1PLIKÉ140 – CANADA Fransızca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Mmh, mmh, mmh, mmh
– Mmh, mmh, mmh, mmh
Mmh, mmh, mmh
– Mmh, mmh, mmh

L’habit ne fait pas le moine, en Prada, le Diable est habillé
– Alışkanlık keşişi yapmaz, Prada’da Şeytan giyinir
Deux-trois coups d’couteau bien placés
– İki-üç iyi yerleştirilmiş bıçaklama
Impossible qu’ils reviennent comme le mec de Nabilla
– Nabilla’lı adam gibi geri gelmelerine imkan yok.
D’la vida loca, j’ai rêvassé
– D’la vida loca, hayal kuruyordum.
T’es prêt à faire quoi pour avoir cette vie-là (han)
– O hayata sahip olmak için ne yapmaya hazırsın (han)
J’perds la mémoire mais (han) j’me rappelle de cette nuit-là (poh)
– Hafızamı kaybediyorum ama (han) o geceyi hatırlıyorum (poh)
Impossible d’effacer le passé
– Geçmişi silemiyorum
J’ai la poisse mais j’ai pas gué-lar la C (poh)
– Çişim var ama C’yi ford-lar yapmadım (poh)
J’débite sur l’instru’ comme si j’suis pressé
– Sanki acelem varmış gibi talimatlara yazıyorum.
Alors qu’j’ai tout mon temps (j’ai tout mon temps)
– Tüm zamanım varken (tüm zamanım var)
Mes couplets, j’vous laisse apprécier
– Dizelerim tadını çıkarayım ben
Profitez bien, j’compte pas rapper longtemps
– Keyfini çıkarın, uzun süre rap yapmayı düşünmüyorum.
J’le fais pour les mapé’, j’avance sans ma peur
– Bunu kendim için yapıyorum, korkmadan ilerliyorum.
Conduite sans mis-per, j’baraude comme un kidnappeur
– Mis-per olmadan araba kullanmak, bir kaçıran gibi baraude ediyorum
Faut te pointer à l’heure si le billet, tu veux l’faire
– Bilet almak istiyorsan zamanında gelmelisin.
La frappe dans l’pantalon pour
– İçin pantolon beceriyor
Tous les anciens et les jeunes consommateurs
– Tüm yaşlı ve genç tüketiciler
Elle m’trouvait différent, j’ai joué avec son cœur
– Beni farklı buldu, kalbiyle oynadım.
Aujourd’hui, elle m’dit qu’j’suis comme ces menteurs (ah bon?)
– Bugün bana bu yalancılar gibi olduğumu söylüyor (oh iyi mi?)
Et elle a pas tort, ouais, j’suis un menteur (ah bon?)
– Ve o yanlış değil, evet, ben bir yalancıyım (ah iyi mi?)
Pendant l’audition, aucune vérité sort (han)
– Seçmeler sırasında hiçbir gerçek ortaya çıkmaz (han).
Si on t’monte en l’air, ton alcool redescend
– Seni havaya kaldırırsak, alkolün tekrar düşer.
J’me suis calmé, dans ma tête, c’était le désordre
– Sakinleştim, kafamda bir karmaşa vardı.

J’suis sous Absolut pas sous Martini
– Absolut Martini altında altında değilim
J’suis écouté jusqu’à Gwada Martinique
– Gwada Martinik’e kadar dinlendim.
Ça t’enlève ta tunique et on reste unis
– Tuniğini çıkarır ve birlik oluruz.
Le flow est unique, dis-moi, pourquoi tu nies?
– Akış benzersiz, söyle bana, neden inkar ediyorsun?
Dommage que tu pues trop d’la schneck
– Şneck’i çok fazla düşünmen çok kötü.
Sale pute, tu n’auras jamais de cunni’ (poh, poh)
– Pis fahişe, asla kurnazlık yapmayacaksın (poh, poh)
T’es en train d’hleh, t’inquiète, le massacre est bientôt fini
– Hleh misin, endişe, katliamı bitti

What you gonna do si mes gars prennent ta Canada
– Adamlarım Kanada’nızı alırsa ne yapacaksınız?
Location toute l’année mais t’as walou
– Bütün yıl kiralıyorsun ama walou’n var.
En vrai, t’as nada
– Gerçekten, sende hiç yok.
On coupe, on décale, on coupe, on décale
– Kestik, değiştirdik, kestik, değiştirdik
Comme Saga Douk (comme Saga Douk)
– Saga Douk gibi (Saga Douk gibi)
C’est les quartiers d’France
– Burası Fransa’nın mahalleleri.
Ça s’la fout pour un “ça vient d’où?” (pour un “ça vient d’où?”)
– Kimin umurunda “bu nereden çıktı?” (a için “nereden geldi?”)
What’s you gonna do si mes gars prennent ta Canada
– Adamlarım Kanada’nızı alırsa ne yapacaksınız?
Location toute l’année mais t’as walou
– Bütün yıl kiralıyorsun ama walou’n var.
En vrai, t’as nada
– Gerçekten, sende hiç yok.
On coupe, on décale, on coupe, on décale comme Saga Douk
– Kesiyoruz, değiştiriyoruz, kesiyoruz, Saga Douk gibi değiştiriyoruz
C’est les quartiers d’France
– Burası Fransa’nın mahalleleri.
Ça s’la fout pour un “Ça vient d’où?” (poh, poh)
– Kimin umurunda “Bu nereden çıktı?” (ooh, ooh)

À quinze ans, j’arrivais même plus à mi-dor
– On beş yaşındayken yarı yolda bile kalamadım.
Étant mineur, j’courais après la mine d’or
– Madenci olarak altın madeninin peşinden koşuyordum.
Pourquoi tu cala pas ceux qui veulent ton bien?
– Neden iyiliğini isteyenleri aramıyorsun?
Pourquoi tu t’attaches à tous ceux qui t’ignorent?
– Neden seni görmezden gelen herkese sarılıyorsun?
Pour des sentiments, y en a qui sont morts
– Duygular için, bazıları öldü
Y’en a qui bé-tom pour pas un centime
– Bir kuruş bile ödemeyenler var.
9 millimètres, on l’achète en deux-deux, Opinel 13, 22 centimètres
– 9 milimetre, ikişer ikişer alıyoruz, Opinel 13, 22 santimetre
Toujours le majeur levé aux 22-2 (han)
– Hala orta parmağı 22-2 (han) ‘da kaldırılmış halde
Ces flocos, ils pètent rien et ils sont étonnés (han)
– Bu flokolar, hiçbir şey osurmazlar ve hayrete düşerler (han)
Ils arrêteront jamais le bénéf’ du teu-teu (le bénéf’ du teu-teu)
– Teu-teu’nun faydasını asla durdurmayacaklar (teu-teu’nun yararı)
Ta veste, tu veux la retourner, tu vas m’la donner
– Ceketini, ters çevirmek istiyorsan, bana vereceksin.
Bâtard, ton heure peut sonner
– Piç kurusu, zamanın geçiyor olabilir.
Nan, j’suis pas son ex, pas b’soin d’kichta pour l’impressionner
– Hayır, ben onun eski sevgilisi değilim, onu etkilemek istemiyorum.
La roue va tourner (brr), quand le bosseur n’est pas payé (brr, brr)
– Patron ödenmediğinde tekerlek dönecektir (brr) (brr, brr)
Il se met à détourner (brr)
– Yüz çevirmeye başlar.
Flûte, t’as le tournis, j’ai des barrettes gées-char
– Flüt, sende bükülme var, bende gee-char çubukları var.
Les tiennes, elles sont skinny
– Seninkiler, çok zayıflar.
J’m’en bat les c’ de briller, j’traîne dans des coins sinistres
– Parlaması umurumda değil, uğursuz köşelerde takılıyorum.

J’suis sous Absolut pas sous Martini
– Absolut Martini altında altında değilim
J’suis écouté jusqu’à Gwada Martinique
– Gwada Martinik’e kadar dinlendim.
Ça t’enlève ta tunique et on reste unis
– Tuniğini çıkarır ve birlik oluruz.
Le flow est unique, dis-moi, pourquoi tu nies?
– Akış benzersiz, söyle bana, neden inkar ediyorsun?
Dommage que tu pues trop d’la schneck
– Şneck’i çok fazla düşünmen çok kötü.
Sale pute, tu n’auras jamais de cunni’
– Seni pis fahişe, asla kurnaz olmayacaksın.
T’es en train d’hleh, t’inquiète, le massacre est bientôt fini
– Hleh misin, endişe, katliamı bitti

What you gonna do si mes gars prennent ta Canada
– Adamlarım Kanada’nızı alırsa ne yapacaksınız?
Location toute l’année mais t’as walou, en vrai, t’as nada
– Tüm yıl boyunca kiralık, ama bu walou, gerçek, bu nada
On coupe, on décale, on coupe, on décale
– Kestik, değiştirdik, kestik, değiştirdik
Comme Saga Douk (comme Saga Douk)
– Saga Douk gibi (Saga Douk gibi)
C’est les quartiers d’France
– Burası Fransa’nın mahalleleri.
Ça s’la fout pour un “ça vient d’où?” (pour un “ça vient d’où?”)
– Kimin umurunda “bu nereden çıktı?” (a için “nereden geldi?”)
What’s you gonna do si mes gars prennent ta Canada
– Adamlarım Kanada’nızı alırsa ne yapacaksınız?
Location toute l’année mais t’as walou, en vrai, t’as nada
– Tüm yıl boyunca kiralık, ama bu walou, gerçek, bu nada
On coupe, on décale, on coupe, on décale
– Kestik, değiştirdik, kestik, değiştirdik
Comme Saga Douk
– Saga Douk Olarak
C’est les quartiers d’France
– Burası Fransa’nın mahalleleri.
Ça s’la fout pour un “Ça vient d’où?”
– Kimin umurunda “Bu nereden çıktı?”




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın