I’m just a star fading, falling naked
– Ben sadece bir yıldızım soluyor, çırılçıplak düşüyorum
Burning through my own frustration
– Kendi hayal kırıklığımla yanıyorum
Whatever, not your savior
– Her neyse, kurtarıcın değil.
I just think life’s what you make it
– Sen ne dersen o sadece hayat var bence
I’m a motel, stay on a weeknight
– Ben motelim, hafta içi kal.
There’s a hole in the door but the pool’s fine
– Kapıda bir delik var ama havuz iyi
Take the light with the dark, it’s a contrast love, yeah (yeah, yeah)
– Işığı karanlıkla birlikte al, bu bir kontrast aşk, Evet (Evet, Evet)
I’m a plane and I’m blocking your sunlight
– Ben bir uçağım ve güneş ışığını engelliyorum.
I’m a first-class ticket to a fistfight
– Yumruk dövüşüne birinci sınıf bilet benim.
Took a hit to the ribs but I feel just fine, yeah (yeah)
– Kaburgalara vurdum ama kendimi iyi hissediyorum, Evet (Evet)
And I can see that everything repeats
– Ve görüyorum ki her şey tekrarlanıyor
It’s all just drop-dead typical
– Sadece açılan ölü normal aslında
I can see it going on and on
– Üzerine üzerine gidiyor ve onu görebiliyorum
I’m just a star fading, falling naked
– Ben sadece bir yıldızım soluyor, çırılçıplak düşüyorum
Burning through my own frustration
– Kendi hayal kırıklığımla yanıyorum
Whatever, not your savior
– Her neyse, kurtarıcın değil.
I just think life’s what you make it
– Sen ne dersen o sadece hayat var bence
Star fading, falling naked
– Yıldız soluyor, çıplak düşüyor
Burning through my own frustration
– Kendi hayal kırıklığımla yanıyorum
Whatever, not your savior
– Her neyse, kurtarıcın değil.
I just think life’s what you make it
– Sen ne dersen o sadece hayat var bence
I’m your fucked up leg in thе fun run (fun run)
– Eğlenceli koşudaki berbat bacağın benim (eğlenceli koşudaki)
I’m a jet ski ride in a hot tub (hot tub)
– Sıcak küvette jet ski sürüyorum (sıcak küvet)
Nevеr quite what you want, but I just don’t care, yeah (yeah)
– Asla tam olarak ne istediğini, ama umurumda değil, Evet (Evet)
And I can see that everything repeats
– Ve görüyorum ki her şey tekrarlanıyor
It’s all just drop-dead typical
– Sadece açılan ölü normal aslında
I can see it going on and on (going on and on)
– (Üzerinde ve üzerinde ve nereye gidiyor göremiyorum)
I’m just a star fading, falling naked
– Ben sadece bir yıldızım soluyor, çırılçıplak düşüyorum
Burning through my own frustration
– Kendi hayal kırıklığımla yanıyorum
Whatever, not your savior
– Her neyse, kurtarıcın değil.
I just think life’s what you make it
– Sen ne dersen o sadece hayat var bence
Star fading, falling naked
– Yıldız soluyor, çıplak düşüyor
Burning through my own frustration
– Kendi hayal kırıklığımla yanıyorum
Whatever, not your savior
– Her neyse, kurtarıcın değil.
I just think life’s what you make it
– Sen ne dersen o sadece hayat var bence
I’m a motel, stay on a weeknight
– Ben motelim, hafta içi kal.
There’s a hole in the door but the pool’s fine
– Kapıda bir delik var ama havuz iyi
Never quite what you want, but I just don’t care
– Asla tam olarak ne istediğini, ama umurumda değil
I’m just a star fading, falling naked
– Ben sadece bir yıldızım soluyor, çırılçıplak düşüyorum
Burning through my own frustration
– Kendi hayal kırıklığımla yanıyorum
Whatever, not your savior
– Her neyse, kurtarıcın değil.
I just think life’s what you make it
– Sen ne dersen o sadece hayat var bence
Star fading, falling naked
– Yıldız soluyor, çıplak düşüyor
Burning through my own frustration
– Kendi hayal kırıklığımla yanıyorum
Whatever, not your savior
– Her neyse, kurtarıcın değil.
I just think life’s what you make it
– Sen ne dersen o sadece hayat var bence

With Confidence – What You Make It İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.