I’m so tired of playing
– Oynamaktan çok yoruldum.
Playing with this bow and this arrow here
– Bu yay ve bu ok ile oynamak burada
I’m gonna give my heart away
– # Kalbimi vereceğim #
Leave it to the other boys out there to play
– Oynamak için diğer çocuklara bırak
I’ve been tempted too long
– Çok uzun zamandır baştan çıkarıldım
Go on, give me a reason to love you
– Hadi, bana seni sevmem için bir sebep ver.
Give me a reason to wanna be your man
– Bana erkeğin olmak için bir sebep ver
Give me a reason to love you
– Bana seni sevmem için bir sebep ver
Give me a reason if you can
– Eğer yapabilirsen bana bir sebep ver
From this time, unchained
– Şu andan itibaren, zincirsiz
We’re all looking at a different picture
– Hepimiz farklı bir resme bakıyoruz
Through a different frame of mind
– Farklı bir zihin çerçevesi ile
A thousand flowers may bloom
– Bin çiçek çiçek açabilir
Wouldn’t it be time to move over, move over, and give me some room
– Taşınmanın, taşınmanın ve bana biraz yer vermenin zamanı gelmedi mi
Go on, give me a reason to love you
– Hadi, bana seni sevmem için bir sebep ver.
Give me a reason to wanna be your man
– Bana erkeğin olmak için bir sebep ver
Give me a reason to love you
– Bana seni sevmem için bir sebep ver
Please, one reason if you can
– Lütfen, eğer yapabilirsen bir sebep
Don’t you start looking like some woman
– Bir kadın gibi görünmeye başlama
Take a little look from the outside if you can
– Eğer yapabilirsen dışarıdan biraz bak
Move over me now, try a little tenderness
– Şimdi üzerimde hareket et, biraz hassasiyet dene
A little shabby dress, I wouldn’t care Only cry for you, cry for you
– Küçük perişan bir elbise, sadece senin için ağlamak umurumda değil, senin için ağlamak
Might die for you too.
– Senin için de ölebilir.
Give me a reason to love you
– Bana seni sevmem için bir sebep ver
Give me a reason to want to be your man
– Bana senin erkeğin olmak için bir sebep ver
Give me a reason to love you
– Bana seni sevmem için bir sebep ver
Oh please, give me a reason if you can
– Oh lütfen, eğer yapabilirsen bana bir sebep ver
Since the beginning of forever
– Sonsuza dek başından beri
Forever and ever, and ever, and ever
– Sonsuza kadar, ve hiç ve hiç
It’s time to move over now
– Şimdi hareket etme zamanı
I’m so tired of playing
– Oynamaktan çok yoruldum.
Of playing with this bow and this arrow
– Bu yay ve bu ok ile oynamak
Gonna give my heart away
– Kalbimi vereceğim
Gonna leave it to the other boys to play
– Bunu diğer çocuklara bırakacağım.
I’ve been tempted too long
– Çok uzun zamandır baştan çıkarıldım
Too long
– Çok uzun
I’ve been tempted every day
– Her gün baştan çıkarıldım
Tempted too long
– Çok uzun süre cazip
Oh please
– Oh lütfen
Give me a reason to love you
– Bana seni sevmem için bir sebep ver
Give me a reason to want to be your man
– Bana senin erkeğin olmak için bir sebep ver
Give me a reason to love you, to love you
– Bana seni sevmem için bir sebep ver, seni sevmem için
Give me a reason if you can
– Eğer yapabilirsen bana bir sebep ver
A reason if you can
– Eğer yapabilirsen bir sebep

John Martyn – Glory Box İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.