Blog

  • Sting – Shape Of My Heart Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    Sting – Shape Of My Heart Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    he deals the cards as a meditation
    – Kağıtları bir meditasyon olarak dağıtıyor
    And those he plays never suspect
    – Ve onlarla oynarken hiç şüphe etmiyor
    He doesn’t play for the money he wins
    – Kazandığı para için oynamıyor
    He doesn’t play for the respect
    – Saygı için oynamıyor
    He deals the cards to find the answer
    – Kartları cevabı bulmak için dağıtıyor
    The sacred geometry of chance
    – Şansın kutsal geometrisi
    The hidden law of probable outcome
    – Muhtemel sonucun gizli kanunu
    The numbers lead a dance
    – Sayılar bir dansa öncülük ediyor
    I know that the spades are the swords of a soldier
    – Biliyorum ki maçalar bir askerin kılıçları

    I know that the clubs are weapons of war
    – Biliyorum ki sinekler savaşın silahları
    I know that diamonds mean money for this art
    – Biliyorum ki karolar bu sanat için para anlamına geliyor
    But that’s not the shape of my heart
    – Ama hiçbiri kalbimin şekli değil
    He may play the jack of diamonds
    – Karo valesini oynayabilir
    He may lay the queen of spades
    – Maça kızını serebilir
    He may conceal a king in his hand
    – Elinde bir papaz gizleyebilir
    While the memory of it fades
    – Onun hatırası solarken

    I know that the spades are the swords of a soldier
    – Biliyorum ki maçalar bir askerin kılıçları
    I know that the clubs are weapons of war
    – Biliyorum ki sinekler savaşın silahları
    I know that diamonds mean money for this art
    – Biliyorum ki karolar bu sanat için para anlamına geliyor
    But that’s not the shape of my heart
    – Ama hiçbiri kalbimin şekli değil
    That’s not the shape, the shape of my heart
    – Hiçbiri kalbimin şekli, kalbimin şekli değil
    And if I told you that I loved you
    – Ve eğer sana seni sevdiğimi söyleseydim
    You’d maybe think there’s something wrong
    – Birşeylerin ters gittiğini düşünebilirdin

    I’m not a man of too many faces
    – Ben çok yüzlü bir adam değilim
    The mask I wear is one
    – Taktığım maske bir tane
    Those who speak know nothing
    – Konuşanlar hiçbir şey bilmiyor
    And find out to their cost
    – Ve hayatları pahasına öğreniyorlar
    Like those who curse their luck in too many places
    – Çok fazla yerde şanslarını lanetleyenler gibi
    And those who fear are lost
    – Ve korkanlar kayıp şimdi

    I know that the spades are the swords of a soldier
    – Biliyorum ki maçalar bir askerin kılıçları
    I know that the clubs are weapons of war
    – Biliyorum ki sinekler savaşın silahları
    I know that diamonds mean money for this art
    – Biliyorum ki karolar bu sanat için para anlamına geliyor
    But that’s not the shape of my heart
    – Ama hiçbiri kalbimin şekli değil
    That’s not the shape, the shape of my heart
    – Hiçbiri kalbimin şekli, kalbimin şekli değil

  • Robbie Williams – Angel Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    Robbie Williams – Angel Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    Sit and wait
    – Oturuyorum ve bekliyorum
    Does an angle contemplate my fate
    – Bir melek kaderimi tasarlıyor mu diye
    And do they know
    – Ve biliyorlar mı
    The places where we go
    – Gittiğimiz yerleri
    When we’re grey and old
    – Bizler gri ve yaşlıyken
    ‘Cause i’ve been told
    – Çünkü bana söylendi
    That salvation lets their wings unfold
    – Kurtuluşun kanatlarını açmalarına izin vereceğini
    So when i’m lying in my bed
    – Bu yüzden yatağıma uzandığımda
    Thoughts running through my head
    – Aklımdan düşünceler geçiyor;
    And i feel the love is dead
    – Ve aşkın öldüğünü hissediyoru
    İ’m loving angels instead
    – Melekleri sevmeyi tercih diyorum
    And through it all she offers me protection
    – Ve o ,hepsinin içinden bana koruma sunuyor

    A lot of love and affection
    – Çok fazla aşk ve sevgi
    Whether i’m right or wrong
    – Doğru ya da yanlış olsam da
    And down the waterfall
    – Ve şelaleden aşağı
    Wherever it may take me
    – Beni nereye götürürse götürsün
    İ know that life won’t break me
    – Hayatın beni kırmayacağını biliyorum
    When i’m come to call she won’t forsake me
    – Çağırmak için geldiğimde onun beni yüzüstü bırakmayacağını…
    İ’m loving angels instead
    – Melekleri sevmeyi tercih diyorum
    When i’m feeling weak
    – Zayıf hissettiğimde
    And my pain walks down on one way street
    – Ve acım tek yönlü bir yolda yürüdüğünde

    İ look above
    – Yukarı bakıyorum
    And i know i’ll always be blessed with love
    – Ve daima aşkla kutsanmış olacağımı biliyorum
    And as the feeling grows
    – Ve hislerim gelişirken
    She breaths flesh to my bones
    – O kemiklerime et soluyor
    And when love is dead
    – Ve aşk ölüyken

    İ’m loving angels instead
    – Melekleri sevmeyi tercih diyorum
    And through it all she offers me protection
    – Ve o,hepsinin içinden bana koruma sunuyor
    A lot of love and affection
    – Çok fazla aşk ve sevgi
    Whether i’m right or wrong
    – Doğru ya da yanlış olsam da
    And down the waterfall
    – Ve şelaleden aşağı

    Wherever it may take me
    – Beni nereye götürürse götürsün
    İ know that life won’t break me
    – Hayatın beni kırmayacağını biliyorum
    When i come to call she won’t forsake me
    – Çağırmak için geldiğimde onun beni yüzüstü bırakmayacağını…
    İ’m loving angels instead
    – Melekleri sevmeyi tercih ediyorum

  • Aerosmith – Angel Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    Aerosmith – Angel Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

    I’m alone, yeah, I don’t know if I can face the night
    – Yalnızım ,geceyle yüzleşebilir miyim bilmiyorum
    I’m in tears, and the cryin’ that I do is for you
    – Gözyaşları içindeyim ve senin için ağlıyorum
    I want your love, let’s break those walls between us
    – Sevgini istiyorum, aramızdaki duvarları yıkalım
    Don’t make it tough, I’ll put away my pride
    – Güçleştirme, gururumu bıraktım
    Enough’s enough, I’ve suffered and I’ve seen the light
    – Bu kadarı yeter, acı çektim ve ışığı gördüm
    Baby,
    – Bebeğim

    You’re my angel, come and save me tonight
    – Benim meleğimsin, gel ve beni bu gece kurtar
    You’re my angel, come and make it alright
    – Benim meleğimsin, gel ve düzelt

    Don’t know what I’m gonna do about this feelin’ inside
    – İçimdeki bu duyguyla ne yapacağımı bilmiyorum
    Yes it’s true, loneliness took me for a ride
    – Evet bu doğru, yalnızlık beni aldı
    Without your love, I’m nothing but a beggar
    – Senin aşkın olmadan, bir dilenciden başka bir şey değilim
    Without your love, a dog without a bone
    – Senin aşkın olmadan, kemiksiz bir köpeğim
    What can I do, I’m sleepin’ in this bed alone
    – Ne yapabilirim, bu yatakta yalnız uyuyorum
    Baby,
    – Bebeğim

    You’re my angel, come and save me tonight
    – Benim meleğimsin, gel ve beni bu gece kurtar
    You’re my angel, come and make it alright
    – Benim meleğimsin, gel ve düzelt
    Come and save me tonight
    – Gel ve beni bu gece kurtar

    You’re the reason I live
    – Yaşama nedenimsin)
    You’re the reason I’ll die
    – Ölme nedenimsin)
    You’re the reason I’ll give when I break down and cry
    – Parçalanıp ağladığımda vereceğim sebep sensin)
    Don’t need no reason why
    – Sebebini aramaya gerek yok)
    Baby, baby, baby
    – Bebeğim, bebeğim)

