Kategoriler
Genel

İngiliz İngilizcesi ve Amerikan İngilizcesi Farklar

İngiliz İngilizcesi ve Amerikan İngilizcesi Farklar
İngiltere ve Amerika’nın resmi dilleri İngilizce ‘dir her iki ülkede İngilizce konuşulmasına rağmen Amerikan İngilizcesi ile İngiliz İngilizcesi arasında farklılıklar bulunmaktadır İngiliz İngilizcesi Medya ve edebiyat sektörüne hakimken, Amerikan İngilizcesi film ve müzik sektörüyle yaygınlaşan geleneksel kalıplara sahiptir.
İki aksan arasındaki temel farklar;
Amerikan İngilizcesi ile İngiliz İngilizcesi arasındaki fark sadece aksan farkı olarak değerlendirilmemektedir. Telaffuz, gramer yani dil yapısı, kelime dağarcığı-kelime farklılığı, yazım hataları, noktalama işaretleri, deyimler, tarihler ve sayıların biçimlendirilmesi olarak nitelendirilebilir.
Aksan Farkı
1700’lü yıllarda yani 17. yy’da Amerikalılar İngilizce ile tanışmışlardır. Koloniler kıtaya yerleştikten sonra zamanla dünyanın en çok konuşulan resmi ve yabancı dili olarak yerini almıştır. İngilizlerde kendi kültürüne has bir lehçe ile konuştuğu için bu iki ülke birbirinden ayrı aksanda konuşmaktadırlar. Peki bu iki ülkenin aksanları arasında nasıl farklılık var? Konuşulan dilin Amerikan İngilizcesi mi yoksa İngiliz İngilizcesi mi olduğunu nasıl ayırt edeceğiz?
İngiliz aksanı daha yumuşak ve vurguludur. 18 yy’ dan sonra -r harfinin vurgusunda bir yumuşama meydana gelmiştir. İngiltere’nin soyluları -r sesini çıkarırken daha yumuşak bir şekilde vurgulamaya başlamışlardır. Amerikan aksanında ise -r sesi daha baskın bir şekilde vurgulanmaya devam edilmiştir.
İngilizce konuşan birinin İngiliz mi yoksa Amerikan aksanı mı olduğunu ayırt edebileceğimiz can’t’’ sözcüğü’dür ki, İngilizler ‘’kant’’ diye söylerler ve yine “dance ” kelimesidir İngiliz İngilizcesinde “dans” diye telaffuz edilir.
Yazımdaki Farklılıklar
Samuel Johnson 1755 yılında İngiliz Dili Sözlüğü ve 1828 yılında Noah Webster Amerikan İngilizcesi Dil Sözlüğünü hazırlamışlardır.Bu sözlükler ile iki dil arasındaki yazım farklılıkları ortaya konulmuştur. İngilizcedeki bazı kelimeler Fransızca yazılışları tercih etmiştir ancak Amerikan İngilizcesi bu yazım kuralını uygulamamaktadır.
Aşağıda bazı kelimelerin sırasıyla İngiliz İngilizcesi, Amerikan İngilizcesi ve Türkçe karşılığı verilmiştir.
petrol – gas – benzin
lift – elevator – asansör
lorry – truck – kamyon
biscuit – cookie – kurabiye
rubbish – garbage – çöp
sweets – candy – şekerleme
pavement – sidewalk – kaldırım
pedestrian crossing – crosswalk – yaya geçidi
flyover – overpass – üst geçit
aubergine – eggplant – patlıcan
motorway – highway – otoyol
car park – parking lot – otopark
dialogue – dialog – diyalog
honour – honor – onur
favourite – favorite – favori
colour – color – renk
catalogue – catalog – katalog
theatre – theater – tiyatro
holiday – vacation – tatil
university – college – üniversite
crisps – chips – gevrek
chips – french fries – patates kızartması
the cinema- the movies – sinema
soft drink / fizzy drink soda / pop /coke / soft drink – meşrubat
trainers shoes – sneakers / tennis shoes s – spor ayakkabısı
jumper – sweater – kazak
postbox – mailbox – posta kutusu
plaster – band-aid – yara bandı
chemist’s – drugstore – eczane
football – soccer – futbol
flat – apartment – apartman
behaviour – behavior – davranış
metre – meter – metre
organise – organize – organize etmek
travelled – traveled – seyahat
waitcoat – vest – yelek
braces – suspenders – pantolon askısı
peckish – hungry – acıkmış
aeroplane – airplane – uçak
cheque – check – kontrol
grey – gray – gri
courgette – zucchini – kabak
jacket potato – baked potato – fırınlanmış patates
runner bean – string bean – çalı fasulyesi
block of flats – apartment building – apartman binası
ground floor – first floor – birinci kat
first floor – second floor – ikinci kat
underground – subway – metro
phone box – phone booth – telefon kulübesi
queue – line – hat
bonnet – hood – kukuleta
boot – trunk – gövde
windscreen – windshield – ön cam
indicator – blinker – flaşör
tyre – tire – lastik
takeway – takeout – çıkarmak
timetable – schedule – program
rubber – eraser – silgi
post – mail – posta
the Plough – the Big Dipper – Büyük Ayı
autumn – fall – düşmek
high street – main street ana – cadde
estate car – station wagon – istasyon vagonu
odour – odor – koku
pyjamas – pajamas – pijama
programme – program – program
parlour – parlor – salon
apologise – apologize – özür dilemek
nappy – diaper – bebek bezi
dummy – pacifier – emzik
loo – bathroom – banyo
telly – television – televizyon
sweets – candy – şeker
candy floss – cotton candy – pamuk şeker
ice lolly – popsicle – buzlu şeker
treacle – molasses – şeker kamışı
torch – flashlight – el feneri
mobile phone – cell phone – cep telefonu
bin – trash can – çöp kutusu
neighbour – neighbor – komşu
humour – humor – mizah
rumour – rumor – söylenti
pitch – field – alan
draw – tie – kravat
kit – uniform – uniforma
anticlockwise – counterclockwise – saat yönü
noughts and crosses tic – tac – toe
clothes peg – clothespin – mandal
tea towel – dish towel – kurulama bezi
arbour – arbor – çardak
humour – humor – mizah
harbour – harbor – liman
enamoured – enamored – aşık
aluminium – aluminum – alüminyum
moustache – mustache – bıyık
speciality – specialty – uzmanlık
mummy – mommy – anne
road surface – pavement – kaldırım
zed – zee – Z harfi
full stop – period – dönem
nought – zero – sıfır
postal code – zip code – posta kodu
kerb – curb – zapt etmek
plough – plow – pulluk
mould – mold – kalıp
liquorice – licorice – meyan kökü
cosy – cozy – rahat
diversion – detour – dolanbaçlı yol
bonnet – hood – başlık
boot – trunk – gövde

Gramer Farklılıkları
Bu iki İngilizce arasındaki en az farklılık Grammer yani dil yapısındadır. İki İngilizce de birbirinden etkilenmiştir. Buradaki farklılık olarak Tenslerin farklı kullanımıdır.
İngiliz İngilizcesinde I have ve just had food denilirken Amerikan İngilizcesinde I just had food deniliyor. Geçmiş zamandan bahsederken Amerikalılar daha basit bir gramer yapısıyla cümle kurarken İngiliz ağırlığı da bu kuralda etkisini gösterir. Başka bir farklılık ise tekil ve çoğul isimlerde görülür.
Amerikan İngiliz
I have a pen I have got a pen
I don’t have a bag I haven’t got a bag
I have to swim I have got to swim
I ate too much I’ve eaten too much
My team is winning My team are winning

Bir yanıt yazın