Blog

  • Khalid – Another Sad Love Song Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    Khalid – Another Sad Love Song Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    I’m not the best at showing my emotions
    – Duygularımı göstermede iyi değilim
    You cut me deep and you left me wide open
    – Beni derinden yaraladın ve beni apaçık ortada terk ettin
    I fought the demons that lie in between us
    – Aramızdaki yalancı şeytanlarla savaştım
    They’d think we’re perfect if they’d ever seen us, but
    – Bizi daha önce görselerdi mükemmel olduğumuzu düşünürlerdi.
    I guess this sounds like another sad love song
    – Sanırım bu başka bir üzücü aşk şarkısı gibi
    I can’t get over how it all went wrong
    – Nasıl ters gittiğini anlayamıyorum
    But, I let the words come together
    – Ama kelimelerin bir araya gelmesine izin veriyorum
    Then, maybe I’ll feel better
    – Sonra,belki iyi hissederim.
    Bridges they are burning
    – Köprüler, onlar yanıyor
    Lover, I am worried
    – Aşık, ben endişeliydim
    Tables they are turning
    – Tabelalar, onlar dönüyor
    Lover, I am hurting
    – Aşık,yaralandım
    Burning burning burning, dadadadada
    – Yanıyor,yanıyor,yanıyor,dadadadada
    Turning turning turning turning, dadadadada
    – Dönüyor,dönüyor,dönüyor,dönüyor,dadadadada
    Burning burning burning, dadadadada
    – Yanıyor,yanıyor,yanıyor,dadadadada
    Turning turning turning turning, dadadadada
    – Dönüyor,dönüyor,dönüyor,dönüyor,dadadadada
    I took the time to think of what you said
    – Ne dediğini düşünmek için zaman ayırdım
    You were tap-dancing in my head
    – Kafamda dokunarak dans ediyordun
    I must be honest, I have a lot of pride
    – Dürüst olmalıyım, Çok gururluyum
    But I’m broken inside
    – Ama içten kırgınım.
    I guess this sounds like another sad love song
    -Sanırım bu başka bir üzücü aşk şarkısı gibi
    I can’t get over how it all went wrong
    – Nasıl ters gittiğini anlayamıyorum
    But, I let the words come together
    – Ama kelimelerin bir araya gelmesine izin veriyorum
    Then, maybe I’ll feel better
    – Sonra,belki iyi hissederim.

    Bridges they are burning
    – Köprüler, onlar yanıyor
    Lover, I am worried
    – Aşık, ben endişeliydim
    Tables they are turning
    – Tabelalar, onlar dönüyor
    Lover, I am hurting
    – Aşık,yaralandım
    Bridges they are burning
    – Köprüler, onlar yanıyor
    Lover, I am worried
    – Aşık, ben endişeliydim
    Tables they are turning
    – Tabelalar, onlar dönüyor
    Lover, I am hurting
    – Aşık,yaralandım
    Burning burning burning, dadadadada
    – Yanıyor,yanıyor,yanıyor,dadadadada
    Turning turning turning turning, dadadadada
    – Dönüyor,dönüyor,dönüyor,dönüyor,dadadadada
    Burning burning burning, dadadadada
    – Yanıyor,yanıyor,yanıyor,dadadadada
    Turning turning turning turning, dadadadada
    – Dönüyor,dönüyor,dönüyor,dönüyor,dadadadada
    Burning burning burning, dadadadada
    – Yanıyor,yanıyor,yanıyor,dadadadada
    Turning turning turning turning, dadadadada
    – Dönüyor,dönüyor,dönüyor,dönüyor,dadadadada
    Burning burning burning, dadadadada
    — Yanıyor,yanıyor,yanıyor,dadadadada
    Turning turning turning turning, dadadadada
    – Dönüyor,dönüyor,dönüyor,dönüyor,dadadadada
    Bridges they are burning
    – Köprüler, onlar yanıyor
    Lover, I am worried
    – Aşık, ben endişeliydim
    Tables they are turning
    – Tabelalar, onlar dönüyor
    Lover, I am hurting
    – Aşık,yaralandım
    Bridges they are burning
    – Köprüler, onlar yanıyor
    Lover, I am worried
    – Aşık, ben endişeliydim
    Tables they are turning
    – Tabelalar, onlar dönüyor
    Lover, I am hurting
    – Aşık,yaralandım

  • The Head And The Heart – Another Story Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    The Head And The Heart – Another Story Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    These are just flames
    – Bunlar sadece alevler
    Burning in your fireplace
    -Senin şöminende yanan
    I hear your voice and it seems
    – Senin sesini duyuyorum ve
    As if it was all a dream
    – Sanki hepsi hayalmiş gibi gözüküyor
    I wish it was all a dream
    – Hepsinin bir hayal olmasını dilerdim
    I see a world
    – Bir dünya görüyorum
    A world turning in on itself
    -Bir dünya kendi kendince dönen
    Are we just like
    – Biz sanki
    Hungry wolves howling in the night
    – Gecede uluyan aç kurtlar gibi değil miyiz
    I don’t want no music tonight
    – Bu gece hiç müzik istemiyorum
    Can we go on like it once was
    – Önceden olduğu gibi devam edebilir miyiz
    Every time I hear another story
    – Bir başka hikaye duyduğum her zaman
    Oh the poor boy lost his head
    – Oh zavallı çocuk aklını yitirdi
    Everybody feels a little crazy
    -Herkes bir parça deli hissediyor
    But we go on living with it
    – Ama biz bununla yaşayabiliriz
    Yeah they go on living with it
    – Evet onlar bununla yaşayabilirler
    These are just flames
    – Bunlar sadece alevler
    Burning in your fireplace
    – Senin şöminende yanan
    I hear your voice and it seems
    – Senin sesini duyuyorum ve
    As if it was all a dream
    – Sanki hepsi hayalmiş gibi gözüküyor
    I wish it was all a dream
    -Hepsinin bir hayal olmasını dilerdim
    Can we go on like it once was
    – Önceden olduğu gibi devam edebilir miyiz

    Can we go on like it once was
    – Önceden olduğu gibi devam edebilir miyiz
    Every time I hear another story
    – Ne zaman başka bir hikaye duysam
    Oh the poor boy lost his head
    – Oh zavallı çocuk aklını yitirdi
    Everybody feels a little crazy
    – Herkes bir parça deli hissediyor
    But we go on living with it
    – Ama biz bununla yaşayabiliriz
    Yeah they go on living with it
    – Evet onlar bununla yaşayabilirler
    I’ll tell you one thing
    – Sana tek bir şey söyleyeceğim
    We ain’t gonna change much
    – Biz çok fazla değişmeyeceğiz
    The sun still rises
    – Güneş hala doğacak
    Even with the pain
    – Acıyla bile olsa
    I’ll tell you one thing
    – Sana tek bir şey söyleyeceğim
    We ain’t gonna change love
    – Biz aşkı değiştirmeyeceğiz
    The sun still rises
    – Güneş hala doğacak
    Even through the rain
    – Yağmura rağmen
    Can we go on like it once was
    – Önceden olduğu gibi devam edebilir miyiz
    Can we go on like it once was
    – Önceden olduğu gibi devam edebilir miyiz
    Everybody feels a little crazy
    – Herkes bir parça deli hissediyor
    Like it once was
    – Önceden olduğu gibi
    Everybody feels a little crazy
    – Herkes bir parça deli hissediyor
    Like it once was
    – Önceden olduğu gibi
    Can we go on like it once was
    – Önceden olduğu gibi devam edebilir miyiz

  • Disturbed – Another Way To Die Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    Disturbed – Another Way To Die Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    The indulgence of our lives has cast a shadow on our world.
    – Hayatımızın hoşgörüsü dünyamıza gölge düşürdü.
    Our devotion to our appetites betrayed us all.
    – İştahımıza olan bağlılığımız hepimize ihanet etti.
    An apocalyptic plight.
    – Kıyametle ilgili bir durum.
    More destruction will unfold.
    – Daha fazla yıkım ortaya çıkacak.
    Mother Earth will show her darker side and take her toll.
    – Toprak Ana karanlık tarafını gösterecek ve bedelini ödeyecek.
    It’s just another way to die.
    – Bu sadece ölmenin başka bir yolu.
    There can be another reason why.
    – Bunun başka bir nedeni olabilir.
    You know we should have seen it coming.
    – Bunun geldiğini görmemiz gerektiğini biliyorsun.
    Consequences we cannot deny will be revealed in time.
    – İnkar edemeyeceğimiz sonuçlar zamanla ortaya çıkacaktır.
    Glaciers melt as we pollute the sky.
    – Gökyüzünü kirlettikçe buzullar eriyor.
    A sign of devastation coming.
    – Bir yıkım işareti geliyor.
    We don’t need another way to die.
    – Ölmek için başka bir yola ihtiyacımız yok.
    Can we repent in time?
    – Zamanında tövbe edebilir miyiz?
    The Time bomb is ticking and no one is listening.
    – Saatli bomba çalışıyor ve kimse dinlemiyor.
    Our future is fading.
    – Geleceğimiz soluyor.
    Is there any hope we’ll survive?
    – Hayatta kalacağımıza dair bir umut var mı?
    Still, we ravage the world that we love.
    – Yine de sevdiğimiz dünyayı mahvediyoruz.
    And the millions cry out to be saved.
    – Ve milyonlar kurtarılmak için haykırıyor.

    Our endless maniacal appetite.
    – Sonsuz manyak iştahımız.
    Left us with another way to die.
    – Bizi ölmenin başka bir yolunu bıraktı.
    It’s just another way to die.
    – Bu sadece ölmenin başka bir yolu.
    Can we repent in time?
    – Zamanında tövbe edebilir miyiz?
    Greed and hunger led to our demise.
    – Açgözlülük ve açlık bizim ölümümüze yol açtı.
    A path I can’t believe we followed.
    – Takip ettiğimize inanamadığım bir yol.
    Black agenda’s rooted in a lie.
    – Kara gündem bir yalana dayanır.
    Will we repent in time?
    – Zamanında tövbe edecek miyiz?
    Species fall before our very eyes.
    – Türler gözümüzün önüne düşer.
    A world that they cannot survive in left them with another way to die.
    – İçinde yaşayamayacakları bir dünya, onlara başka bir ölüm yolu bıraktı.
    Are we dead inside?
    – İçeride öldük mü?
    The time bomb is ticking and no one is listening.
    – İçeride öldük mü?
    Our future is fading.
    – Saatli bomba çalışıyor ve kimse dinlemiyor.
    Is there any hope we’ll survive?
    – Geleceğimiz soluyor.
    Still, we ravage the world that we love.
    – Hayatta kalacağımıza dair bir umut var mı?
    And millions cry out to be saved.
    – Yine de sevdiğimiz dünyayı mahvediyoruz.
    Our endless maniacal appetite.
    Sonsuz manyak iştahımız.
    Left us with another way to die.
    – Bizi ölmenin başka bir yolunu bıraktı.

    It’s just another way to die.
    – Bu sadece ölmenin başka bir yolu.
    Still, we ravage the world that we love.
    – Yine de sevdiğimiz dünyayı mahvediyoruz.
    And millions cry out to be saved.
    – Ve milyonlar kurtarılmak için haykırıyor.
    Our endless maniacal appetite.
    – Sonsuz manyak iştahımız.
    Left us with another way to die.
    – Bizi ölmenin başka bir yolunu bıraktı.
    It’s just another way to die.
    – Bu sadece ölmenin başka bir yolu.
    Can we repent in time?
    – Zamanında tövbe edebilir miyiz?
    It’s just another way to die.
    – Bu sadece ölmenin başka bir yolu.
    Can we repent in time?
    – Zamanında tövbe edebilir miyiz?

  • Katy Perry – Smile Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    Katy Perry – Smile Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    Yeah, I’m thankful
    – Evet, teşekkürü borç biliyorum
    Scratch that, baby, I’m grateful
    – Altını çiziyorum bebeğim, minnettarım
    Gotta say it’s really been a while
    – Gerçekten bunu bir kez olsada söylemeliydim
    But now I got back that smile (Smile)
    – Ama şimdi ardından gülümsüyorum (Gülümsüyorum)
    I’m so thankful
    – Çok minnettarım
    Scratch that, baby, I’m grateful
    – Altını çiziyorum bebeğim, minnettarım
    Now you see me shine from a mile
    – Bir mil öteden parıldadığımı görüyorsun
    Finally got back that smile (Smile)
    – Sonunda ardından gülümsüyorum (Gülümsüyorum)

    Every day, Groundhog Day
    – Her gün,Groundhog Day
    Goin’ through motions felt so fake
    – Davranışlar bu yüzden baştan sona sahte
    Not myself, not my best
    – Kendim değilim , en iyisi değilim
    Felt like I failed the test
    – Teste başarısız olmuş gibi hissettim

    But every tear has been a lesson
    – Ama her gözyaşı bir ders öğretti
    Rejection can be God’s protection
    – Red etmek Tanrı’nın himayesinde
    Long hard road to get that redemption
    – Uzun ve zorlu yolculuklarda sözünü tut
    But no shortcuts to a blessin’
    – Ama hayır bağışlanmak için kestirme bir yol değil

    Yeah, I’m thankful
    – Evet, teşekkürü borç biliyorum
    Scratch that, baby, I’m grateful
    – Altını çiziyorum bebeğim, minnettarım
    Gotta say it’s really been a while
    – Gerçekten bunu bir kez olsada söylemeliydim
    But now I got back that smile (Smile)
    – Ama şimdi ardından gülümsüyorum (Gülümsüyorum)
    I’m so thankful
    – Çok minnettarım
    Scratch that, baby, I’m grateful
    – Altını çiziyorum bebeğim, minnettarım
    Now you see me shine from a mile
    – Bir mil öteden parıldadığımı görüyorsun
    Finally got back that smile (Smile)
    – Sonunda ardından gülümsüyorum (Gülümsüyorum)

    I’m 2.0, remodeled
    – Ben 2.0’ım, şeklimi değiştirerek
    Used to be dull, now I sparkle
    – Eskiden serserimin renksizdim, şimdi parıldıyorum
    Had a piece of humble pie
    – Nacizane bir turtanın parçasıydı
    That ego check saved my life
    – Benliğini kontrol altına al böylelikle hayatımı korursun

    Now I got a smile like Lionel Richie
    – Şimdi Lionel Richie gibi gülümsüyorum
    Big and bright, need shades just to see me
    – Büyük ve ışıltılı, yalnızca hayaletlerin beni görmesine ihtiyacım var
    Tryna stay alive just like I’m the Bee Gees (Oh, woah)
    – Sadece hayatta kalmayı deniyorum ben Bee Gees’im (Oh, woah)
    A Mona Lisa masterpiece (Now I’m)
    – Mona Lisa bir şaheseri (Şimdi ben)

    Yeah, I’m thankful
    – Evet, teşekkürü borç biliyorum
    Scratch that, baby, I’m grateful
    – Altını çiziyorum bebeğim, minnettarım (Çok minnettarım)
    Gotta say it’s really been a while
    – Gerçekten bunu bir kez olsada söylemeliydim
    But now I got back that smile (C’mon, smile, woo)
    – Ama şimdi ardından gülümsüyorum (Hadi, gülümse, woo)
    I’m so thankful
    – Çok minnettarım
    Scratch that, baby, I’m grateful (So grateful)
    – Altını çiziyorum bebeğim, minnettarım
    Now you see me shine from a mile
    – Bir mil öteden parıldadığımı görüyorsun
    Finally got back that smile (Smile, oh, oh)
    – Sonunda ardından gülümsüyorum (Gülümsüyorum, oh, oh)

    I’m so thankful
    – Çok minnettarım
    ‘Cause I finally, ’cause I finally
    – Çünkü sonundayım, çünku sonundayım
    I’m so grateful
    – Çok minnettarım
    ‘Cause I finally, ’cause I finally (Oh)
    – Çünkü sonundayım, çünku sonundayım

    Yeah, I’m thankful
    – Evet, teşekkürü borç biliyorum
    Scratch that, baby, I’m grateful
    – Altını çiziyorum bebeğim, minnettarım
    Gotta say it’s really been a while
    – Gerçekten bunu bir kez olsada söylemeliydim
    But now I got back that smile (Woo, smile)
    – Ama şimdi ardından gülümsüyorum (Woo, gülümse)
    I’m so thankful
    – Çok minnettarım
    Scratch that, baby, I’m grateful
    – Altını çiziyorum bebeğim, minnettarım
    Now you see me shine from a mile
    – Bir mil öteden parıldadığımı görüyorsun
    Finally got back that smile (Smile, oh, oh)
    – Sonunda ardından gülümsüyorum (Gülümsüyorum, oh, oh)

    I’m so thankful
    – Çok minnettarım
    ‘Cause I finally, ’cause I finally
    – Çünkü sonundayım, çünku sonundayım
    Smile (Oh)
    – Gülmüse (Oh)
    I’m so grateful
    – Çok minnettarım
    ‘Cause I finally, ’cause I finally
    – Çünkü sonundayım, çünku sonundayım
    Smile (Oh, oh)
    – Gülmüse (Oh, oh)

  • Justin Bieber – Holy Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    Justin Bieber – Holy Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    I hear a lot about sinners
    – Günahkarlar hakkında çok şey duyuyorum
    Don’t think that I’ll be a saint
    – Bir aziz olacağımı düşünme
    But I might go down to the river
    – Ama nehre inebilirim
    ‘Cause the way that the sky opens up when we touch
    – Çünkü birbirimize dokunduğumuz zaman gökyüzünün açılma şekli
    Yeah, it’s making me say
    – Evet, bana söyletiyor ki

    That the way you hold me, hold me, hold me, hold me, hold me
    – Beni tutuşun, sarılmanın, sarılmanın, sarılmanın
    Feels so holy, holy, holy, holy, holy
    – Çok kutsal, kutsal, kutsal, kutsal, kutsal hissediyor
    On God
    – Ah tanrım
    Runnin’ to the altar like a track star
    – Bir koşu yıldızı gibi değişikliklere koşuyorum
    Can’t wait another second
    – Bir saniye daha bekleyemem
    ‘Cause the way you hold me, hold me, hold me, hold me, hold me feels so holy
    – Çünkü beni tutuşun, sarıl bana, sarıl bana, sarıl bana çok kutsal hissettiriyor

    I don’t do well with the drama
    – Numara yapmakta pek iyi değilim
    And no I can’t stand it being fake (No, no, no, no, no, no no no)
    – Ve hayır sahte olmasına dayanamıyorum (Hayır, hayır, hayır, hayır, hayır, hayır hayır hayır)
    I don’t believe in nirvana
    – Nirvana’ya inanmıyorum
    But the way that we love in the night gave me life
    – Ama geceleri sevdiğimiz yol bana hayat verdi
    Baby I can’t explain
    – Bebeğim, açıklayamam

    That the way you hold me, hold me, hold me, hold me, hold me
    – Beni tutuşun, sarılmanın, sarılmanın, sarılmanın
    Feels so holy, holy, holy, holy, holy
    – Çok kutsal, kutsal, kutsal, kutsal, kutsal hissediyor
    On God
    – Ah tanrım
    Runnin’ to the altar like a track star
    – Bir koşu yıldızı gibi değişikliklere koşuyorum
    Can’t wait another second
    – Bir saniye daha bekleyemem
    ‘Cause the way you hold me, hold me, hold me, hold me, hold me feels so holy
    – Çünkü beni tutuşun, sarıl bana, sarıl bana, sarıl bana çok kutsal hissettiriyor

    They say we’re too young and
    – Çok genç olduğumuzu söylüyorlar
    The pimps and the players say, “Don’t go crushing”
    – Pezevenkler ve kumarbazlar “Ezilmeyin” diyor
    Wise men say fools rush in
    – Bilge adamlar ise aptalların acele ettiğini söylüyor
    But I don’t know
    – Ama bilmiyorum
    They say we’re too young and
    – Çok genç olduğumuzu söylüyorlar
    The pimps and the players say, “Don’t go crushing”
    – Pezevenkler ve kumarbazlar “Ezilmeyin” diyor
    Wise men say fools rush in
    – Bilge adamlar ise aptalların acele ettiğini söylüyor
    But I don’t know (Chance, the Rapper
    – Ama bilmiyorum

    The first step pleases the Father
    – İlk adım Pederi memnun eder, atılması en zor adım olabilir
    Might be the hardest to take
    – Ama sudan çıktığında ben bir inananım
    But when you come out of the water
    – Ama sudan çıktığında
    I’m a believer
    – Ben bir inananım
    My heart is fleshy
    – Kalbim etli
    Life is short with a temper like Joe Pesci
    – Kalbim pek tombul, hayat kısa Joe Pesci gibi
    They always come and sing your praises
    – Hep gelip seni övüyorlar, adın akılda kalıcı
    Your name is catchy
    – Adın akılda kalıcı
    But they don’t see you how I see you
    – Ama seni nasıl gördüğümü görmüyorlar
    Parlay and Desi
    – Parlay ve Desi
    Cross, Tween, Tween, Hesi hit the jet speed
    – Cross, Tween, Tween, Hesi jet hızına ulaştı
    When they get messy
    – Dağınık olduklarında
    Go lefty, like Lionel Messi
    – Lionel Messi gibi solaklaş
    Let’s take a trip and get the Vespas
    – Bir seyahate çıkalım ve Vespaları alalım
    Or rent a jetski
    – Veya bir jetski kiralayın
    I know the spots that got the best weed
    – En iyi otu alan noktaları biliyorum
    We goin’ next week
    – Önümüzdeki hafta gidiyoruz
    I wanna, I wanna honor you
    – Seni onurlandırmak istiyorum
    Bridegroom, I’m my Father’s child
    – Damat, ben babamın çocuğuyum
    I know when the son takes the first steps, the Father’s proud
    – Oğul ilk adımları attığında babanın gurur duyduğunu biliyorum
    If you make it to the water He’ll part the clouds
    – Suya ulaşırsan bulutları ikiye ayırır
    I know He made you a snack like Oscar Proud
    – Oscar Proud gibi sana atıştırmalık yaptığını biliyorum
    Suffer it to be so now
    – Şimdi çok acı çekiyorum
    Gotta clean it up
    – Temizlemeliyim
    Formalize the union in communion He can trust
    – Güvenebileceği birliktelikte sendikayı resmileştirin
    I know I ain’t leaving you like I know He ain’t leaving us
    – Bizi terk etmeyeceğini bildiğim gibi seni terk etmeyeceğimi biliyorum
    I know we believe in God and I know God believe in us
    – Tanrı’ya inandığımızı biliyorum ve Tanrı’nın bize inandığını biliyorum

    That the way you hold me, hold me, hold me, hold me, hold me
    – Beni tutuşun, sarılmanın, sarılmanın, sarılmanın
    Feels so holy, holy, holy, holy, holy
    – Çok kutsal, kutsal, kutsal, kutsal, kutsal hissediyor
    On God
    – Ah tanrım
    Runnin’ to the altar like a track star
    – Bir koşu yıldızı gibi değişikliklere koşuyorum
    Can’t wait another second
    – Bir saniye daha bekleyemem
    ‘Cause the way you hold me, hold me, hold me, hold me, hold me feels so holy
    – Çünkü beni tutuşun, sarıl bana, sarıl bana, sarıl bana çok kutsal hissettiriyor

  • Jacob Banks – Stranger Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    Jacob Banks – Stranger Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    What I’ve learnt from the ocean
    – Okyanustan ne öğrendim
    Hard to dance and rejoice in the motion
    – Hareket halinde dans etmek ve sevinmek zor
    Let the sun have its moment
    – Bırak güneşin anı olsun
    The moon will come
    – Ay gelecek
    What I’ve learnt from a soldier
    – Bir askerden ne öğrendim
    Every man is a son to a daughter
    – Her erkek bir kızın oğludur
    And we only remember
    – Ve biz sadece hatırlıyoruz
    When we see the blood
    – Kanı gördüğümüzde
    Don’t grow up on me
    – Bende büyüme
    Keep that backstroke in your Afro
    – O sırtüstü atmayı Afro’nuzda tutun
    Don’t you grow up on me
    – Bende büyümez misin
    Slow up homie
    – Yavaşla dostum
    Don’t you grow up on me
    – Bende büyümez misin
    Keep it OG sipping slowly
    – OG’nin yavaşça yudumlamasını sağlayın
    Don’t you grow up on me
    – Bende büyümez misin
    Slow up homie
    – Yavaşla dostum
    Don’t you show off on me
    – Bana gösteriş yapma
    Don’t you grow up on me
    – Bende büyümez misin
    Show off on me
    – Bana göster

    What I’ve learnt from a traveller
    – Bir gezginden öğrendiklerim
    There’s no road that can lead to nirvana
    – Nirvana’ya gidecek yol yok
    There’s a world to discover
    – Keşfedilecek bir dünya var
    But home is love
    – Ama ev aşktır
    What I’ve learnt from a mirror
    – Bir aynadan ne öğrendim
    Look too hard and you’ll find you a stranger
    – Çok sert bak ve sana bir yabancı bulacaksın
    Love is just a decision
    – Aşk sadece bir karardır
    The choice is yours
    – Seçim senin

    Don’t grow up on me
    – Bende büyüme
    Keep that backstroke in your Afro
    – O sırtüstü atmayı Afro’nuzda tutun
    Don’t you grow up on me
    – Bende büyümez misin
    Slow up homie
    – Yavaşla dostum
    Don’t you grow up on me
    – Bende büyümez misin
    Keep it OG sipping slowly
    – OG’nin yavaşça yudumlamasını sağlayın
    Don’t you grow up on me
    – Bende büyümez misin
    Slow up homie
    – Yavaşla dostum
    Don’t you show off on me
    – Bana gösteriş yapma
    Don’t you grow up on me
    – Bende büyümez misin
    Slow up homie
    – Yavaşla dostum
    Don’t you grow up on me
    – Bende büyümez misin
    Don’t grow up on me
    – Bende büyüme
    Wear your Afro like your backbone
    – Afro’nuzu omurganız gibi giyin
    Don’t you grow up on me
    – Bende büyümez misin
    Slow up homie
    – Yavaşla dostum
    Don’t you grow up on me
    – Bende büyümez misin
    Keep it OG sipping slowly
    – OG’nin yavaşça yudumlamasını sağlayın
    Don’t you grow up on me
    – Bende büyümez misin
    Slow up homie
    – Yavaşla dostum
    Don’t you grow up on me
    – Bende büyümez misin
    Wear that Afro like your backbone
    – O Afro’yu bel kemiğin gibi giy
    Don’t you grow up on me
    – Bende büyümez misin
    Slow up homie
    – Yavaşla dostum
    Don’t you grow up on me
    – Bende büyümez misin
    Keep it OG sipping slowly
    – OG’nin yavaşça yudumlamasını sağlayın
    Don’t you grow up on me
    – Bende büyümez misin
    Slow up homie
    – Yavaşla dostum
    Don’t you show off on me
    – Bana gösteriş yapma
    Don’t you grow up on me
    – Bende büyümez misin
    Don’t you grow up on me
    – Bende büyümez misin
    Slow up homie
    – Yavaşla dostum
    Slow up homie
    – Yavaşla dostum

  • Cody Simpson – Angel Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    Cody Simpson – Angel Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    My angel,
    – Meleğim,
    How’d you get to be so fly?
    – Nasıl böyle çekici olmaya başladın ?
    How’d you get to shine so bright, girl?
    – Nasıl böyle pırıl pırıl parlamaya başladın sevgilim ?
    How’d you get to look like that?
    – Nasıl böyle görünmeye başladın ?
    Heaven, don’t you call her back, yeah
    – Tanrım, onu geri çağırma
    Halo, halo, I’m not sayin’ hi,
    – Hale, hale* merhaba demiyorum
    Baby, there’s a ring above your head,
    – Bebeğim,başının üzerinde bir halka var
    And it shines so bright in the sunlight, in the sunlight
    – Ve bu halka güneş ışığında,güneş ışığında öyle pırıl pırıl parlıyor
    Ayo, ayo, this is like a dream
    – Hey sen ! bu bir rüya gibi
    Every bit of you ‒ it makes me weak,
    – Senin her parçan beni zayıflatıyor
    How did I get here?
    – Buraya nasıl geldim ?
    In the sunlight, in the sun..?
    – Güneşte, güneş ışığında mı ?
    I must be in heaven, ’cause I’m lookin’ at an angel
    – Cennette olmalıyım çünkü bir meleğe bakıyorum

    Who’s starin’ back at me, her eyes so heavenly.
    – Kim bana yine dikkatle bakıyor,gözleri böyle cennet gibi
    I must be in heaven, ’cause I’m lookin’ at an angel
    – Cennette olmalıyım çünkü bir meleğe bakıyorum
    There’s no one on this earth that’s made this beautiful
    – Bu dünyada bunu güzel yapan hiç kimse yok
    I must be in heaven.
    – Cennette olmalıyım
    Angel…
    – Meleğim…
    Here we are, looking at the stars
    – Biz buradayız,yıldızlara bakıyoruz
    I can hear the beating of your heart,
    – Kalbinin çarpışını duyabiliyorum
    I could listen to this song forever
    – Bu şarkıyı sonsuza kadar dinleyebilirim
    You’re the breeze, cruising down the coast
    – Sen meltemsin,deniz kıyısından aşağıya doğru yol alan
    You’re the jam, baby, I’m the toast,
    – Sen reçelsin bebeğim, ben de tost

    It’s so sweet when we’re together
    – Birlikte olduğumuz zaman çok güzel
    And if I ruled the world I’d name an island for ya,
    – Eğer Dünya’ya hükmetseydim bir adaya senin adını verirdim
    Yeah, you can tell all your girls I named an island for you,
    – Evet,bir adaya senin adını verdiğimi bütün sevgililerine söyleyebilirsin
    I must be in heaven, ’cause I’m lookin’ at an angel
    – Cennette olmalıyım çünkü bir meleğe bakıyorum
    Who’s starin’ back at me, her eyes so heavenly.
    – Kim bana yine dikkatle bakıyor,gözleri böyle cennet gibi
    I must be in heaven, ’cause I’m lookin’ at an angel
    – Cennette olmalıyım çünkü bir meleğe bakıyorum
    There’s no one on this earth that’s made this beautiful
    – Bu dünyada bunu güzel yapan hiç kimse yok

    I must be in heaven.
    – Cennette olmalıyım
    Halo, halo, I’m not sayin’ hi
    – Hale, hale* merhaba demiyorum
    Baby, there’s a ring above your head,
    – Bebeğim,başının üzerinde bir halka var
    And it shines so bright in the moonlight, in the moonlight
    – Ve bu halka ay ışığında,ay ışığında öyle pırıl pırıl parlıyor
    My angel,
    – Meleğim,
    How’d you get to be so fly?
    – Nasıl böyle çekici olmaya başladın ?
    How’d you get to shine so bright?
    – Nasıl böyle pırıl pırıl parlamaya başladın?
    Girl, how’d you get to look like that, tell me?
    – Nasıl böyle görünmeye başladın ,söyle bana
    Please, heaven don’t you call her back.
    – Lütfen,Tanrım, onu geri çağırma
    My angel,
    – Meleğim
    My angel.
    – Meleğim

  • Massive Attack – Angel Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    Massive Attack – Angel Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    You are my angel
    – Sen benim meleğimsin
    Come from way above to bring me love
    – Gökten bana aşkı getirmeye gel

    Her eyes
    – Gözleri
    She’s on the dark side
    – Karanlık tarafta
    Neutralize
    – Etkisizleştir
    Every man in sight
    – Görünürdeki her erkeği

    I love you, love you, love you …
    – Seni seviyorum, seviyorum, seviyorum

    You are my angel
    – Sen benim meleğimsin
    Come from way above to bring me love
    – Gökten bana aşkı getirmeye gel

    I love you, love you, love you …
    – Seni seviyorum, seviyorum, seviyorum

  • Three Days Grace – Angel Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    Three Days Grace – Angel Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    Late at night I could hear the crying
    – Gecenin geç saatlerinde ağlamayı duyabiliyordum
    I hear it all, trying to fall asleep
    – Hepsini duyuyorum, uykuya dalmaya çalışıyorum
    When all the love around you is dying
    – Çevrenizdeki tüm aşk ölürken

    How do you stay so strong?
    – Nasıl bu kadar güçlü kalıyorsun?
    How did you hide it all for so long?
    – Hepsini nasıl bu kadar uzun süre sakladın?
    How can I take the pain away?
    – Acıyı nasıl giderebilirim?
    How can I save
    – Nasıl kurtarabilirim

    A fallen angel, in the dark
    – Karanlıkta düşmüş bir melek
    Never thought you’d fall so far
    – Bu kadar uzağa düşeceğini hiç düşünmemiştim
    Fallen angel, close your eyes
    – Düşmüş melek, gözlerini kapat
    I won’t let you fall tonight
    – Bu gece düşmene izin vermeyeceğim
    Fallen angel
    – Düşmüş melek

    You do it all for my own protection
    – Hepsini kendi güvenliğim için yapıyorsun
    You make me feel like I’ll be okay
    – İyi olacakmışım gibi hissettiriyorsun
    Still I have so many questions
    – Hala çok sorum var

    How do you stay so strong?
    – Nasıl bu kadar güçlü kalıyorsun?
    How did you hide it all for so long?
    – Hepsini nasıl bu kadar uzun süre sakladın?
    How can I take the pain away?
    – Acıyı nasıl giderebilirim?
    How can I save
    – Nasıl kurtarabilirim

    A fallen angel, in the dark
    – Karanlıkta düşmüş bir melek
    Never thought you’d fall so far
    – Bu kadar uzağa düşeceğini hiç düşünmemiştim
    Fallen angel, close your eyes
    – Düşmüş melek, gözlerini kapat
    I won’t let you fall tonight
    – Bu gece düşmene izin vermeyeceğim
    Fallen angel, just let go
    – Düşmüş melek, bırak gitsin
    You don’t have to be alone
    – Yalnız olmana gerek yok
    Fallen angel, close your eyes
    – Düşmüş melek, gözlerini kapat
    I won’t let you fall tonigh
    – Bu gece düşmene izin vermeyeceğim

    I was right beside you
    – Tam yanındaydım
    When you went to hell and back again
    – Cehenneme gidip geri döndüğünde
    I was right beside you
    – Tam yanındaydım
    When you went to hell and back again
    – Cehenneme gidip geri döndüğünde
    And I, I couldn’t save, a fallen angel
    – Ve ben, düşmüş bir meleği kurtaramadım

    A fallen angel, in the dark
    – Karanlıkta düşmüş bir melek
    Never thought you’d fall so far
    – Bu kadar uzağa düşeceğini hiç düşünmemiştim
    Fallen angel, close your eyes
    – Düşmüş melek, gözlerini kapat
    I won’t let you fall tonight
    – Bu gece düşmene izin vermeyeceğim
    Fallen angel, just let go
    – Düşmüş melek, bırak gitsin
    You don’t have to be alone
    – Yalnız olmana gerek yok
    Fallen angel, close your eyes
    – Düşmüş melek, gözlerini kapat
    I won’t let you fall tonight
    – Bu gece düşmene izin vermeyeceğim
    Fallen angel
    – Düşmüş melek

  • Beyonce – Angel Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    Beyonce – Angel Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    This is for my family
    – Bu benim ailem için
    This is for my destiny
    – Bu benim kaderim için
    This is for my fans
    – Bu benim fanlarım için
    This is for my future man
    – Bu benim ilerideki adamım için
    This is for my best-friend
    – Bu benim en yakın arkadaşım için
    This is for my future children
    – Bu benim ilerideki çocuklarım için
    This is for my mother
    – Bu benim annem için
    This is for my Lord of all
    – Bu hepimizin Tanrı’sı için

    You are my best friend, and I love you.
    – Sen benim en iyi arkadaşımsın ve seni seviyorum
    You were always there to love me when I didn’t even love myself.
    – Ben bile kendimi sevmezken sen beni sevmek için oradaydın
    You bring out the best in me, and I thank you.
    – Bendeki en iyiyi ortaya çıkardın ve sana teşekkür ediyorum
    Thank you for my life, thank you for your advice, your wisdom and your strength.
    – Hayatım için teşekkürler sana, öğütlerin için teşekkürler, bilgeliğin ve gücün için..

    My Earth Angel, I thank you,
    – Benim dünyadaki meleğim, teşekkür ederim sana
    I’m so grateful, for trusting me,
    – Çok minnettarım bana güvendiğin için
    And loving me, with your love unconditionaly.
    – Ve beni sevdiğin için, mutlak sevginle

    My Earth Angel, I thank you,
    – Benim dünyadaki meleğim, teşekkür ederim sana
    I’m so grateful, for trusting me,
    – Çok minnettarım bana güvendiğin için
    And loving me, with your love unconditionaly.
    – Ve beni sevdiğin için, mutlak sevginle

    You are my messenger from heaven,
    – Sen benim cennetten habercimsin
    No matter how unhappy I become,
    – Ne kadar üzgün olduğum farketmez
    You always find a way to make me smile,
    – Sen her zaman beni gülümsetmek için bir yol bulursun
    And I admire you, for your pale heart,
    – Sana hayranım, renkli kalbin için
    You’re always giving all of you to everyone around you and I pray we never part.
    – Her zaman etrafındaki insanlara yardım ettin ve hiç ayrılmayalım diye dua ediyorum

    My Earth Angel, I thank you,
    – Benim dünyadaki meleğim, teşekkür ederim sana
    I’m so grateful, for trusting me,
    – Çok minnettarım bana güvendiğin için
    And loving me, with your love unconditionaly.
    – Ve beni sevdiğin için, mutlak sevginle

    My Earth Angel, I thank you,
    – Benim dünyadaki meleğim, teşekkür ederim sana
    I’m so grateful, for trusting me,
    – Çok minnettarım bana güvendiğin için
    And loving me, with your love unconditionaly.
    – Ve beni sevdiğin için, mutlak sevginle

    And if it wasn’t for you,
    – Ve eğer bu senin için olmasaydı
    And if I didn’t know you,
    – Ve eğer seni tanımasaydım
    And if you never reached you,
    – Ve eğer sana hiç ulaşamasaydım
    And you didn’t teach me,
    – Ve eğer bana öğretmeseydin
    I wouldn’t be who I am right now,
    – Şuan olduğum kişi olamazdım
    I wouldn’t give what I give right now,
    – Şuanki gibi itiraf edemezdim
    I wouldn’t think what I think right now,
    – Şimdi düşündüğüm gibi düşünemezdim
    I’m thanking you,
    – Sana teşekkür ediyorum
    I’m thanking you,
    – Sana teşekkür ediyorum

    My Earth Angel, I thank you,
    – Benim dünyadaki meleğim, teşekkür ederim sana
    I’m so grateful, for trusting me,
    – Çok minnettarım bana güvendiğin için
    And loving me, with your love unconditionaly.
    – Ve beni sevdiğin için, mutlak sevginle

    My Earth Angel, I thank you,
    – Benim dünyadaki meleğim, teşekkür ederim sana
    I’m so grateful, for trusting me,
    – Çok minnettarım bana güvendiğin için
    And loving me, with your love unconditionaly.
    – Ve beni sevdiğin için, mutlak sevginle

  • Akon – Angel Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    Akon – Angel Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    Here we Go…!
    – Hadi…!

    I’m looking at an angel
    – Bir meleğe bakıyorum
    And believe me when I say
    – Ve söylediğimde bana inan
    She got that whole place blowing
    – O tüm mekanı üflüyor
    She got that whole place glowing
    – O tüm mekanı coşturuyor
    I’m looking at an angel
    – Bir meleğe bakıyorum
    And believe me when I say
    – Ve söylediğimde bana inan
    She got that whole place glowing
    – O tüm mekanı coşturuyor
    And she’s high in the sky singing
    – O yüksekte gökyüzünde şarkı söylüyor
    Way above the clouds in the sky singing
    – Bulutların da üstünde, gökyüzünde şarkı söylüyor

    She got wings she got a halo
    – Onun kanatları var, bir halesi var
    It seems to me so unnatural
    – Bu bana çok anormal görünüyor
    Cos that’s one thing that I just don’t know
    – Çünkü bu bilmediğim tek şey
    What seems to be so incredible
    – Akıl almaz görünen şey
    She looked at me and took me yeaaahh
    – O bana baktı ve beni aldı
    She took me by the hand to some foreign land
    – Elimden tuttu ve yabancı bir ülkeye götürdü
    And had me way up
    – Ve bana sahip oldu
    Way above the clouds in the sky singing
    – Bulutların da üstünde, gökyüzünde şarkı söylüyor

    Singing my song yeah yeah
    – Benim şarkımı söylüyor evet evet
    From dust til dawn yeah yeah
    – Şafak vaktine kadar evet evet
    I know you got a lot on your mind
    – Biliyorum aklında bir çok şey var
    But it won’t be long yeah yeah
    – Ama bu uzun sürmeyecek evet evet
    It always get better yeah yeah
    – Bu her zaman daha iyi olur evet evet
    And I may be wrong yeah yeah
    – Ve ben belki yanılırım evet evet
    Some never get it across the line before they make it home yeah yeah
    – Bazıları eve dönmeden önce asla çizginin ötesine geçemez evet evet

    I’m looking at an angel
    – Bir meleğe bakıyorum
    And believe me when I say
    – Ve söylediğimde bana inan
    She got that whole place blowing
    – O tüm mekanı üflüyor
    She got that whole place glowing
    – O tüm mekanı coşturuyor
    I’m looking at an angel
    – Bir meleğe bakıyorum
    And believe me when I say
    – Ve söylediğimde bana inan
    She got that whole place glowing
    – O tüm mekanı coşturuyor
    And she’s high in the sky singing
    – O yüksekte gökyüzünde şarkı söylüyor
    Way above the clouds in the sky singing
    – Bulutların da üstünde, gökyüzünde şarkı söylüyor

  • Natasha Bedingfield – Angel Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    Natasha Bedingfield – Angel Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    A.n.g.e.l
    – M.e.l.e.k
    A.n.g.e.l
    – M.e.l.e.k

    Just like a shadow
    – Aynı bir gölge misali
    I’ll be beside you
    – Yanında olacağım
    I’ll be your comfort
    – Senin huzurun olacağım
    And let it guide you home
    – Ve onun seni eve yönlendirmesine izin ver

    I will provide you a place of shelter
    – Sana barınacağın bir yer sağlayacağım
    I want a be your zone
    – Senin bölgen olmak istiyorum
    Tell me what to do
    – Söyle ne yapmalıyım
    Tell me what you wanted me to do
    – Ne yapmamı istediğini söyle

    I’ll make you great to be a man with a woman who can stand
    – Seni ayakta durabilen bir kadınla beraber olan muazzam bir erkek yapacağım
    Who will never promise to leave her man
    – Erkeğini hiç terketmeyeceğine söz vermeyecek olan
    Making vows to please her man
    – Erkeğini memnun etmek için yeminler eden

    If I could be your angel
    – Eğer senin meleğin olabilirsem
    Your angel, Your angel
    – Senin meleğin, senin meleğin
    Protect you from the pain
    – Acılardan korurum seni
    I’ll keep you safe from danger
    – Tehlilelerden koruyacağım seni
    You’ll never hurt again
    – Asla canın yanmayacak bir daha

    I’ll be your a.n.g.e.l
    – Senin meleğin olacağım
    I’m gona be your a.n.g.e.l
    – Senin meleğin olacağım
    I’ll be your angel
    – Senin meleğin olacağım

    Just like the moon
    – Aynı ay gibi
    I’ll step beside
    – Yanında yürüyeceğim
    And let your sun shine
    – Ve güneşini ışıldatacağım
    While I follow behind
    – Arkanda takip ederken

    Cause baby what ya got
    – Çünkü bebeğim sende olan
    It is with all the props
    – O tüm desteklerle
    With everything I’m not
    – Benim olmadığım her şeyle
    Tell me what to do
    – Söyle ne yapayım

    Tell me what you wanted me to do
    – Ne yapmamı istediğini söyle
    I’ll make you great to be a man with a woman who can stand
    – Seni ayakta durabilen bir kadınla beraber olan muazzam bir erkek yapacağım
    Who will never promise to leave her man
    – Erkeğini hiç terketmeyeceğine söz vermeyecek olan
    Making vows to please her man
    – Erkeğini memnun etmek için yeminler eden

    If I could be your angel
    – Eğer senin meleğin olabilirsem
    Your angel, Your angel
    – Senin meleğin, senin meleğin
    Protect you from the pain
    – Acılardan korurum seni
    I’ll keep you safe from danger
    – Tehlilelerden koruyacağım
    You’ll never hurt again
    – Asla canın yanmayacak bir daha

    I’ll be your a.n.g.e.l
    – Senin meleğin olacağım
    I’m gona be your a.n.g.e.l
    – Senin meleğin olacağım
    I’ll be your angel
    – Senin meleğin olacağım

    Tell me why there’s so many good men
    – Söyle bana neden bu kadar çok iyi insan var
    And the world’s misunderstood
    – Ve dünya yanlış anlaşılmış
    He’s a dog, he’s no good
    – O bir köpek, o iyi değil
    I wish somebody would
    – Dilerdim ki birisi olsaydı

    Disrespect my man
    – Saygısızlık erkeğim
    You’re gona have to come see me
    – Beni görmek için gelmelisin
    I go hard for my baby
    – Zorları aşarım bebeğim için
    He’s all that I need
    – O ihtiyacım olan her şey
    So if you got a good one
    – Yani iyi birine sahipsen eğer
    Put your hands up,
    – Ellerini kaldır,
    Come on girl and stand up
    – Hadi kız ve ayağa kalk
    Go ahead lift your man up, get up
    – Devam et erkeğini yükselt, kalk

    If you got a good one,
    – İyi birine sahipsen eğer
    Put your hands up
    – Kaldır ellerini
    Go ahead lift your man up
    – Devam et yükselt erkeğini
    Get up
    – Kalk

    If I could be your angel
    – Eğer senin meleğin olabilirsem
    Your angel, Your angel
    – Senin meleğin, senin meleğin
    Protect you from the pain
    – Acılardan korurum seni
    I’ll keep you safe from danger
    – Tehlilelerden koruyacağım
    You’ll never hurt again
    – Asla canın yanmayacak bir daha

    I’ll be your a.n.g.e.l
    – Senin meleğin olacağım
    I’m gona be your a.n.g.e.l
    – Senin meleğin olacağım
    I’ll be your angel
    – Senin meleğin olacağım