MILKBLOOD – DREAM SLOW İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

I’ve been lost, lead me home
– Kayboldum, beni eve götür
Got an empty head, and frozen bones
– Boş bir kafası ve donmuş kemikleri var.
In another day, would you run away?
– Başka bir günde kaçar mısın?
Would you run away, if I left half my mind?
– Aklımın yarısını bıraksam kaçar mısın?
In the summer daze, could we keep it there?
– Yaz sersemliğinde, orada kalabilir miyiz?
It’s all for nothing, do you even care? (dreaming now)
– Hepsi boşuna, umurunda mı ki? (şimdi rüya görüyorum)
In another day, would you run away?
– Başka bir günde kaçar mısın?
Would you run away
– Kaçar mısın

And toss me off the deep end?
– Ve beni uçurumdan mı atacaksın?
Of this feeling, I believe it
– Bu duyguya inanıyorum
Ooh, you say that you won’t, won’t, won’t
– Ooh, yapmayacağınızı söylüyorsunuz, yapmayacaksınız, yapmayacaksınız
But it’s white noise as I sink in
– Ama ben batarken beyaz gürültü
It’s somethin’ ’bout the way that you break me down
– Beni yıkma şeklinle ilgili bir şey.

‘Cause even when you dream, dream, dream, dream slow
– Çünkü hayal kurarken bile, hayal kurarken, hayal kurarken, yavaş hayal kurarken
(Aah)
– (Aah)
It’s in your eyes, you know we got too close
– Gözlerinde, biliyorsun çok yaklaştık.
(Ooh)
– (Ooh)
But when you pull me under
– Ama beni altına çektiğinde
I can’t control all the ways we flow, you know
– Aktığımız tüm yolları kontrol edemiyorum, biliyorsun
‘Cause even when you dream, dream, dream, dream slow
– Çünkü hayal kurarken bile, hayal kurarken, hayal kurarken, yavaş hayal kurarken
(Ooh)
– (Ooh)

It’s all been lost, we’re turnin’ cold
– Hepsi kayboldu, üşüyoruz
Got an empty chest, on an open road
– Boş bir sandığı var, açık bir yolda
In another day, would you wanna stay?
– Başka bir günde kalmak ister misin?
Would you wanna stay, and leave our past behind?
– Kalıp geçmişimizi geride bırakmak ister misin?
We can’t escape, can we leave it there?
– Kaçamayız, orada bırakabilir miyiz?
The weight is crushin’, but it don’t compare (dreaming)
– Ağırlık eziyor, ama karşılaştırmıyor (rüya)
In another day, would you wanna stay?
– Başka bir günde kalmak ister misin?
Would you run away
– Kaçar mısın

And throw me off the deep end?
– Ve beni derin uçtan mı atacaksın?
Of this feeling, I believe it
– Bu duyguya inanıyorum
Ooh, you say that you won’t, won’t, won’t
– Ooh, yapmayacağınızı söylüyorsunuz, yapmayacaksınız, yapmayacaksınız
But it’s white noise as I sink in
– Ama ben batarken beyaz gürültü
It’s somethin’ ’bout the way that you kill me now
– Beni şimdi öldürme şeklinle ilgili bir şey.

‘Cause even when you dream, dream, dream, dream slow
– Çünkü hayal kurarken bile, hayal kurarken, hayal kurarken, yavaş hayal kurarken
(Aah)
– (Aah)
It’s in your eyes, you know we got too close
– Gözlerinde, biliyorsun çok yaklaştık.
(Ooh)
– (Ooh)
But when you pull me under
– Ama beni altına çektiğinde
I can’t control all the ways we flow, you know
– Aktığımız tüm yolları kontrol edemiyorum, biliyorsun
‘Cause even when you dream, dream, dream, dream slow
– Çünkü hayal kurarken bile, hayal kurarken, hayal kurarken, yavaş hayal kurarken
(Ooh)
– (Ooh)




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın