Muted as a mustard yellow
– Hardal sarısı gibi sessiz
You don’t say much
– Fazla konuşmana gerek yok
I wish I had the nerve to say hello
– Keşke merhaba diyecek cesaretim olsaydı.
I swear I’ll stay in touch
– Yemin ederim irtibatta kalacağım.
On a dog day afternoon
– Bir köpek günü öğleden sonra
Everyone else is in the pool
– Diğer herkes havuzda.
All these people underestimate the water color blue
– Bütün bu insanlar mavinin su rengini hafife alıyor
I’ve been runnin’ in a circle
– Bir çemberin içinde koşuyorum
In my mind’s eye, looking for rain
– Zihnimin gözünde, yağmuru arıyorum
I’m breaking a sweat
– Ter dökmeye geldim
Oh, I’m a mess
– Oh, ben kötü durumdayım
And I don’t know if I can see
– Ve görebiliyor muyum bilmiyorum
Through all of the clouds
– Tüm bulutların arasından
Help me figure it out
– Bunu bulmam için bana yardım
Oh, what does it mean
– Oh, bu ne anlama geliyor
You’re my tangerine
– Sen benim mandalinamsın.
My mint green tangerine
– Nane yeşili mandalinam
I’ll help you pick a peach morning dress
– Şeftalili sabah elbisesi seçmene yardım edeceğim.
A Tuesday in your Sunday best
– En iyi Pazar gününüzde bir Salı
Listenin’ to your old cassettes
– Eski kasetlerini dinliyorum.
Wondering when the sun had set
– Güneşin ne zaman battığını merak ediyorum
And I’m tossin’ and turnin’
– Ve ben savruluyorum ve dönüyorum
(Tossin’, turnin’ around)
– (Savruluyor, dönüyor)
Searchin’ for pieces outside myself
– Kendi dışımdaki parçaları arıyorum.
All the lines are blurrin’
– Tüm satırları blurrin var
All I can see are your pastels
– Tek görebildiğim pastellerin.
I been running in a circle
– Bir daire içinde koşuyordum.
In my mind’s eye, looking for rain
– Zihnimin gözünde, yağmuru arıyorum
I’m breakin’ a sweat
– Ter döküyorum
Oh, I’m a mess
– Oh, ben kötü durumdayım
And I don’t know if I can see
– Ve görebiliyor muyum bilmiyorum
Through all of the clouds
– Tüm bulutların arasından
Help me figure it out
– Bunu bulmam için bana yardım
Oh, what does it mean
– Oh, bu ne anlama geliyor
You’re my tangerine
– Sen benim mandalinamsın.
(Tossin’, turnin’ around)
– (Savruluyor, dönüyor)
My mint green tangerine
– Nane yeşili mandalinam
(Tossin’, turnin’ around)
– (Savruluyor, dönüyor)
Yeah, you’re my tangerine
– Evet, sen benim mandalinamsın.
(Tossin’, turnin’ around)
– (Savruluyor, dönüyor)
My mint green tangerine
– Nane yeşili mandalinam
(Tossin’, turnin’ around)
– (Savruluyor, dönüyor)

Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.