SMO – JALOUX Fransızca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Vie simple il semble y’a qu’la lune que je vise un peu
– Basit hayat öyle görünüyor ki sadece biraz hedeflediğim ay var
Rien d’extraordinaire SMO pour la prise à deux
– İki yönlü çekim için olağanüstü bir şey yok
Pour moi tout roule j’avance un peu plus que la veille
– Benim için her şey yolunda gidiyor Bir önceki günden biraz daha ilerliyorum
J’vais bientôt conquérir la ville ramener le soleil sous l’averse
– Yakında şehri fethedeceğim sağanağın altındaki güneşi geri getireceğim
Ils me croient fou mais c’est eux qui taff pour un boss
– Deli olduğumu düşünüyorlar ama patron olduğumu düşünenler onlar.
Nous, mentalité sale gosse c’est les plus che-frai qu’on accoste
– Biz, pis velet, yanaştığımız en küçüğüz.
Tu sais pourquoi on s’fâche, toi tu aimes trop les flashs
– Neden sinirlendiğimizi biliyorsun, flaşları çok seviyorsun
De la sacoche à ton coeur tout est falsh
– Çantandan kalbine her şey sahte
La conso dans la poche, calumet des apaches
– Cebindeki conso, apaçilerin kalumeti
On va s’allumer ce soir on sort acheter des flash
– Bu gece aydınlanacağız flaş almak için dışarı çıkacağız
Certains me portent l’œil, pourtant ont plus dans l’portefeuille
– Bazıları gözümü takıyor, ama cüzdanda daha fazlası var
Faites que le vent emporte leur seum, debout qu’importe le deuil
– Rüzgarın seum’larını alıp götürmesini sağla, yas ne olursa olsun ayakta durmasını sağla
J’suis sur la plage dans mon fauteuil, laisses les rager à Porte d’Auteuil
– Sahilde koltuğumdayım, Porte d’auteuil’e öfkelenmelerine izin ver
Ils veulent que le damier le gun moi j’suis bientôt au tel’ avec Daniel Auteuil
– Dama tahtasının beni vurmasını istiyorlar. Yakında Daniel Auteuil ile tel’deyim.

J’écris j’fais tomber les feuilles comme en Automne
– Yazıyorum yaprakların sonbaharda olduğu gibi düşmesini sağlıyorum
La compétence on l’a donne
– Ona verdiğimiz yetenek
J’ai comparé c’est leur flow qu’est monotone
– Monoton olan akışlarını karşılaştırdım.
Ils ne pensent qu’à se montrer monter belec à la descente
– Sadece inişte belec’i göstermeyi düşünüyorlar.
Et quand le soleil arrive ils sont dans la neige comme en décembre
– Ve güneş doğduğunda, Aralık ayında olduğu gibi karda olurlar
Pourquoi faire autre chose c’est du haut niveau j’ai que la mélodie
– Neden başka bir şey yapıyorsun bu yüksek seviyede sadece melodim var
Moi j’suis pas comme eux j’crois j’ai la mental’ de ceux qu’ont appellent OG
– Ben onlar gibi değilim Sanırım OG dedikleri insanların aklına sahibim
J’t’emmènes en balade numéro uno D’Angelo
– Seni bir numaralı D’angelo’ya götürüyorum.
Bella à té-co fait que siroter limoncello
– Té-co’daki Bella sadece limoncello’yu yudumluyor
C’est des jaloux jaloux jaloux jaloux jaloux
– Bu kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç
Ils sont pas censés l’être
– Olmamaları gerekiyordu.
C’est des jaloux jaloux jaloux jaloux jaloux
– Bu kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç
Ils sont pas censés l’être
– Olmamaları gerekiyordu.
C’est des jaloux jaloux jaloux jaloux jaloux
– Bu kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç
Ils sont pas censés l’être
– Olmamaları gerekiyordu.
C’est des jaloux jaloux jaloux jaloux jaloux
– Bu kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç
Ils sont pas censés l’être
– Olmamaları gerekiyordu.

