I know it’s hard to know me
– Beni tanımanın zor olduğunu biliyorum.
I know it’s hard to know me
– Beni tanımanın zor olduğunu biliyorum.
‘Cause I’ll walk you out, before you hurt me
– Çünkü beni incitmeden önce seni dışarı çıkaracağım.
I know it hurts to see me
– Beni görmenin acıttığını biliyorum.
I know it hurts to see me
– Beni görmenin acıttığını biliyorum.
When I’m gone for good, you know
– Sonsuza dek gittiğimde, bilirsin
(I’m not going anywhere anytime soon)
– (Yakın zamanda hiçbir yere gitmeyeceğim)
(I’m not, I’m not going anywhere anytime soon)
– (Ben değilim, yakın zamanda hiçbir yere gitmeyeceğim)
(But if I go, you’re not going with me)
– (Ama ben gidersem, sen benimle gelmeyeceksin)
(No, I’m leaving you behind)
– (Hayır, seni geride bırakıyorum)
Breaking up with a friend, breaking up with a friend is tough ’cause in the end
– Bir arkadaştan ayrılmak, bir arkadaştan ayrılmak zordur çünkü sonunda
You know that you and I are gonna pretend, like everything is fine
– Sen ve ben her şey yolundaymış gibi davranacağımızı biliyorsun.
Breaking up with a friend (breaking up with a friend is tough ’cause in the end)
– Bir arkadaştan ayrılmak (bir arkadaştan ayrılmak zor çünkü sonunda)
(You know that you and I are gonna prеtend, like evеrything is fine)
– (Biliyorsun ki sen ve ben her şey yolundaymış gibi davranacağız)
Sometimes I ask myself, “What if I could I have stayed a little longer?”
– Bazen kendime soruyorum, “Ya biraz daha kalabilseydim?”
Maybe you would come clean to me
– Belki bana karşı dürüst olursun.
But then I tell myself that if I would’ve stayed, that would’ve been torture
– Ama sonra kendime diyorum ki eğer kalsaydım bu işkence olurdu
You will never be able to see what you did to me
– Bana ne yaptığını asla göremeyeceksin.
(I’m not going anywhere anytime soon)
– (Yakın zamanda hiçbir yere gitmeyeceğim)
(I’m not, I’m not going anywhere anytime soon)
– (Ben değilim, yakın zamanda hiçbir yere gitmeyeceğim)
(But if I go, you’re not going with me)
– (Ama ben gidersem, sen benimle gelmeyeceksin)
(No, I’m leaving you behind)
– (Hayır, seni geride bırakıyorum)
Breaking up with a friend, breaking up with a friend is tough ’cause in the end
– Bir arkadaştan ayrılmak, bir arkadaştan ayrılmak zordur çünkü sonunda
You know that you and I are gonna pretend, like everything is fine
– Sen ve ben her şey yolundaymış gibi davranacağımızı biliyorsun.
Breaking up with a friend (breaking up with a friend is tough ’cause in the end)
– Bir arkadaştan ayrılmak (bir arkadaştan ayrılmak zor çünkü sonunda)
(You know that you and I are gonna prеtend, like evеrything is fine)
– (Biliyorsun ki sen ve ben her şey yolundaymış gibi davranacağız)
Tänk om allting jag har sagt är fel
– Om alltıng jag har sagt adlı kullanıcının
Och du är rädd för mig, kan vi gå tillbaks?
– Tillbaks şehrinde kalmak ister misin?
Och jag har nog förstört allt (ah, ah)
– Och jag har nog förstört allt (ah, ah)
Jag får ångest, vilken slöseri av vår tid
– Jag får ångest, vilken slöseri av vår tıd
Vi grävde våran egen grav
– Bunlar, egen grav için genel otel koşullarıdır.
Och jag vill inte dö så här
– Bunlar, jag vill inte için genel otel koşullarıdır.
Breaking up with a friend (tada, tada, tada, tada, tada, tada)
– Bir arkadaştan ayrılmak (tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada)
(Tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada)
– (Tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada)
Breaking up with a friend (tada, tada, tada, tada, tada, tada)
– Bir arkadaştan ayrılmak (tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada)
(Tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada)
– (Tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada, tada)
Breaking up with a friend
– Bir arkadaşından ayrılmak
Never ever gonna ask you about it
– Bunu sana asla sormayacağım.
Never ever gonna tell you something new
– Sana asla yeni bir şey söylemeyeceğim.
Never ever gonna ask me about it
– Bunu bana asla sormayacaksın.
Never gonna tell on us (breaking up with a friend) so now
– Bizi asla anlatmayacak (bir arkadaştan ayrılmak) şimdi
You know what it feels like to be on your own (tada, tada, tada, tada)
– Kendi başına olmanın nasıl bir his olduğunu biliyorsun (tada, tada, tada, tada)
Ha-ha-ha-ha, oh, oh
– Ha-ha-ha-ha, oh, oh

Paula Jivén – Breaking Up With A Friend İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.