Juice WRLD & Justin Bieber – Wandered To LA İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

I wandered to LA
– LA dolaştım
Wandered to LA
– LA dolaştı
True story
– Gerçek hikaye

I wandered to LA hopin’ to explore
– LA umut Araştır dolaştım
Little did I know, I’d find a little more
– Biraz bilseydim, biraz daha fazlasını bulurdum.
Love at my hotel room door
– Otel odamın kapısında aşk
From the bed to the hotel room floor
– Yataktan otel odasının zeminine

I wandered to LA hopin’ to explore
– LA umut Araştır dolaştım
Little did I know, I’d find a little more
– Biraz bilseydim, biraz daha fazlasını bulurdum.
Love at my hotel room door
– Otel odamın kapısında aşk
From the bed to the hotel room floor
– Yataktan otel odasının zeminine

Maybe it’s the love, maybe it’s the drugs
– Belki aşktan, belki uyuşturucudan.
Maybe it’s because my girlfriend is the plug
– Belki de kız arkadaşımın fişi olduğu içindir.
Cocaine strums like guitar chords
– Gitar akorları gibi kokain tıngırdatıyor
She loves drugs, she goes hardcore
– Uyuşturucuya bayılıyor, sertleşiyor
She’s hidin’ from the truth, it’s under the rug
– Gerçeklerden saklanıyor, halının altında.

Maybe it’s because the lies, they fill her up
– Belki de yalanlar onu doldurduğu içindir.
You see the ghost on her front porch
– Ön verandasındaki hayaleti görüyorsun.
You see the blood at her front door
– Ön kapısındaki kanı görüyorsun.
We were doin’ Xans in a Honda Accord
– Honda Accord’da Xan yapıyorduk.
Lookin’ at the things that we couldn’t afford
– Paramızın yetmediği şeylere bakıyorum.
Fantasies became reality, but only for one of us
– Fanteziler gerçeğe dönüştü, ama sadece birimiz için

I wandered to LA hopin’ to explore
– LA umut Araştır dolaştım
Little did I know, I’d find a little more
– Biraz bilseydim, biraz daha fazlasını bulurdum.
Love at my hotel room door
– Otel odamın kapısında aşk
From the bed to the hotel room floor
– Yataktan otel odasının zeminine

Pillowtalkin’ ’bout our future and our dreams
– Pillowtalkin’ ’bout geleceğimiz ve hayallerimiz
Speakin’ ’bout how life ain’t really as it seems
– Hayat gerçekten gibi değil nasıl dedin’ ’bout görünüyor
Reminiscin’ ’bout the days you broke my heart
– Kalbimi kırdığın günleri anımsıyorum.
Thankful that we worked it out, we come so far
– Bunu çözdüğümüz için minnettarız, şimdiye kadar geldik
Say you gotta give me space and let me breathe
– Bana yer ver ve nefes almama izin ver
Say you gotta give me lovin’, that I need
– Bana ihtiyacım olan sevgiyi vermen gerektiğini söyle.

Still we gotta focus on the little things
– Yine de küçük şeylere odaklanmalıyız.
Never wanna end up how we used to be
– Asla eskisi gibi olmak istemiyorum
And I don’t wanna hear you say-ayy
– Ve dediğini duymak istemiyorum-ayy
That you don’t want to be me with me
– Benimle ben olmak istemediğini
Especially when I need some company
– Özellikle bir arkadaşa ihtiyacım olduğunda
That’s why I need you to come for me
– Bu yüzden benim için gelmeni istiyorum.

I wandered to LA hopin’ to explore
– LA umut Araştır dolaştım
Little did I know, I’d find a little more
– Biraz bilseydim, biraz daha fazlasını bulurdum.
Love at my hotel room door
– Otel odamın kapısında aşk
From the bed to the hotel room floor
– Yataktan otel odasının zeminine

Wandered to LA hopin’ to explore
– LA umut için gezindi keşfetmek için
Little did I know, I’d find a little more
– Biraz bilseydim, biraz daha fazlasını bulurdum.
Love at my hotel room door
– Otel odamın kapısında aşk
From the bed to the hotel room floor
– Yataktan otel odasının zeminine

Ooh, I’m the elephant in the room
– Odadaki fil benim.
Ooh, ooh, my nightmares are startin’ to come true
– Ooh, ooh, kabuslarım gerçekleşmeye başladı




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Yorumlar

Bir yanıt yazın