On fait les cons, on est bon donc on fait des dons
– Aptallaşıyoruz, iyiyiz, bu yüzden bağış yapıyoruz
Ils ont la haine d’admettre que ça progresse fort j’cache ma peine car elle pourrait s’voir
– Zor ilerlediğini kabul etmekten nefret ediyorlar Acımı saklıyorum çünkü daha da kötüleşebilir
Tiki-taka j’laisses pas les miens sur les côtés
– Tiki-taka Ben kendiminkini yanlarda bırakmam
J’ai toujours mon p’tit taga foulard genre Tsu-ki-aka localiser sur la côte ouest
– Hala batı kıyısında bulunan Tsu-ki-aka gibi küçük taga atkım var
J’laisserai la nuit chasser les mauvaises pensées
– Gecenin kötü düşünceleri uzaklaştırmasına izin vereceğim
Ils parlent sur moi mais c’qu’ils disent ne m’empêchent pas d’avancer
– Benim hakkımda konuşuyorlar ama söyledikleri ilerlememi engellemiyor.
Le rythme est cadencé les démons m’invitent à danser
– Ritim saatli şeytanlar beni dansa davet ediyor
Je connais bien le DJ le videur m’attend à l’entrée
– Dj’i iyi tanıyorum fedai girişte beni bekliyor
6h du mat’ on s’engrène lendemain dans le mal on sort même le matos en grève
– sabah 6’da kötülüğe karışırız ertesi gün ekipmanı bile greve çıkarırız
J’suis l’arbre qui cache la forêt j’ai planté deux-cents graines
– Ormanı saklayan ağaç benim iki yüz tohum ektim
On verra où la vie nous mène et ce qu’elle nous enseigne
– Hayatın bizi nereye götürdüğünü ve bize ne öğrettiğini göreceğiz
SMO sur l’emblème pas l’temps pour les rageux j’ai d’autres problèmes
– Amblemdeki SMO öfkeler için zaman yok başka sorunlarım var

J’écris j’fais tomber les feuilles comme en Automne
– Yazıyorum yaprakların sonbaharda olduğu gibi düşmesini sağlıyorum
La compétence on l’a donne
– Ona verdiğimiz yetenek
J’ai comparé c’est leur flow qu’est monotone
– Monoton olan akışlarını karşılaştırdım.
Ils ne pensent qu’à se montrer monter belec à la descente
– Sadece inişte belec’i göstermeyi düşünüyorlar.
Et quand le soleil arrive ils sont dans la neige comme en décembre
– Ve güneş doğduğunda, Aralık ayında olduğu gibi karda olurlar
Pourquoi faire autre chose c’est du haut niveau j’ai que la mélodie
– Neden başka bir şey yapıyorsun bu yüksek seviyede sadece melodim var
Moi j’suis pas comme eux j’crois j’ai la mental’ de ceux qu’ont appellent OG
– Ben onlar gibi değilim Sanırım OG dedikleri insanların aklına sahibim
J’t’emmènes en balade numéro uno D’Angelo
– Seni bir numaralı D’angelo’ya götürüyorum.
Bella à té-co fait que siroter limoncello
– Té-co’daki Bella sadece limoncello’yu yudumluyor
C’est des jaloux jaloux jaloux jaloux jaloux
– Bu kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç
Ils sont pas censés l’être
– Olmamaları gerekiyordu.
C’est des jaloux jaloux jaloux jaloux jaloux
– Bu kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç
Ils sont pas censés l’être
– Olmamaları gerekiyordu.
C’est des jaloux jaloux jaloux jaloux jaloux
– Bu kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç
Ils sont pas censés l’être
– Olmamaları gerekiyordu.
C’est des jaloux jaloux jaloux jaloux jaloux
– Bu kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç kıskanç

J’arrive j’mets la frappe dedans
– Geliyorum, yumruk atıyorum.
J’arrive j’ai la frappe hanhanhan
– Geliyorum, hanhanhan grevi var.
J’arrive j’mets la frappe dedans
– Geliyorum, yumruk atıyorum.
J’arrive j’ai la frappe hanhanhan
– Geliyorum, hanhanhan grevi var.




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın