Kategoriler
A - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük A Sayfa 62

amerikan * Pamuktan düz dokuma, kaput bezi. Amerikan bezi biçiminde de kullanılır.
Amerikan bar * Lokanta, otel veya evlerde içki için ayrılmışköşe.
Amerikan bezi * Bkz. amerikan.
Amerikan salatası * Rus salatası.
Amerikanca * Amerika Birlişik Devletlerinde kullanılan İngilizce.
Amerikanist * Amerikan tarihi ve kültürü ile uğraşan bilimci.
Amerikanvarî * Amerikalıya yakışan biçimde, Amerikalı gibi.
amerikyum * Atom numarası95, yapay olarak elde edilen aktinitlerden bir element. KısaltmasıAm.
ametal * Metal olmayan elementler.
ametist * Süs taşı olarak kullanılan mor renkte bir tür kuvars.
amfi * Amfiteatr kelimesinin kısaltılmışı.
amfibi * İki yaşayışlı.
* Hem karada hem de suda hareket eden (taşıt), yüzergezer.
amfibi harekât * Kara ve deniz araçlarıyla yapılan manevra.
amfibol * Piroksenlere yakın siyah, esmer, yeşil renkli bir silikat grubu.
amfibyumlar * Kurbağa ve semenderleri içine alan iki yaşayışlı omurgalılar sınıfı.
amfiteatr * Dinleyicilerin oturduğu, sıralarıarkaya doğru basamaklı olarak yükselen salon.
* Yunan ve Roma’da açık hava tiyatrosu.
* Toprak parçası.
amfizem * Vücut organlarından bir bölümünün hava ile şişmesi.
amfor * İki kulplu, dibi sivri, dar boyunlu, karnı geniştesti.
amfora * Bkz. amfor.
amigo * Çoğunlukla spor yarışmalarında seyircileri coşturan kimse.
amigoluk * Amigonun yaptığı iş.
amil * Yapan, etken, etmen, sebep, faktör.
amilâz * Nişastayıparçalayarak şekere çeviren bir enzim.
amin * Amonyaktaki hidrojen yerine, tek değerli hidrokarbonlu köklerin geçmesiyle oluşan ürünlerin genel adı.
âmin * “Allah kabul etsin” anlamında, duaların arasında ve sonunda kullanılır.
aminoasit * Bir amino grubu ile bir karboksil grubu taşıyan, proteinlerin temel taşı olan organik bileşik.
amip * Amipler takımından, vücudunun biçim değiştirmesiyle oluşan geçici kollar veya ayaklar üzerinde sürünerek
yer değiştiren, tatlıve tuzlu sularda yaşayan bir hücreli canlı(Amoibe).
amipler * Bir hücreli hayvanların kök bacaklılar sınıfına giren bir takımı.
amipli * İçinde amip bulunan.
* Amiplerin yol açtığı.
amir * Buyuran, emreden, üst.
* Bir işte emir verme yetkisi olan kimse.
amiral * Deniz kuvvetlerinde, ordudaki general rütbesine eşit rütbedeki subay.
amirallik * Amiral olma durumu.
* Amiralin makamı.
amirane * Amir gibi, amire yakışan biçimde.
amirce * Amire yakışır biçimde, amir gibi.
amiriita * Bkz. ita amiri.
amirlik * Amir olma durumu.
amit * Amonyağın hidrojeni yerine bir asit kökünün geçmesiyle oluşan birleşiklerin sınıf adı.
amitoz * Amip, akyuvar ve bazı bakterilerde hücre bölünmesi yoluyla olan çoğalma.
amiyane * Kibarca olmayan, bayağı.
* Sıradan.
amiyane tabiriyle * halk ağzı ile, halk deyişiyle.
amma * Bkz. Ama.
* Yanına getirildiği kelimenin anlamına aşırılık katarak şaşma veya hayranlık anlatır.
amma velâkin * Ancak, bununla beraber.
ammada yaptın ha! * söylenen bir söze pek inanılmadığınıve şaşıldığınıanlatır.
amme * Halkın bütünü, kamu.
amme davası * Kamu davası.
amme efkârı * Kamuoyu.
amme hukuku * Kamu hukuku.
amme idaresi * Kamu yönetimi.
amme menfaati * Kamu yararı.
amnezi * Hafıza kaybı, bellek yitimi.

Bir yanıt yazın