    You’re my angel, come and save me tonight
    – Benim meleğimsin, gel ve beni bu gece kurtar
    You’re my angel, come and make it alright
    – Benim meleğimsin, gel ve düzelt
    You’re my angel, come and save me tonight
    – Benim meleğimsin, gel ve beni bu gece kurtar
    You’re my angel, come and make it alright
    – Benim meleğimsin, gel ve düzelt
    Come and save me tonight
    – Gel ve beni bu gece kurtar

    Come and save me tonight
    – Gel ve beni bu gece kurtar

  • Rammstein – Engel Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Rammstein – Engel Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Live in virtue, no desire,
    – Erdem içinde yaşa, arzu yok
    And in the grave an angels choir,
    – Ve mezarda bir melekler korosu,
    You look to heaven, wonder why,
    – Cennete bakıyorsun, merak et neden
    No one can see them in the sky,
    – Kimse onları gökyüzünde göremez

    Just as the clouds have gone to sleep,
    – Tıpkı bulutlar uykuya daldığı gibi
    Angels can be seen in heavens keep,
    – Melekler cennette görülebilir
    Alone in fear they question why,
    – Korku içinde tek başlarına nedenini sorguluyorlar

    God knows i dont want to be an angel when i die.
    – Tanrı biliyor, öldüğümde melek olmak istemiyorum.

    Angels live they never die,
    – Melekler yaşarlar, asla ölmezler
    Apart from us beyond the sky,
    – Bizden başka gökyüzünün ötesinde
    Failing swords whove turned to ice,
    – Başarısız kılıçlar buza dönüştü
    So ashen-white in paradise.
    – Cennette çok kül beyazı.

    Just as the clouds have gone to sleep,
    – Tıpkı bulutlar uykuya daldığı gibi
    Angels can be seen in heavens keep,
    – Melekler cennette görülebilir
    Alone in fear they question why,
    – Korku içinde tek başlarına nedenini sorguluyorlar

    God damn not an angel when i die.
    – Öldüğümde lanet olası bir melek değil.

    When the clouds go to sleep,
    – Bulutlar uykuya daldığında
    You can see us in the sky,
    – Bizi gökyüzünde görebilirsin
    Were afraid and are alone,
    – Korktular ve yalnızlar
    God knows i dont wanna be an angel
    – Tanrı biliyor melek olmak istemiyorum

    God damn not an angel when i die
    – Allah kahretsin öldüğümde bir melek değil

  • Nirvana – Aneurysm Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Nirvana – Aneurysm Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Come on over and do the twist
    – Hadi gel ve dönüşü yap
    Over-do it and have a fit
    – Fazla yap ve nöbet tut
    Love you so much it makes me sick
    – Seni çok seviyorum, bu beni hasta ediyor
    Come on over and do the twist
    – Hadi gel ve dönüşü yap
    Beat me outta me – Beat it! beat it!
    – Beni benden at – Yen onu! Bas git!
    Beat me outta me
    – Beni yen bana
    Come on over and do the twist
    – Hadi gel ve dönüşü yap
    Over-do it and have a fit
    – Fazla yap ve nöbet tut
    Love you so much it makes me sick
    – Seni çok seviyorum, bu beni hasta ediyor
    Come on over and shoot the shit
    – Hadi gel ve ateş et
    Beat me outta me – Beat it! beat it!
    – Beni benden at – Yen onu! Bas git!
    Beat me outta me
    – Beni yen bana
    She keeps it pumpin’ straight to my heart
    – Onu kalbime doğru pompalamaya devam ediyor

  • The Beatles – And Your Bird Can Sing Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    The Beatles – And Your Bird Can Sing Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    You tell me that you’ve got everything you want
    – İstediğin her şeyin var olduğunu söylüyorsun
    And your bird can sing
    – Ve kuşun şarkı söyleyebiliyor
    But you don’t get me, you don’t get me
    – Ama sen beni anlamıyorsun, anlamıyorsun

    You say you’ve seen seven wonders and your bird is green
    – Yedi harikayı gördüğünü söylüyorsun ve kuşun yeşil renk
    But you can’t see me, you can’t see me
    – Ama sen beni göremiyorsun, göremiyorsun

    When your prized possessions start to weigh you down
    – Mal değerlerin sana ağırlık yapmaya başladığında
    Look in my direction, I’ll be round, I’ll be round
    – Benim yönüme bak, buralarda olacağım, olacağım

    When your bird is broken will it bring you down
    – Kuşun hastayken, seni indirir
    You may be awoken, I’ll be round, I’ll be round
    – Uyanık olabilirsin, buralarda olacağım, olacağım

    You tell me that you’ve heard every sound there is
    – Burada olan her sesi duyduğunu söylüyorsun
    And your bird can swing
    – Ve kuşun sallanabiliyor
    But you can’t hear me, you can’t hear me
    – Ama sen beni duyamıyorsun, duyamıyorsun

  • Bring Me The Horizon – And The Snakes Start To Sing Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Bring Me The Horizon – And The Snakes Start To Sing Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    I’ve lost the plot again
    – Komploya yine yenildim
    Tell your friends to sharpen their teeth
    – Arkadaşlarına dişlerini keskinleştirmelerini söyle
    There’s a few quid to be made…
    – Burada yapılacak biraz iş var

    And my soul’s a sorry state
    – Ve ruhum bir özür durumu
    So come on down, you’re empty lovers.
    – Öyleyse aşağı gelin, siz boş aşıklar
    Worms come out of the woodwork
    – Kurtçuklar parkeden dışarı çıkıyor

    And the snakes start to sing.
    – Ve yılanlar şarkı söylemeye başlıyor

    Do you feel the chill,
    – Soğuğu hissettin mi,
    Clawing at the back of your neck?
    – Boynunun arkasını pençeleyen?
    I start to spill.
    – Saçmaya başlıyorum
    Did you really think that you could fix me?
    – Gerçekten beni iyileştirebileceğini düşündün mü?
    They’ll sell your bones for another roll.
    – Kemiklerini başka bir tomar için satacaklar
    Well sharpen your teeth.
    – Dişlerini iyi keskinleştir
    Tell yourself that it’s just business.
    – Kendine bunun sadece iş olduğunu söyle

    Worms come out of the woodwork.
    – Kurtuklar parkeden dışarı çıkıyor
    Leeches crawl from out of the dirt
    – Sülükler pislikten dışarı sürünüyor
    Rats come out of the holes they call home,
    – Sıçanlar ev dedikleri deliklerden çıkıyor
    I fall apart.
    – Düşüyorum
    And the snakes start to sing.
    – Ve yılanlar şarkı söylemeye başlıyor

    Don’t say I’m better off dead,
    – Ölüyken daha iyi olduğumu söyleme
    ‘Cause heaven’s full and hell won’t have me.
    – Çünkü cennet dolu ve cehennem beni alamayacak
    Won’t you make some room in your bed?
    – Yatağında bir oda yapmayacak mısın?
    Oh, well you could lock me up in your heart,
    – Oh, pekala beni kalbine kilitleyebilirdin
    And throw away the key.
    – Ve anahtarı uzaklara fırlatabilirdin
    Won’t you take me out of my head?
    – Aklımı başımdan almayacak mısın?

    I’m just a would’ve been, could’ve been,
    – Ben sadece olurdum, olabilirdim
    Should’ve been, never was and never ever will be.
    – Olmalıydım, hiç olmadım ve olmayacağım
    Well sharpen your teeth.
    – Dişlerini iyi keskinleştir
    Tell yourself that it’s just business.
    – Kendine bunun sadece iş olduğunu söyle
    Would’ve been, could’ve been,
    – Olurdu, olabilirdi
    Should’ve been, never was, and never ever will be.
    – Olmalıydı, hiç olmadı ve olmayacak
    Worms come out of the woodwork,
    – Kurtçuklar parkeden dışarı çıkıyor
    And the snakes start to sing.
    – Ve yılanlar şarkı söylemeye başlıyor

    Worms come out of the woodwork.
    – Kurtuklar parkeden dışarı çıkıyor
    Leeches crawl from out of the dirt
    – Sülükler pislikten dışarı sürünüyor
    Rats come out of the holes they call home,
    – Sıçanlar ev dedikleri deliklerden çıkıyor
    I fall apart.
    – Düşüyorum
    And the snakes start to sing.
    – Ve yılanlar şarkı söylemeye başlıyor

    If you can’t soar with the eagles,
    – Eğer kartallarla uçamıyorsan
    Then don’t fly with the flock.
    – Sürüyle de uçamazsın
    Are you still getting high?
    – Hala yükseliyor musun?
    Did you catch your own reflection,
    – Kendi yansımanı yakaladın mı,
    In the knife my mother held?
    – Annemin kavradığı bıçaktaki?
    Or the hell in my father’s eyes?
    – Ya da babamın gözlerindeki cehennemdeki?

    If you can’t soar with the eagles,
    – Eğer kartallarla uçamıyorsan
    Then don’t fly with the flock.
    – Sürüyle de uçamazsın
    Are you still getting by?
    – Hala iyi misin?
    Was I your knight in shining armour?
    – Ben parlayan zırhındaki şövalye miydim?
    The apple of your eye?
    – Gözbebeğin?
    Or just a step to climb?
    – Ya da tırmanmak için bir adım?

    If you can’t soar with the eagles,
    – Eğer kartallarla uçamıyorsan
    Then don’t fly with the flock.
    – Sürüyle de uçamazsın
    Are you still getting high?
    – Hala yükseliyor musun?
    Did you catch your own reflection,
    – Kendi yansımanı yakaladın mı,
    In the knife my mother held?
    – Annemin kavradığı bıçaktaki?
    Or the hell in my father’s eyes?
    – Ya da babamın gözlerindeki cehennemdeki?

    If you can’t soar with the eagles,
    – Eğer kartallarla uçamıyorsan
    Then don’t fly with the flock.
    – Sürüyle de uçamazsın
    Are you still getting by?
    – Hala iyi misin?
    Was I your knight in shining armour?
    – Ben parlayan zırhındaki şövalye miydim?
    Or the apple of your eye?
    – Ya da gözbebeğin?
    Or just a step, a fucking step to climb!
    – Ya da sadece bir adım, tırmanmak için lanet bir adım!

  • Selena Gomez – And The Scene Who Says Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Selena Gomez – And The Scene Who Says Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    You made me insecure
    – Beni güvenilmez yaptın
    Told me I wasn’t good enough
    – Bana yeterince iyi olmadığımı söyledin
    But who are you to judge
    – Ama yargılamak için kimsin
    When you’re a diamond in the rough
    – Ne zaman pürüzlü bir elmas olsan
    I’m sure you got some things
    – Birşeylerin olduğuna eminim
    You’d like to change about yourself
    – Kendini değiştirmek isteyeceksin
    But when it comes to me
    – Ama bana geldiğinde
    I wouldn’t want to be anybody else
    – Ben başka biri olmak istemeyeceğim

    Na na na
    – Na na na

    I’m no beauty queen
    – Ben güzellik kraliçesi değilim
    I’m just beautiful me
    – Ben sadece güzelim

    Na na na
    – Na na na

    You’ve got every right
    – Bütün doğrulara sahipsin
    To a beautiful life
    – Güzel bir hayat olması için
    C’mon
    – Hadi

    Who says
    – Kim söylüyor
    Who says you’re not perfect
    – Mükemmel olmadığını kim söylüyor
    Who says you’re not worth it
    – Buna değmeyeceğini kim söylüyor
    Who says you’re the only one that’s hurting
    – Acı veren tek kişi olduğunu kim söylüyor
    Trust me
    – Güven bana
    That’s the price of beauty
    – Bu güzelliğin bedeli
    Who says you’re not pretty
    – Kim tatlı olmadığını söylüyor
    Who says you’re not beautiful
    – Kim güzel olmadığını söylüyor
    Who says
    – Kim söylüyor

    It’s such a funny thing
    – Bu komik birşey
    How nothing’s funny when it’s you
    – Nasıl seninle hiçbirşey komik olmuyor
    You tell ‘em what you mean
    – Onlara ne demek istediğini söyle
    But they keep whiting out the truth
    – Doğrunun dışındaki beyazlığı koruyorlar
    It’s like a work of art
    – Bu tıpkı çalışmanın sanatı gibi
    That never gets to see the light
    – Onlar asla ışığa ulaşamazlar
    Keep you beneath the stars
    – Yıldızların altında durmaya devam et
    Won’t let you touch the sky
    – Gökyüzüne dokunmaya izin verme

    Na na na
    – Na na na

    I’m no beauty queen
    – Ben güzellik kraliçesi değilim
    I’m just beautiful me
    – Ben sadece güzelim

    Na na na
    – Na na na

    You’ve got every right
    – Bütün doğrulara sahipsin
    To a beautiful life
    – Güzel bir hayat olması için
    C’mon
    – Hadi

    Who says
    – Kim söylüyor
    Who says you’re not perfect
    – Mükemmel olmadığını kim söylüyor
    Who says you’re not worth it
    – Buna değmeyeceğini kim söylüyor
    Who says you’re the only one that’s hurting
    – Acı veren tek kişi olduğunu kim söylüyor
    Trust me
    – Güven bana
    That’s the price of beauty
    – Bu güzelliğin bedeli
    Who says you’re not pretty
    – Kim tatlı olmadığını söylüyor
    Who says you’re not beautiful
    – Kim güzel olmadığını söylüyor
    Who says
    – Kim söylüyor

    Who says
    – Kim söylüyor
    Who says you’re not start potential
    – Potensiyelin olmadığını kim söylüyor
    Who says you’re not presidential
    – Başkanlığa ait olmadığını kim söylüyor
    Who says you can’t be in movies
    – Filmlerde olamayacağını kim söylüyor
    Listen to me, listen to me
    – Beni dinle, beni dinle
    Who says you don’t pass the test
    – Testi geçemeyeceğini kim söylüyor
    Who says you can’t be the best
    – En iyisi olamayacağını kim söylüyor
    Who said, who said
    – Kim söyledi, kim söyledi
    Won’t you tell me who said that
    – Kİmin söylediğini söylemeyecek misin
    Yeah, oh
    – Evet, oh

  • Passenger – And I Love Her Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Passenger – And I Love Her Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    She’s a whistle on the wind
    – O; rüzgardaki ıslık sesi
    A feather on the breeze
    – Esintideki tüy
    A ripple on the stream
    – Nehirdeki dalga
    She is sunlight on the sea
    – O; denize vuran güneş ışığı
    She’s a soft summer rain
    – O; hafif yaz yağmuru
    Falling gently through the trees
    – Ağaçların arasından yavaşça düşen
    And I love her
    – Ve ben onu seviyorum

    She’s cunning as a fox
    – O; bir tilki kadar kurnaz
    Clever as a crow
    – Karga kadar zeki
    Solid as a rock
    – Taş kadar sert
    She is stubborn as a stone
    – O bir kaya gibi inatçı
    Shes a hardheaded woman
    – O zor bir kadın
    And the best one that I know
    – Ve tanıdığım en iyisi
    And I love her
    – Ve ben onu seviyorum
    Yeah well I love her
    — Evet işte ben onu seviyorum

    She’s as new as the springtime,
    – O, ilkbahar kadar yeni
    Strong as autumn blows
    – Sonbahar rüzgarları kadar güçlü
    Warm as the summer
    – Yaz kadar sıcak
    And soft as the snow
    – Ve kar kadar yumuşak
    She’s a thousand miles from here
    – O burdan binlerce kilometre uzakta
    But she’s everywhere I go
    – Ama o; gittiğim her yerde.
    Cuz I love her
    – Çünkü onu seviyorum

    She loves me like a woman
    – O, beni bir kadın gibi seviyor
    She looks like a lady
    – O, bir hanımefendi gibi görünüyor
    She laughs like a child
    – O, bir çocuk gibi gülüyor
    And cries like a baby
    – Ve bir bebek gibi ağlıyor
    I think that maybe she’s the one that’s gonna save me
    – Düşünüyorum da belki de beni kurtaracak olan kişi odur.

  • Pink Martini – Amado Mio Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Pink Martini – Amado Mio Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Amado mio
    – Sevdiceğim
    Love me forever
    – Beni sonsuza dek sev
    And let forever begin tonight
    – Ve sonsuzluğun bu gece başlamasına izin ver

    Amado mio
    – Sevdiceğim
    When we’re together
    – Biz birlikteyken
    I’m in a dream world
    – Bir hayal dünyasındayım
    Of sweet delight
    – Tatlı bir sevincin olduğu

    Many times I’ve whispered
    – Çoğu kez fısıldadım
    Amado mio
    – Sevdiceğim
    It was just a phrase
    – Bu sadece bir cümleydi
    That I heard in plays
    – Oyunlarda duyduğum
    I was acting a part
    – Ben sadece bu kısmı canlandırırdım

    But now when I whisper
    – Fakat şimdi fısıldarken
    Amado mio
    – Sevdiceğim
    Can’t you tell I care
    – Umursamadığımı söyleme
    By the feeling there
    – Duygularım burada
    ‘Cause it comes from my heart
    – Çünkü artık bu benim kalbimden geliyor

    I want you ever
    – Seni hep istiyorum
    I love my darling
    – Seni seviyorum sevgilim
    Wanting to hold you
    – Sana sarılmak istiyorum
    And hold you tight
    – Ve sıkıca sarmak

    Amado mio
    – Sevdiceğim
    Love me forever
    – Beni sonsuza dek sev
    And let forever Begin tonight
    – Ve sonsuzluğun bu gece başlamasına izin ver

    Many times I’ve whispered
    – Çoğu kez fısıldadım
    Amado mio
    – Sevdiceğim
    It was just a phrase
    – Bu sadece bir cümleydi
    That I heard in plays
    – Oyunlarda duyduğum
    I was acting a part
    – Ben sadece bu kısmı canlandırırdım

    But now when I whisper
    – Fakat şimdi fısıldarken
    Amado mio
    – Sevdiceğim
    Can’t you tell I care
    – Umursamadığımı söyleme
    By the feeling there
    – Duygularım burada
    ‘Cause it comes from my heart
    – Çünkü artık bu benim kalbimden geliyor

    I want you ever
    – Seni hep istiyorum
    I love my darling
    – Seni seviyorum sevgilim
    Wanting to hold you
    – Sana sarılmak istiyorum
    And hold you tight
    – Ve sıkıca sarmak

    Amado mio Love me forever
    – Sevdiceğim Beni sonsuza dek sev
    And let forever Begin tonight
    – Ve sonsuzluğun bu gece başlamasına izin ver
    And let forever Begin tonight
    – Ve sonsuzluğun bu gece başlamasına izin ver
    And let forever Begin tonight
    – Ve sonsuzluğun bu gece başlamasına izin ver

  • Nightwish – Amaranth Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Nightwish – Amaranth Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Baptised with a perfect name
    – Mükemmel bir isimle vaftiz edildi
    The doubting one by heart
    – Kalpten şüphe eden
    Alone without himself
    – Kendinsiz yalnız

    War between him and the day
    – Onunla gün arasındaki savaş
    Need someone to blame
    – Suçlayacak birine ihtiyacım var
    In the end, little he can do alone
    – Sonunda tek başına yapabileceği çok az şey

    You believe but what you see
    – İnanıyorsun ama ne görüyorsun
    You receive but what you give
    – Alırsın ama verirsen

    Caress the one, the never-fading
    – Hiç solmayan birini okşayın
    Rain in your heart – the tears of snow-white sorrow
    – Kalbinde yağmur – kar beyazı kederin gözyaşları
    Caress the one, the hiding amaranth
    – Biri okşayın, saklanan amarant
    In a land of the daybreak
    – Gün ağaran bir ülkede

    Apart from the wandering pack
    – Gezici paket dışında
    In this brief flight of time we reach
    – Bu kısa zaman uçuşunda ulaşıyoruz

    For the ones, whoever dare
    – Kim cesaret ederse

    You believe but what you see
    – İnanıyorsun ama ne görüyorsun
    You receive but what you give
    – Alırsın ama verirsen

    Caress the one, the never-fading
    – Hiç solmayan birini okşayın
    Rain in your heart – the tears of snow-white sorrow
    – Kalbinde yağmur – kar beyazı kederin gözyaşları
    Caress the one, the hiding amaranth
    – Biri okşayın, saklanan amarant
    In a land of the daybreak
    – Gün ağaran bir ülkede

    Reaching, searching for something untouched
    – Ulaşmak, dokunulmamış bir şeyi aramak
    Hearing voices of the never-fading calling
    – Asla solmayan çağrının seslerini duymak

    Caress the one, the never-fading
    – Hiç solmayan birini okşayın
    Rain in your heart – the tears of snow-white sorrow
    – Kalbinde yağmur – kar beyazı kederin gözyaşları
    Caress the one, the hiding amaranth
    – Biri okşayın, saklanan amarant

  • Foxes – Amazing Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Foxes – Amazing Şarkı Sözleri ve Türkçe Anlamları

    Do what you want
    – İstediğini yap
    Do what you want
    – İstediğini yap

    When I look at you the drums all start beating
    – Sana baktığımda, davullar çalmaya başlıyor
    And I just don’t know if I’m ready or not, to do it all again
    – Ve sadece bilmiyorum hazır mıyım değil miyim, her şeyi yeniden yapmak için

    See, I’ve got a wild heart and
    – Bak, çılgın bir kalbe sahibim
    I can’t control it
    – Bunu kontrol edemem
    It keeps on letting me down
    – Beni düşürmeyi sürdürüyor

    I know, with you, tonight could be amazing
    – Biliyorum, seninle, bu gece şaşırtıcı olabilir
    Be amazing
    – Şaşırtıcı olabilir
    I’m scared, to death, still I stood here waiting
    – Korkuyorum, ölümüne, hala burada bekleyerek dikiliyorum
    Here waiting
    – Burada bekliyorum

    Do what you want
    – İstediğini yap
    Do what you want
    – İstediğini yap
    Take a hold of me
    – Beni tut
    Do what you want
    – İstediğini yap
    Cause my heart keeps saying
    – Çünkü kalbim söylemeye devam ediyor
    Do what you want
    – İstediğini yap
    That you’re all I need, all I need
    – Tüm ihtiyacım olan sensin

    With a touch you bring me back to life, I’m rising
    – Bir dokunuşla, beni hayata döndürürsün, yükseliyorum
    And I don’t even know if I’ll survive, but I’m all in
    – Ve hayatta kalacak mıyım bilmiyorum bile, ama yorgunum

    See, I’ve got a wild heart and
    – Bak, çılgın bir kalbe sahibim
    I can’t control it
    – Bunu kontrol edemem
    It keeps on letting me down
    – Beni düşürmeyi sürdürüyor

    I know, with you, tonight could be amazing
    – Biliyorum, seninle, bu gece şaşırtıcı olabilir
    Be amazing
    – Şaşırtıcı olabilir
    I’m scared, to death, still I stood here waiting
    – Korkuyorum, ölümüne, hala burada bekleyerek dikiliyorum
    Here waiting
    – Burada bekliyorum

    Do what you want
    – İstediğini yap
    Do what you want
    – İstediğini yap
    Take a hold of me
    – Beni tut
    Do what you want
    – İstediğini yap
    Cause my heart keeps saying
    – Çünkü kalbim söylemeye devam ediyor
    Do what you want
    – İstediğini yap
    That you’re all I need, all I need
    – Tüm ihtiyacım olan sensin

    Should be running away tonight
    – Bu gece kaçıyor olmalıydım
    Should be finding a place to hide
    – Saklanacak bir yer bulmam gerekirdi
    But I’m starting to feel alive
    – Ama canlı hissetmeye başlıyorum
    And I know, with you, tonight could be
    – Ve biliyorum, seninle bu gece…

    I know, with you, tonight could be amazing
    – Biliyorum, seninle, bu gece şaşırtıcı olabilir
    Be amazing
    – Şaşırtıcı olabilir
    I’m scared, to death, still I stood here waiting
    – Korkuyorum, ölümüne, hala burada bekleyerek dikiliyorum
    Here waiting
    – Burada bekliyorum

    Do what you want
    – İstediğini yap
    Do what you want
    – İstediğini yap
    Take a hold of me
    – Beni tut
    Do what you want
    – İstediğini yap
    Cause my heart keeps saying
    – Çünkü kalbim söylemeye devam ediyor
    Do what you want
    – İstediğini yap
    That you’re all I need, all I need
    – Tüm ihtiyacım olan sensin