Steve Lacy – Bad Habit İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

(I wish I knew you) wanted me
– (Keşke seni tanısaydım) beni istiyordu
I wish I knew, I wish I knew you wanted me
– Keşke bilseydim, keşke beni istediğini bilseydim.
I wish I knew, I wish I knew you wanted me
– Keşke bilseydim, keşke beni istediğini bilseydim.

What you, ooh, uh, what you do?
– Sen, ooh, uh, ne yapıyorsun?
Made a move, coulda made a move
– Bir hamle yaptım, bir hamle yapabilirdim
If I knew I’d be with you
– Eğer seninle olacağımı bilseydim
Is it too late to pursue?
– Takip etmek için çok mu geç?

I bite my tongue, it’s a bad habit
– Dilimi ısırıyorum, bu kötü bir alışkanlık.
Kinda mad that I didn’t take a stab at it
– Bıçaklamadığım için biraz kızgınım.
Thought you were too good for me, my dear
– Benim için fazla iyi olduğunu sanıyordum, canım.
Never gave me time of day, my dear
– Bana hiç zaman tanımadın, canım.
It’s okay, things happen for
– Sorun değil, bazı şeyler olur.
Reasons that I think are sure, yeah
– Kesin olduğunu düşündüğüm sebepler, evet

I wish I knew, I wish I knew you wanted me
– Keşke bilseydim, keşke beni istediğini bilseydim.
I wish I knew (oh), I wish I knew you wanted me
– Keşke bilseydim (oh), keşke beni istediğini bilseydim
I wish I knew (yeah), I wish I knew you wanted me (oh)
– Keşke bilseydim (evet), keşke beni istediğini bilseydim (oh)
I wish I knew, I wish I knew you wanted me
– Keşke bilseydim, keşke beni istediğini bilseydim.

Say to me (please just say to me)
– Söyle bana (lütfen söyle bana)
If this could wind up
– Eğer bu son bulabilirse
I wish you wouldn’t play with me
– Keşke benimle oynamasaydın.
I wanna know (oh no)
– Bilmek istiyorum (oh hayır)

Uh, can I bite your tongue like my bad habit?
– Dilini kötü alışkanlığım gibi ısırabilir miyim?
Would you mind if I tried to make a pass at it?
– Eğer pas yapmaya çalıştık bir mahsuru olur mu?
Were you not too good for me, my dear?
– Benim için fazla iyi değil miydin hayatım?
Funny you come back to me, my dear
– Bana geri dönmen çok komik canım.
It’s okay, things happen for
– Sorun değil, bazı şeyler olur.
Reasons that I can’t ignore, yeah
– Görmezden gelemeyeceğim sebepler, evet

I wish I knew, I wish I knew you wanted me
– Keşke bilseydim, keşke beni istediğini bilseydim.
I wish I knew (wish I knew), I wish I knew you wanted me (oh)
– Keşke bilseydim (keşke bilseydim), keşke beni istediğini bilseydim (oh)

You can’t surprise a Gemini
– Bir ikizi şaşırtamazsın.
I’m everywhere, I’m cross-eyed, and
– Her yerdeyim, şaşı gözlüyüm ve
Now that you’re back, I can’t decide
– Şimdi döndüğüne göre karar veremem.
If I decide if you’re invited
– Davet edilip edilmeyeceğine ben karar verirsem
You always knew the way to wow me
– Beni şaşırtmanın yolunu her zaman biliyordun.
Fuck around, get tongue-tied, and
– Siktirin gidin, dilinizi bağlayın ve
I turn it on, I make it rowdy
– Açıyorum, kabadayı yapıyorum.
Then carry on, but I’m not hidin’
– O zaman devam et, ama saklanmıyorum.
You grabbin’ me hard ’cause you know what you found
– Beni zor tutuyorsun çünkü ne bulduğunu biliyorsun.
Is biscuits, is gravy, babe, ah-ah
– Bisküvi mi, sos mu, bebeğim, ah-ah

You can’t surprise a Gemini
– Bir ikizi şaşırtamazsın.
But you know it’s biscuits, is gravy, babe
– Ama bisküvi olduğunu biliyorsun, sos, bebeğim
I knew you’d come back around
– Geri geleceğini biliyordum
‘Cause you know it’s biscuits, it’s gravy, babe
– Çünkü bisküvi olduğunu biliyorsun, sos, bebeğim.
Let’s fuck in the back of the mall, lose control
– Alışveriş merkezinin arkasında sikişelim, kontrolü kaybedelim.
Go stupid, go crazy, babe
– Aptal ol, çıldır bebeğim.
I know I’ll be in your heart ’til the end
– Kalp için ’til sonunda olacağım biliyorum
You’ll miss me, don’t beg me, babe
– Beni özleyeceksin, yalvarma bebeğim.




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın