KPop Boyz – Born Singer Korece Sözleri Türkçe Anlamları

I’m a born singer 좀 늦어버린 고백 (I swear)
– Ben doğuştan bir şarkıcıyım biraz geç itiraf (yemin ederim)
언제나 멀기만 했었던 신기루가 눈 앞에 있어 (여기 있어)
– Gözlerinizin önünde her zaman uzak olan bir serap var (işte burada).)
I’m a born singer 어쩌면 이른 고백
– Ben doğuştan bir şarkıcıyım, belki de erken bir itirafım
그래도 너무 행복해 I’m good
– İyiyim, ama çok mutluyum.

난생 처음 방탄이란 이름으로 선 무대
– Hayatımda ilk kez, kurşun geçirmez adı altında sahne
삼년 전 첫무대의 마음을 다시 검문해
– Üç yıl önce ilk aşamanın zihnini tekrar kontrol edin.
여전히 대구 촌놈 랩퍼와 다를게 없었지 but
– Daegu hillbilly rapçisinden hala farklı değil, ama
아마추어란 단어 위에 프로란 단어를 덧 썼지
– Amatör kelimesi yerine profesyonel kelimesini kullandım.
그토록 원하던 무대 랩을 하며 춤 출때
– Sahne rap ile dans ettiğimde çok istedim
아직 살아 있음을 느껴 피곤하고 고된 출퇴근
– Hala hayatta hissediyorum, yorgun ve zor gidip
따위는 견딜만해 내사람들이 지켜보니까
– Buna değer, çünkü halkım izliyor.
몸이 아파도 버틸만해 함성들이 밀려 오니까
– Hasta olsan bile, dayanmaya değer.
데뷔 전후의 차의점 아이돌과 랩퍼 사이 경계에
– İlk çıkışından önce ve sonra çay dükkanında idol ve rapçi arasındaki sınırda
살아도 여전히 내 공책엔 라임이 차있어
– Yaşasam bile defterimde hala kireç var.
대기실과 무대 사이에선 펜을 들고 가사를 써
– Bekleme odası ve sahne arasında bir kalem alın ve şarkı sözlerini yazın.
이런 내가 니들 눈에는 뭐가 달라졌어?
– Aman Tanrım, gözlerinde farklı olan ne?
Damn shit 난 여전해
– Kahretsin, hala buradayım.
내가 변했다고? (what?) 가서 전해
– Değiştim mi? (ne? Bana söyle.
변함없이 본질을 지켜 I’m still rapperman
– Ben hala rapperman’ım, her zaman özü izledim
3년전과 다름없이 랩하고 노래해 I’m out
– Üç yıl önce dışarıdaymışım gibi Rap ve şarkı söyle

I’m a born singer 좀 늦어버린 고백 (I swear)
– Ben doğuştan bir şarkıcıyım biraz geç itiraf (yemin ederim)
언제나 멀기만 했었던 신기루가 눈 앞에 있어 (여기 있어)
– Gözlerinizin önünde her zaman uzak olan bir serap var (işte burada).)
I’m a born singer 어쩌면 이른 고백
– Ben doğuştan bir şarkıcıyım, belki de erken bir itirafım
그래도 너무 행복해 I’m good
– İyiyim, ama çok mutluyum.

솔직해 두려웠었어 큰 소린 쳐놨는데 날 증명한다는게
– Dürüst olmaktan korktum. Yüksek bir ses çıkardım ve bu beni kanıtladı.
펜과 책만 알던 애가 이제 세상을 놀래킨다는게 I dunno
– Sadece bir kalem ve bir kitap bilen bir çocuğun şimdi dünyayı şaşırttığını bilmiyorum
세상의 기대치와 너무 비대칭 할까봐 두려웠어
– Dünyanın beklentileriyle çok asimetrik olacağından korkuyordum.
나를 믿어줬던 모든 사람들을 배신하게 될까봐
– Bana inanan herkese ihanet edeceğim.
무건운 어께를 펴고 첫 무대에 올라
– İlk sahneye sağlıksız annemle çıkacağım.
차나의 짧은 정적 숨을 골라
– Chana’nın kısa statik nefesini seç
내가 지켜봤던 사람들이 이젠 날 지켜보고 있네
– İzlediğim insanlar şimdi beni izliyor.
항상 올려봤던 TV속 그들이 지금은 내 밑에
– Şu an altımdalar, her zaman yayınladıkları televizyonda.
Uh 주마등처럼 스칠 틈도 없이 한번뿐인 연극은 시작 돼버렸지
– Uh Zuma gibi, bir kerelik oyun boşluksuz başladı.
3번만에 증발한 내 3년의 피땀 피터지는 마이크와의 기싸움
– Üç yıllık kan terimim üç kez buharlaştı, Peter Zee’nin Mike ile mücadelesi
몇십초일 뿐이었지만 똑똑히 쏟아내 I’m fucking real
– Sadece birkaç düzine saniye oldu, ama ben gerçeğim
야임마 니 꿈은 뭐야 나는 랩스타가 되는 거야 can’t you feel
– Yaimma, hayalin ne? Rap yıldızı olacağım. hissedemiyorsun.
그리고 내려온 순간 그 함성 yeah I could read your mind (uh yeah)
– Ve aşağı indiği an, bağırmak Evet aklını okuyabiliyordum (Ah evet)
I could read your mind 물음표 내신 미소만
– Zihnini Okuyabiliyordum soru işareti sadece gülümse
말없이 멤버들은 그저 내 어깨를 두드렸줬어
– Konuşmadan, üyeler omzumu okşadı.
꼭 엊그제같은데 스무 밤이 흘러가 버렸어
– Bu bir zorunluluktur, ama yirmi gece geçti.
And let the haters hate on me 걔네가 늘상 해온 일
– Ve nefret edenlerin her zaman yaptıklarından nefret etmelerine izin ver
니네가 키보드 놀릴동안 난 내 꿈들을 채웠지
– Sen klavyeyle alay ederken, ben hayallerimi doldurdum.
썬글라스 hairstyle 뭘 욕하는지 알아
– Güneş gözlüğü saç modeli neye küfür ettiğini biliyorum.
어쨌든 스무살에 너보다 잘나가는 나야
– Her neyse, yirmide senden daha iyiyim.
I’m a born singer 좀 늦어버린 고백 (I swear)
– Ben doğuştan bir şarkıcıyım biraz geç itiraf (yemin ederim)
언제나 멀기만 했었던 신기루가 눈 앞에 있어 (여기 있어)
– Gözlerinizin önünde her zaman uzak olan bir serap var (işte burada).)
[지민] I’m a born singer 어쩌면 이른 고백
– [Jimin] ben doğuştan bir şarkıcıyım belki erken itiraf
그래도 너무 행복해 I’m good
– İyiyim, ama çok mutluyum.
우리가 뛰었던 날 우리 같이 겪었던 날
– Oynadığımız gün, birlikte yaşadığımız gün.
3년이란 시간 모두 하나가 됐던 마음
– Üç yıllık zaman, hepsi bir arada
그렇게 흘린 피땀이 날 적시네
– Döktüğün kan terleri beni ıslatıyor.
무대가 끝난 뒤 눈물이 번지네
– Sahne bittikten sonra gözyaşları yanıyor.
매순간 마다 자신에게 다짐해 초심을 잃지 않게
– Gösterişinizi kaybetmemek için her an kendinize yapmaya çalışın.
한상 나답게 처음의 나에게 부끄럽지 않게
– İlk defa kendimden utanmıyorum.
So we go we go we go
– O zaman gidelim gidiyoruz
더 위로 위로 위로
– Daha fazla Yukarı Yukarı Yukarı
I’m a born singer 좀 늦어버린 고백 (I swear)
– Ben doğuştan bir şarkıcıyım biraz geç itiraf (yemin ederim)
언제나 멀기만 했었던 신기루가 눈 앞에 있어 (여기 있어)
– Gözlerinizin önünde her zaman uzak olan bir serap var (işte burada).)
I’m a born singer 어쩌면 이른 고백
– Ben doğuştan bir şarkıcıyım, belki de erken bir itirafım
그래도 너무 행복해 I’m good
– İyiyim, ama çok mutluyum.




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın