Pitbull Feat. Anthony Watts & DJWS – I Feel Good İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

It feels good to see
– Görmek güzel bir duygu
The world getting loose (Mr. Worldwide)
– Dünya gevşiyor (Mr. Worldwide)
Feels good to see
– Görmek güzel hissettiriyor
The world getting loose (let’s ride)
– Dünya gevşiyor (hadi binelim)
I don’t know about you (Sak Noel)
– Seni bilmiyorum (Sak Noel)
I don’t know about you (Phenom)
– Seni bilmiyorum (fenomen)
I don’t know about you (Shite Shadow)
– Seni bilmiyorum (bok gölgesi)
I don’t know about you, but I feel good
– Seni bilmem ama kendimi iyi hissediyorum.
I don’t know about you, but I feel good
– Seni bilmem ama kendimi iyi hissediyorum.
I don’t know about you, but I feel good
– Seni bilmem ama kendimi iyi hissediyorum.
I don’t know about you, but I feel good
– Seni bilmem ama kendimi iyi hissediyorum.
I don’t know about you, but I feel good
– Seni bilmem ama kendimi iyi hissediyorum.

I’m two plus two, I’m fo’ sho
– Ben iki artı iki, ben fo ‘ sho
You down, I’m down, baby let’s go
– Sen aşağı, ben aşağı, bebeğim gidelim
You stop, you drop, baby, then roll
– Dur, düş bebeğim, sonra yuvarlan
You twerk, you pop, booty so swole
– Twerk, baba, bu yüzden şişmiş ganimet
I’d hate me too if I were you
– Yerinde olsam ben de kendimden nefret ederdim.
And when it comes to billions, I’ll take two
– Ve milyarlar söz konusu olduğunda, iki tane alacağım
It’s only one life, you don’t get two
– Sadece bir hayat, iki tane alamazsın.
So live life, don’t let it live you
– Öyleyse hayatı yaşa, seni yaşamasına izin verme

I got a pocket full of hundred dollar bills
– Yüz dolarlık banknotlarla dolu bir cebim var.
Put on a jacket ’cause these diamonds give you chills
– Ceketini giy çünkü bu elmaslar seni ürpertiyor.
Two shots, I’m running
– İki el ateş ediyorum çalışan
Two and I’m stunning tonight, tonight (yeah)
– İki ve bu gece muhteşemim, bu gece (Evet)
Look in the mirror, I’m like who the hell is hе?
– Aynaya bak, o da kim?
So many whips and cribs, I’m losing track of keys
– O kadar çok kırbaç ve beşik var ki anahtarların izini kaybediyorum.
Ooh, up to something
– Ooh, bir şeylerin peşinde
Ooh yeah, I lovе it alright, alright
– Ooh Evet, seviyorum tamam, tamam

Yeah-yeah, I’m drinking out the bottle (get loose)
– Evet-Evet, şişeden içiyorum (gevşe)
Hanging with supermodels (get loose)
– Süper modellerle takılmak (gevşemek)
Feel like I’ve hit the lotto
– Lotoya vurmuş gibi hissediyorum.

I don’t know about you, but I feel good
– Seni bilmem ama kendimi iyi hissediyorum.
I don’t know about you, but I feel good
– Seni bilmem ama kendimi iyi hissediyorum.
I don’t know about you, but I feel good
– Seni bilmem ama kendimi iyi hissediyorum.
I don’t know about you, but I feel good
– Seni bilmem ama kendimi iyi hissediyorum.
I don’t know about you, but I feel good
– Seni bilmem ama kendimi iyi hissediyorum.

I’m one plus one, I’m too strong
– Ben bir artı bir, çok güçlüyüm
If you ain’t about money then get gone
– Eğer parayla ilgili değilsen git o zaman
I wanna wild out all night long
– Bütün gece çıldırmak istiyorum.
You wanna ride out, then get on
– Dışarı çıkmak istiyorsan, bin o zaman.
I’d hate me too if I were you
– Yerinde olsam ben de kendimden nefret ederdim.
And when it comes to billions, I’ll take two
– Ve milyarlar söz konusu olduğunda, iki tane alacağım
It’s only one life, you don’t get two
– Sadece bir hayat, iki tane alamazsın.
So live life, don’t let it live you
– Öyleyse hayatı yaşa, seni yaşamasına izin verme

I got a pocket full of hundred dollar bills
– Yüz dolarlık banknotlarla dolu bir cebim var.
Put on a jacket ’cause these diamonds give you chills
– Ceketini giy çünkü bu elmaslar seni ürpertiyor.
Two shots, I’m running
– İki el ateş ediyorum çalışan
Two and I’m stunning tonight, I’m stunning tonight, yeah
– İki ve bu gece muhteşemim, bu gece muhteşemim, Evet
Look in the mirror I’m like who the hell is he? (who the hell is he?)
– Kimmiş bu herif gibiyim aynaya bak? (o da kim oluyor?)
So many whips and cribs, I’m losing track of keys
– O kadar çok kırbaç ve beşik var ki anahtarların izini kaybediyorum.
Ooh, up to something
– Ooh, bir şeylerin peşinde
Ooh yeah, I love it alright, alright
– Ooh Evet, seviyorum tamam, tamam

Yeah-yeah, I’m drinking out the bottle (get loose)
– Evet-Evet, şişeden içiyorum (gevşe)
Hanging with supermodels (get loose)
– Süper modellerle takılmak (gevşemek)
Feel like I’ve hit the lotto
– Lotoya vurmuş gibi hissediyorum.

I don’t know about you, but I feel good
– Seni bilmem ama kendimi iyi hissediyorum.
I don’t know about you, but I feel good
– Seni bilmem ama kendimi iyi hissediyorum.
I don’t know about you, but I feel good
– Seni bilmem ama kendimi iyi hissediyorum.
I don’t know about you, but I feel good
– Seni bilmem ama kendimi iyi hissediyorum.
I don’t know about you, but I feel good
– Seni bilmem ama kendimi iyi hissediyorum.




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın