Yeah
– Evet
I’ve been tryna call
– Oldum adamımın Ara
I’ve been on my own for long enough
– Uzun süre tek başıma yaşadım yeter
Maybe you can show me how to love, maybe
– Belki bana nasıl sevileceğini gösterebilirsin, belki
I’m going through withdrawals
– Para Çekme işlemlerinden geçiyorum.
You don’t even have to do too much
– Çok fazla şey yapmana bile gerek yok.
You can turn me on with just a touch, baby
– Tek bir dokunuşla beni tahrik edebilirsin bebeğim.
I look around and
– Etrafa bakıyorum ve
Sin City’s cold and empty (Oh)
– Günah şehri soğuk ve boş (Oh)
No one’s around to judge me (Oh)
– Beni yargılayacak kimse yok (Oh)
I can’t see clearly when you’re gone
– Bunu yaparken açıkça görebiliyorum gitti
I said, ooh, I’m blinded by the lights
– Dedim ki, ışıklar beni kör etti.
No, I can’t sleep until I feel your touch
– Hayır, dokunuşunu hissedene kadar uyuyamam.
I said, ooh, I’m drowning in the night
– Dedim ki, ooh, gece boğuluyorum
Oh, when I’m like this, you’re the one I trust
– Ben böyleyken, güvendiğim tek kişi sensin.
Hey
– Hey
I’ve been tryna call (Yeah)
– Aramaya çalıştım (Evet)
I’ve been on my own for long enough
– Uzun süre tek başıma yaşadım yeter
Maybe you can show me how to love, maybe
– Belki bana nasıl sevileceğini gösterebilirsin, belki
I’m running out of time
– Zaman kalmadı
‘Cause I can see the sun light up the sky
– Çünkü güneşin gökyüzünü aydınlattığını görebiliyorum.
So I hit the road in overdrive, baby, oh
– Bu yüzden aşırı hızda yola çıktım, bebeğim, oh
The city’s cold and empty (Oh)
– Şehir soğuk ve boş (Oh)
No one’s around to judge me (Oh)
– Beni yargılayacak kimse yok (Oh)
I can’t see clearly when you’re gone
– Bunu yaparken açıkça görebiliyorum gitti
I said, ooh, I’m blinded by the lights
– Dedim ki, ışıklar beni kör etti.
No, I can’t sleep until I feel your touch
– Hayır, dokunuşunu hissedene kadar uyuyamam.
I said, ooh, I’m drowning in the night
– Dedim ki, ooh, gece boğuluyorum
Oh, when I’m like this, you’re the one I trust
– Ben böyleyken, güvendiğim tek kişi sensin.
I’m just calling back to let you know (Back to let you know)
– Sadece sana haber vermek için geri arıyorum (sana haber vermek için geri)
I could never say it on the phone (Say it on the phone)
– Asla telefonda söyleyemedim (telefonda söyle)
Will never let you go this time (Ooh)
– Bu sefer gitmene asla izin vermeyeceğim (Ooh)
I said, ooh, I’m blinded by the lights
– Dedim ki, ışıklar beni kör etti.
No, I can’t sleep until I feel your touch
– Hayır, dokunuşunu hissedene kadar uyuyamam.
Hey
– Hey
Oh
– Ey
I said, ooh
– Dedim ki, ooh
I said, oh
– Dedim ki, ah
I said, ooh
– Dedim ki, ooh
Hey, it’s me
– Hey, benim.
I know it’s been a while, but
– Uzun zaman oldu biliyorum ama
I was just thinking about you, and
– Sadece seni düşünüyordum ve
I’m sorry about everything
– Her şey için özür dilerim
I miss you
– Seni özledim
I said, ooh, I’m blinded by the lights
– Dedim ki, ışıklar beni kör etti.
No, I can’t sleep until I feel your touch
– Hayır, dokunuşunu hissedene kadar uyuyamam.
I said, ooh, I’m drowning in the night
– Dedim ki, ooh, gece boğuluyorum
Oh, when I’m like this, you’re the one I trust
– Ben böyleyken, güvendiğim tek kişi sensin.
The city’s cold and empty
– Şehir soğuk ve boş
No one’s around to judge me
– Kimse yargılamak için beni
I can’t see clearly when you’re gone
– Bunu yaparken açıkça görebiliyorum gitti
The city’s cold and empty
– Şehir soğuk ve boş
No one’s around to judge me
– Kimse yargılamak için beni
I can’t see clearly when you’re gone
– Bunu yaparken açıkça görebiliyorum gitti

The Weeknd Feat. Chromatics – Blinding Lights [Chromatics Remix] İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.