet, Kristoffer üç yaşına girecek,
O Kajsa hon hade inte ens börjat gå
– O kajsa yürümeye bile başlamamıştı
Den hösten vi flyttade dit ner
– O sonbaharda oraya taşındık.
Nu har ju dom hunnit växa så pass
– Şimdi çok büyüdüler
Att dom hunnit rota sig där
– Orada kök salmak için zamanları olduğunu
Så nu får man tvinga dom med sig varje år
– Yani şimdi onları her yıl seninle zorlamak zorundasın
Ja du vet vilket helvete det är
– Evet, ne olduğunu biliyorsun.

O man tycker det var nyss som man gick här o bar
– O sen sadece burada yürüdü gibi olduğunu düşünüyorum O bar
Hässjevirke när farsgubben slog
– Yaşlı adam vurduğunda Hässjevirke
Vem vet nu hur ofta det blir att man far
– Kim şimdi ne sıklıkta baba olacağını bilir
Hitopp nu sen även morsan dog
– Hitopp şimdi annem bile öldüğünden beri
Hur det än blir så ska gudarna veta
– Tanrıların bileceği gibi
Att det finns inga bojor eller band
– Hiçbir pranga veya bağları olduğunu
Som kan hindra mina tankar att färdas norrut
– Bu da düşüncelerimin kuzeye gitmesini engelleyebilir
På våren, som en flygande and
– İlkbaharda, uçan bir ördek gibi

Tjärveden sprakade, knastrade o brann
– Katran ağacı çatladı, çatladı ve yandı
Det doftade av kaffe, skog o rök
– Kahve, orman ve duman kokuyordu
Vi satt där vi elden o teg med varann
– Orada oturduk, ateş yaktık ve birbirimizle kaldık
O någonstans i öster gol en gök
– O doğuda bir yerde gol bir guguk kuşu
Det gick en stilla krusning över sjön
– Gölün karşısında sessiz bir dalgalanma vardı
Natten hade åter blivit dag
– Gece yine gündüz oldu
Det var den första dagen i resten av vårt liv
– Hayatımızın geri kalanının ilk günüydü.
Det var Erik Johan Andersson o jag
– Erik Johan Andersson’du.




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın