SHINee – Don’t Call Me İngilizce Sözleri Türkçe Anlamları

I promise to tell the truth
– Doğruyu söyleyeceğime söz veriyorum.
And nothing but the truth
– Ve hiçbir şey ama gerçek

(If you) don’t call me, don’t call me (check this out y’all)
– (Eğer) beni aramazsan ben (Millet şuna bak deme)
Don’t call me, don’t call me (I don’t want you back, don’t call me)
– Beni arama, beni arama (seni geri istemiyorum, beni arama)
Don’t call me, don’t call me (I keep saying, “Next time은 없어 in your life”)
– Beni arama, beni arama (sürekli söylüyorum, ” bir dahaki sefere hayatında”)
Don’t call me, don’t call (aw), eh-eh-eh
– Beni Arama, arama (aw), eh-eh-eh

깊어진 밤 집요하게
– 깊어진 밤 집요하게
벨이 울려, it’s your calling
– 벨이 울려, bu da senin adın
고집스럽고 지독하지
– 고집스럽고 지독하지
그게 바로 너 still call
– 그게 바로 hala Ara 너

너는 쉽게 포기 못해
– 너는 쉽게 포기 못해
그 성질 버리지 못해
– 그 성질 버리지 못해
온종일 내 이름만 서치해 (서치해)
– 온종일 내 이름만 서치해 (서치해)
내 흔적들을 찾아 핥아 대 (핥아 대)
– 내 흔적들을 찾아 핥아 대 (핥아 대)

내 아침을 망치곤 해, 그 패턴은 뻔해
– 내 아침을 망치곤 해, 그 패턴은 뻔해
관심 꺼줄래, I know where you came from
– Geldiğin yere 관심 꺼줄래, biliyorum
한때는 나의 shawty, 사라져 줄래? 저리
– ♪ Shawty,♪? 저리
Don’t think about calling
– Aramayı düşünme.

넌 못 버티겠지, 집착뿐이겠지
– 넌 못 버티겠지, 집착뿐이겠지
나처럼 잘한 사람 없을 거니까
– 나처럼 잘한 사람 없을 거니까
너도 참 피곤했지, 전부 꾸며대니
– 너도 참 피곤했지, 전부 꾸며대니
머릿속 꽤나 어지러웠을거야
– 머릿속 꽤나 어지러웠을거야

Don’t call me, don’t call me (미쳤어 넌)
– Beni aramayın, ben (미쳤어 넌 deme)
Don’t call me, don’t call me (you don’t know you waste my time)
– Beni arama ,beni arama (zamanımı boşa harcadığını bilmiyorsun)
Don’t call me, don’t call me (느껴봐 넌 최악이야)
– Beni aramayın, ben (느껴봐 넌 최악이야 deme)
Don’t call me, don’t call (wait, I hate your call)
– Beni Arama, arama (bekle, aramandan nefret ediyorum)

끝났어 너의 love
– 끝났어 너의 aşk
Don’t want it now, ooh
– Şimdi istemiyorum, ooh
사랑하면 보내줘
– 사랑하면 보내줘
Don’t want it now, ooh
– Şimdi istemiyorum, ooh
계속 말하잖아, “Next time은 없어 in your life”
– Hayatına devam eden 말하잖아, “Önümüzdeki time은 없어 “
네 사랑 난 이제 아냐
– 네 사랑 난 이제 아냐
지워, 날 잊어버려, 제발
– 지워, 날 잊어버려, 제발
난 널 몰라 so 내게 전화하지 마
– Ben 널 몰라 çok 내게 전화하지 마

Sick of all your trash (sick of all your trash)
– Tüm çöplerinizden bıktınız (tüm çöplerinizden bıktınız)
진짜 늦었다니까
– 진짜 늦었다니까
널 믿지 않아 you know why (you know why)
– 널 neden biliyor musun (neden biliyor musun 않아 믿지 )
날 속였다는 걸 알아 (날 속였다는 걸 알아)
– 날 속였다는 걸 알아 (날 속였다는 걸 알아)

비극은 왜 사랑의 몫인데?
– 비극은 왜 사랑의 몫인데?
슬픈 에픽 속, 그 끝을 보고 있네
– 슬픈 에픽 속, 그 끝을 보고 있네
넌 못 버티겠지, 집착뿐이겠지
– 넌 못 버티겠지, 집착뿐이겠지
나처럼 잘한 사람 없을 거니, yah
– 나처럼 잘한 사람 없을 거니, yah

Don’t call me, don’t call me (미쳤어 넌)
– Beni aramayın, ben (미쳤어 넌 deme)
Don’t call me, don’t call me (you don’t know you waste my time)
– Beni arama ,beni arama (zamanımı boşa harcadığını bilmiyorsun)
Don’t call me, don’t call me (느껴봐 넌 최악이야)
– Beni aramayın, ben (느껴봐 넌 최악이야 deme)
Don’t call me, don’t call (wait, I hate your call)
– Beni Arama, arama (bekle, aramandan nefret ediyorum)

끝났어 너의 love (your love, your love)
– (Aşkını, aşkını 끝났어 너의 aşk )
Don’t want it now, ooh (don’t want it now, no)
– Şimdi istemiyorum, ooh (şimdi istemiyorum, hayır)
사랑하면 보내줘 (so bad, so bad)
– 사랑하면 보내줘 (çok kötü, çok kötü)
Don’t want it now, ooh (don’t want it now, no)
– Şimdi istemiyorum, ooh (şimdi istemiyorum, hayır)
계속 말하잖아, “Next time은 없어 in your life”
– Hayatına devam eden 말하잖아, “Önümüzdeki time은 없어 “
네 사랑 난 이제 아냐
– 네 사랑 난 이제 아냐
지워, 날 잊어버려, 제발
– 지워, 날 잊어버려, 제발
난 널 몰라 so 내게 전화하지 마
– Ben 널 몰라 çok 내게 전화하지 마

아직 허튼 꿈속에서 포기 못 했니?
– 아직 허튼 꿈속에서 포기 못 했니?
I’ll never pick up, 지워버렸어
– Hiçbir zaman alırım, 지워버렸어
I’m gonna save my love
– # Aşkımı kurtaracağım #
For the next call
– Bir sonraki arama için
(Sorry, the number you have called has been disconnected) Ooh, whoa
– (Üzgünüm, aradığınız numara kesildi) Ooh, whoa

Don’t call me, don’t call me (끝났어 love)
– Beni aramayın, ben (끝났어 aşkım deme)
Don’t call me, don’t call me (I said I don’t want it now)
– Beni arama, beni arama (şimdi istemiyorum dedim)
Don’t call me, don’t call me (사랑했다면 보내줘)
– Beni aramayın, ben (사랑했다면 보내줘 deme)
Don’t call me, don’t call (wait, I hate your call)
– Beni Arama, arama (bekle, aramandan nefret ediyorum)

난 찾을 거야 love (my love, my love)
– (Aşkım, aşkım ben 찾을 거야 aşk )
더 아름다운 (don’t want it now, no)
– 5 아름다운 (artık istemiyorum, hayır)
지독했던 너와 나 (so bad, so bad)
– 지독했던 너와 나 (çok kötü, çok kötü)
잊을 수 있는 (don’t want it now, no)
– 잊을 olmak 있는 (artık istemiyorum, hayır)
계속 말하잖아, “Next time은 없어 in your life”
– Hayatına devam eden 말하잖아, “Önümüzdeki time은 없어 “
네 사랑 난 이제 아냐
– 네 사랑 난 이제 아냐
지워, 날 잊어버려, 제발
– 지워, 날 잊어버려, 제발
난 널 몰라 so 내게 전화하지 마
– Ben 널 몰라 çok 내게 전화하지 마




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın