The Pierces – Secret (2020 Version) İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Got a secret, can you keep it? Swear, this one you’ll save
– Bir sırrın var, saklayabilir misin? Yemin et, bunu kurtaracaksın.
Better lock it in your pocket, takin’ this one to the grave
– Bunu mezara götürerek cebine kilitlesen iyi olur.
If I show you, then I know you won’t tell what I said
– Sana gösterirsem, ne dediğimi söylemeyeceğini biliyorum.
‘Cause two can keep a secret if one of them is dead
– Çünkü biri ölürse iki kişi sır tutabilir.

Why do you smile like you’ve been told a secret?
– Neden sana sır verilmiş gibi gülümsüyorsun?
Now you’re tellin’ lies ’cause you swore to keep it
– Şimdi yalan söylüyorsun çünkü bunu saklayacağına yemin ettin.
No one keeps a secret, no one keeps a secret
– Kimse sır saklamaz, kimse sır saklamaz
Why when we do our darkest deeds do we tell?
– En karanlık işlerimizi yaparken neden söylüyoruz?
They burn in our brains, become a living hell
– Beynimizde yanarlar, yaşayan bir cehenneme dönüşürler.
‘Cause everybody tells, everybody tells
– Çünkü herkes söyler, herkes söyler

Got a secret, can you keep it? Swear, this one you’ll save
– Bir sırrın var, saklayabilir misin? Yemin et, bunu kurtaracaksın.
Better lock it in your pocket, takin’ this one to the grave
– Bunu mezara götürerek cebine kilitlesen iyi olur.
If I show you, then I know you won’t tell what I said
– Sana gösterirsem, ne dediğimi söylemeyeceğini biliyorum.
‘Cause two can keep a secret if one of them is dead
– Çünkü biri ölürse iki kişi sır tutabilir.

Look in my eyes, now you’re getting sleepy
– Gözlerimin içine bak, şimdi uykun geliyor.
Are you hypnotized by secrets that you’re keeping?
– Sakladığın sırlar seni hipnotize mi ediyor?
I know what you’re keeping, I know what you’re keeping
– Ne sakladığını biliyorum, ne sakladığını biliyorum

Got a secret, can you keep it? Swear, this one you’ll save
– Bir sırrın var, saklayabilir misin? Yemin et, bunu kurtaracaksın.
Better lock it in your pocket, takin’ this one to the grave
– Bunu mezara götürerek cebine kilitlesen iyi olur.
If I show you, then I know you won’t tell what I said
– Sana gösterirsem, ne dediğimi söylemeyeceğini biliyorum.
‘Cause two can keep a secret if one of them is dead
– Çünkü biri ölürse iki kişi sır tutabilir.

You swore you’d never tell
– Asla söylemeyeceğine yemin ettin.
You swore you’d never tell
– Asla söylemeyeceğine yemin ettin.
You swore you’d never tell
– Asla söylemeyeceğine yemin ettin.
You swore you’d never tell
– Asla söylemeyeceğine yemin ettin.

Got a secret, can you keep it? Swear, this one you’ll save
– Bir sırrın var, saklayabilir misin? Yemin et, bunu kurtaracaksın.
Better lock it in your pocket, takin’ this one to the grave
– Bunu mezara götürerek cebine kilitlesen iyi olur.
If I show you, then I know you won’t tell what I said
– Sana gösterirsem, ne dediğimi söylemeyeceğini biliyorum.
‘Cause two can keep a secret if one of them is dead
– Çünkü biri ölürse iki kişi sır tutabilir.

I’ll keep it secret
– Sır saklarım
Can keep it
– Tutabilir
I’ll keep it secret
– Sır saklarım
Can keep it
– Tutabilir
If one of them is dead
– Eğer biri öldüyse




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın