Niko B – Rips in Jeans İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

No one knows what it’s like to be me, be me
– Kimse ben olmanın nasıl bir şey olduğunu bilmiyor, ben olmak
No P just living life as a teen, a teen
– Hayır P sadece bir genç olarak yaşamak, bir genç
Go downstairs switching on the TV, TV
– Aşağı in, televizyonu aç, televizyon
Got a tin of beans, got rips in jeans that’s me, that’s me
– Bir teneke fasulyem var, kot pantolonumda yırtıklar var, bu benim, bu benim

Shoutout to my man at the stand with the good grades
– Kürsüdeki adamıma iyi notlarla bağır
I’ve known him since school days
– Onu okul günlerinden beri tanıyorum.
Sparky, Carpet yeah he got two trades
– Sparky, Halı evet iki işi var.
Works in a bar on Tuesdays, spud with a frown I’m two-faced
– Salı günleri bir barda çalışıyor, kaşlarını çatmış iki yüzlüyüm
Can’t trust that I’d guess it’s a new wave
– Bunun yeni bir dalga olduğunu tahmin edeceğime güvenemem.
Graph on the wall you should see how the dude sprays
– Duvardaki grafik, adamın nasıl sıçradığını görmelisin
T-Shirt dirty with food stains
– Gıda lekeleri ile kirli tişört
I like the moonglets, made money off beats like Blueface
– Moongletleri severim, Blueface gibi vuruşlardan para kazanırım.
I’m mint no toothpaste hear my voice turn up the tunes mate (turn up)
– Ben naneyim diş macunu yok sesimi duy melodileri aç dostum (aç)
Don’t wanna be too late, last night I lost my new chain
– Çok geç kalmak istemiyorum, dün gece yeni zincirimi kaybettim.
Kicked their fence they need a new gate
– Çitlerini tekmelediler yeni bir kapıya ihtiyaçları var
Put a double knot in my shoelace
– Bağcığıma çift düğüm at

No one knows what it’s like to be me, be me
– Kimse ben olmanın nasıl bir şey olduğunu bilmiyor, ben olmak
No P just living life as a teen, a teen
– Hayır P sadece bir genç olarak yaşamak, bir genç
Go downstairs switching on the TV, TV
– Aşağı in, televizyonu aç, televizyon
Got a tin of beans, got rips in jeans that’s me, that’s me
– Bir teneke fasulyem var, kot pantolonumda yırtıklar var, bu benim, bu benim

Why? Cause my P’s hard, don’t go spend your advance on GymShark
– Niçin? Çünkü P’m zor, avansını gymshark’a harcama.
Spent all my P in a cheap bar, it’s calm held four pints in my left arm
– Bütün paramı ucuz bir barda harcadım, sakin ol sol kolumda dört bira bardağı tuttu
One pub quiz got a free car, got chapstick no lipbalm
– Bir pub sınavında bedava araba var, rujsuz ruj var
Got a new bike no kickstart, old lady in the shop called me sweetheart
– Kickstart olmadan yeni bir bisiklet aldım, dükkandaki yaşlı kadın bana tatlım dedi.
I’m never that guy, 5th gear riding around in a drop-top
– Ben asla o adam değilim, 5. vites bir damla tepede dolaşıyor
It’s more like how are you?
– Daha çok nasılsın?
And can I use your personal hotspot?
– Kişisel erişim noktanızı kullanabilir miyim?
(Please mate)
– (Lütfen dostum)
Cause my data ran out last week and I’ve gotta use my laptop
– Çünkü verilerim geçen hafta bitti ve dizüstü bilgisayarımı kullanmam gerekiyor.
I’m tryna place a bet on a horse this week in a suit at Ascot
– Bu hafta Ascot’ta takım elbiseli bir ata bahse girmeye çalışıyorum.

No one knows what it’s like to be me, be me
– Kimse ben olmanın nasıl bir şey olduğunu bilmiyor, ben olmak
No P just living life as a teen, a teen
– Hayır P sadece bir genç olarak yaşamak, bir genç
Go downstairs switching on the TV, TV
– Aşağı in, televizyonu aç, televizyon
Got a tin of beans, got rips in jeans that’s me, that’s me
– Bir teneke fasulyem var, kot pantolonumda yırtıklar var, bu benim, bu benim

No one knows what it’s like to be me, be me
– Kimse ben olmanın nasıl bir şey olduğunu bilmiyor, ben olmak
No P just living life as a teen, a teen
– Hayır P sadece bir genç olarak yaşamak, bir genç
Go downstairs switching on the TV, TV
– Aşağı in, televizyonu aç, televizyon
Got a tin of beans, got rips in jeans that’s me, that’s me
– Bir teneke fasulyem var, kot pantolonumda yırtıklar var, bu benim, bu benim




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın