Kategoriler
A - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük A Sayfa 7

acıyıcı * Acıma duygusu olan (kimse). acıyış * Acımak işi veya biçimi. acibe * Hiç görülmemiş, alışılmamış, şaşılacak veya yadırganacak şey. acil * İvedi, ivedili. acil servis * (hastanelerde) Vakit yitirilmeden bakılması gereken hastaların ilk tedavilerinin yapıldığı yer. acil şifalar dilemek * hastanın kısa sürede iyileşmesi dileğinde bulunmak. acilen * Hemen, hiç zaman yitirmeden, tez […]

Kategoriler
A - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük A Sayfa 8

açar * Anahtar.* İştah açmak için yemekten önce içilen alkollü içki, aperitif. açelya * Bkz. açalya. açı * Birbirini kesen iki yüzeyin veya iki doğrunun oluşturduğu çıkıntı.* Birbirini kesen iki yüzey veya aynınoktadan çıkan iki yarım doğrunun oluşturduğu geometrik biçim,zaviye.* Görüş, bakım, yön. açıölçüm * Açıölçmede söz konusu olan yöntem ve teknik. açıcı * Açmak […]

Kategoriler
A - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük A Sayfa 9

açık kapısiyaseti * Açık kapıpolitikası. açık konuşmak * gerçeği çekinmeden söylemek. açık kredi * Bankaların güvendikleri müşterilere rehin, ipotek veya kefil istemeksizin verdikleri borç para. açık liman * Bütün gemilerin formalite yönünden kolayca girip çıktıklarıliman.* Hava şartlarından kolayca etkilenen liman. açık maaşı * Görevinden alınan birine yasaca tanınan, belirli bir süre içinde ödenen aylık. açık […]

Kategoriler
A - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük A Sayfa 10

açıklamalı * Birtakım açıklamalarla anlaşılması, öğrenilmesi kolaylaştırılmış, izahlı. açıklanan * Açıklamalar sonunda ortaya çıkması beklenen kavram. açıklanma * Açıklanmak işi. açıklanmak * Açıklamak işi yapılmak, izah edilmek, ifşa edilmek. açıklar livası * İşi gücü olmayan, boşta kalan kimse. açıklar livası * işi gücü olmayan, boşta kalan kimse. açıklar livası olmak * iş bulamayarak işsiz ve […]

Kategoriler
A - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük A Sayfa 2

abartmak * Bir şeyi olduğundan büyük veya çok göstererek anlatmak, mübalâğa etmek. abartmalı * Abartılmış, mübalâğalı. abartmasız * Abartılmamış, abartmadan, mübalâğasız. abasız * Abası olmayan, aba giymemişolan. abaşo * Alt, alttaki, aşağı.* Gemiyi baştan veya kıçtan halatla karaya bağlama. abat * Bayındır, mamur.* Şen, rahat. abat etmek * mamur etmek, rahata kavuşturmak, zenginleştirmek, gönendirmek. abat […]

Kategoriler
A - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük A Sayfa 3

abeslik * Abes olma durumu. abıhayat * Efsanelere göre içen kimseye ölümsüzlük sağlayan bir su, bengi su. abıhayat içmiş * yaşıçok ilerlemişolduğu hâlde genç görünen (kimse). abıkevser * Cennette bulunduğuna inanılan Kevser ırmağının adı. abıru * Yüz suyu.* Irz, namus, şeref, haysiyet. abide * Anıt. abideleşme * Anıtlaşma. abideleşmek * Anıtlaşmak. abideleştirme * Anıtlaştırmak işi. […]

Kategoriler
A - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük A Sayfa 4

abuhava * İklim. abuk sabuk * Akla, mantığa uymayan, düşünmeden söylenen, saçma sapan (söz). abuk sabuk konuşmak * saçma sapan söz söylemek. abuk sabukluk * Ciddiyetsizlik, saçmalık. abuli * İstenç yitimi, irade kaybı. abullabut * Hantal, kaba ve anlayışsız (kimse).* Biçimsiz ve kötü giyinen, giyimine özen göstermeyen (kimse). abullabutluk * Abullabut gibi davranma, abullabut olma […]

Kategoriler
A - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük A Sayfa 5

acemi er * Askere yeni alınan ve eğitim dönemini henüz tamamlamamışer. acemi ocağı * Osmanlı ordusuna kapıkulu eri yetiştirmek için kurulan okul. acemi oğlanı * Yeniçeri ocağında yetiştirilmek üzere tutsaklardan veya devşirme yoluyla Hristiyanlardan toplanan çocuk. acemice * Toyca, beceriksizce. acemileşme * Acemileşmek durumu. acemileşmek * Beceriksizlik göstermek, bocalamak. acemilik * Acemi olma durumu, aceminin […]

Kategoriler
A - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük A Sayfa 1

a * Seslenme bildirir. a * (a:) Şaşma, hatırlama, sevinme, acıma, üzülme, kızma gibi duyguları güçlendirir, cümlenin başında veyasonunda kullanılır. a / e * Çekimli fiilin sonuna gelerek anlamıpekiştirir. -a- / -e- * İsimden fiil türeten ek. -a / -e * Yönelme durumu eki: dağa, eve, yola, öne. Ünlü ile biten isimlerden sonra araya y […]