There is a house in New Orleans
– New Orleans’ta bir ev var.
They call the Rising Sun
– Yükselen Güneş diyorlar
It’s been the ruin of many poor boys
– Birçok zavallı çocuğun harabesiydi.
And God I know I’m one
– Ve Tanrım ben bir olduğumu biliyorum
My mother was a tailor
– Annem terziydi.
She sewed my old blue jeans
– Eski mavi kot pantolonumu dikti.
My father was a foolish man
– Babam aptal bir adamdı.
Down in New Orleans
– New Orleans’ta
Now the only thing the foolish needs
– Şimdi aptalın ihtiyacı olan tek şey
Is a suitcase and a trunk
– Bir bavul ve bir bagaj
Now the only time he’s satisfied
– Şimdi tatmin olduğu tek zaman
Is when he’s on the run
– O kaçarken
Hey heey eeey
– Hey heey eeey
Oh Mother, tell your children
– Oh Anne, çocukları söyle
To do as I say, not as I’ve done
– Yaptım gibi, dediğim gibi, yapacak
Spending your life in misery and sin
– Hayatını sefalet ve günah içinde geçirmek
In the house of the rising sun
– Yükselen güneşin evinde
Now I’m running to the station
– Şimdi istasyona koşuyorum.
Got my two feet on this train
– Bu trende iki ayağım var.
But I know I’ll wake where it’s begun
– Ama biliyorum başladığı yerde uyanacağım
To live my life
– Hayatımı yaşamak
There is a house in New Orleans
– New Orleans’ta bir ev var.
They call the Rising Sun
– Yükselen Güneş diyorlar
It’s been the ruin of many poor boys
– Birçok zavallı çocuğun harabesiydi.
And God I know I’m one
– Ve Tanrım ben bir olduğumu biliyorum

Jeremy Renner – House Of The Rising Sun İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.