Jovanotti – Se lo senti lo sai İtalyanca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

E un giorno di dicembre arriverà l’estate
– Ve Aralık ayında bir gün yaz gelecek
Perché le cose fanno quello che gli pare
– Çünkü işler istediklerini yapar
Seguendo i punti esatti delle coordinate
– Koordinatların tam noktalarını takip etmek
Sicuro ti ritrovi perso in mezzo al mare
– Kendinizi denizin ortasında kaybolmuş bulduğunuzdan emin olun
E a far contenti tutti si diventa pazzi
– Ve herkesi mutlu etmek için çıldırıyorsun
Le cose necessarie stanno in una mano
– Gerekli şeyler bir elinde duruyor
Se deve stare lì come un ostacolo
– Eğer orada bir engel olarak durmak zorundaysa
Allora è meglio non averlo un cuore
– O zaman bir kalbe sahip olmamak daha iyidir

E sono qui che mi sbatto da quando ero bambino
– Ve burası çocukluğumdan beri çakıştığım yer.
Prendo a pugni le mosche e disoriento il destino
– Sinekleri yumruklarım ve kaderi şaşırtırım
E un bicchiere di vino
– Ve bir kadeh şarap
E il classico panino
– Ve klasik sandviç
Se te lo spiegano non capirai
– Eğer sana açıklarlarsa anlamayacaksın.

Ma se lo senti lo sai
– Ama eğer hissediyorsan biliyorsun
Se lo senti lo sai
– Eğer duyuyorsan biliyorsun
Se lo senti lo sai
– Eğer duyuyorsan biliyorsun
Se lo senti lo sai
– Eğer duyuyorsan biliyorsun

E il mondo mi ha deluso tante volte quante
– Ve dünya beni birçok kez hayal kırıklığına uğrattı
Le volte che probabilmente l’ho deluso io
– Muhtemelen onu hayal kırıklığına uğrattığım zamanlar
Nel cuore del conflitto con gli occhiali a specchio
– Ayna gözlükleriyle çatışmanın kalbinde
E’ inutile nasconderlo
– Saklamanın faydası yok.
Si sta da Dio
– Tanrı’dan.
E a terra le mie ali si fanno pesanti
– Ve yerde kanatlarım ağırlaşıyor
E mi sembra impossibile volare ancora
– Ve tekrar uçmak imkansız görünüyor
E gli obiettivi sono sempre più distanti
– Ve hedefler giderek daha uzak hale geliyor
Tranne che in certi momenti
– Belirli zamanlar hariç

E sono qui che mi perdo per dare i nomi alle cose
– Ve bir şeyleri isimlendirmek için kaybolduğum yer orası
A ritrovare una strada tra mille strade confuse
– Binlerce karışık yol arasında bir yol bulmak için
E un bicchiere di vino
– Ve bir kadeh şarap
E il classico panino
– Ve klasik sandviç
Se te lo spiegano non capirai
– Eğer sana açıklarlarsa anlamayacaksın.

Ma se lo senti lo sai
– Ama eğer hissediyorsan biliyorsun
Se lo senti lo sai
– Eğer duyuyorsan biliyorsun
Se lo senti lo sai
– Eğer duyuyorsan biliyorsun

Il nome della rosa
– Gülün adı
Dove sta la tua casa
– Evin nerede
Una notte gloriosa
– Muhteşem bir gece
Di sabbia in mezzo ai denti
– Dişlerin ortasındaki kum
Le spalle dei giganti
– Devlerin omuzları
I momenti salienti
– Parlak nokta
L’attimo prima delle cose importanti
– Önemli şeylerden önceki an
E senza pentimenti
– Ve tövbe etmeden
Senza risentimenti
– Kızgınlık olmadan
Basta combattimenti
– Artık kavga yok
Vivere
– Yaşamak
E un bicchiere di vino
– Ve bir kadeh şarap
E il classico panino
– Ve klasik sandviç
Se te lo spiegano non capirai
– Eğer sana açıklarlarsa anlamayacaksın.

Ma se lo senti lo sai
– Ama eğer hissediyorsan biliyorsun
Se lo senti lo sai
– Eğer duyuyorsan biliyorsun
Se lo senti lo sai
– Eğer duyuyorsan biliyorsun
Se lo senti lo sai
– Eğer duyuyorsan biliyorsun
Oh yeah
– Ohe

Mi ha fatto piacere vederti oh
– Seni görmek güzel oh
Tu come stai
– Nasılsın
Non facciamo passare degli anni ora
– Şimdi yıllarını harcamayalım
Che uno va in giro, l’altro lavora
– Biri etrafta dolaşıyor, diğeri çalışıyor
La scritta che scrissi sul muro di scuola
– Okul duvarına yazdığım yazı
E’ quasi sparita
– Neredeyse gitti.
Ma dentro di me non si è mai cancellata
– Ama içimde asla kendini silmedi
Viva la vita
– Hayatı yaşa
Mangiati tutto anche le briciole
– Her şeyi kırıntı bile ye
Beviti il succo di tutte le favole
– Tüm masalların suyunu iç
Che dice che i mostri ci sono
– Bu canavarların orada olduğunu söylüyor
Ma è solo metà della storia
– Ama bu hikayenin sadece yarısı
I mostri si possono vincere
– Canavarlar kazanabilir misin
E’ l’altra metà
– Diğer yarısı.
Da imparare a memoria
– Ezbere öğrenmek

Secondo gli algoritmi gli uomini sono in sette
– Algoritmalara göre yedi adam var
Ognuno programmato per una funzione
– Her biri bir işlev için programlanmıştır
Ma un sasso resta immobile ovunque lo metti
– Ama bir taş nereye koyarsanız koyun hareketsiz kalır
Cosa che non succede con le persone
– Ve bu insanlarla olmaz
E a terra le tue ali si fanno pesanti
– Ve yerde kanatların ağırlaşıyor
Ma troverai la forza di volare ancora
– Ama yine uçacak gücü bulacaksın
E gli obiettivi sono sempre più distanti
– Ve hedefler giderek daha uzak hale geliyor
Tranne che in certi momenti
– Belirli zamanlar hariç




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın