Kate Bush – A Coral Room İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

There’s a city, draped in net
– Bir şehir var, ağa sarılı
Fisherman net
– Balıkçı ağı
And in the half light, in the half light
– Ve yarı ışıkta, yarı ışıkta
It looks like every tower
– Her kuleye benziyor
Is covered in webs
– Ağlarla kaplıdır
Moving and glistening and rocking
– Hareketli ve parlak ve sallanan
It’s babies in rhythm
– Ritimde bebekler var
As the spider of time is climbing
– Zamanın örümceği tırmanırken
Over the ruins
– Harabelerin üzerinde

There were hundreds of people living here
– Burada yüzlerce insan yaşıyordu.
Sails at the windows
– Pencerelerde yelken
And the planes came crashing down
– Ve uçaklar çöktü
And many a pilot drowned
– Ve birçok pilot boğuldu
And the speed boats flying above
– Ve yukarıda uçan sürat tekneleri
Put your hand over the side of the boat
– Elini teknenin yanına koy.
What do you feel?
– Ne hissediyorsun?

My mother and her little brown jug
– Annem ve küçük kahverengi sürahi
It held her milk
– Sütünü tuttu
And now it holds our memories
– Ve şimdi anılarımızı saklıyor
I can hear her singing
– Şarkı söylediğini duyabiliyorum.
“Little brown jug don’t I love thee”
– “Küçük kahverengi sürahi seni sevmiyor muyum”
“Little brown jug don’t I love thee”
– “Küçük kahverengi sürahi seni sevmiyor muyum”
Ho ho ho, hee hee hee
– Ho ho ho, hee hee hee
“Little brown jug don’t I love thee”
– “Küçük kahverengi sürahi seni sevmiyor muyum”

“Little brown jug don’t I love thee”
– “Küçük kahverengi sürahi seni sevmiyor muyum”

I hear her laughing
– Onu gülerken duydum
She is standing in the kitchen
– O olduğunu standing içinde the mutfak
As we come in the back door
– Arka kapıdan girerken
See it fall
– Düşmesini izle
See it fall
– Düşmesini izle
Oh little spider climbing out of a broken jug
– Oh küçük örümcek kırık bir sürahiden tırmanıyor

And the pieces will lay there a while
– Ve parçalar bir süre orada yatacak
In a house draped in net
– Bir evde net dökümlü
In a room filled with coral
– Mercan dolu bir odada
Sails at the window
– Pencerede yelken
Forests of masts
– Direklerin ormanları
Put your hand over the side of the boat
– Elini teknenin kenarına koy.
Put your hand over the side of the boat
– Elini teknenin kenarına koy.
What do you feel?
– Ne hissediyorsun?




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın