Kategoriler
G SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük G Sayfa 9

gazabınıyenmek * öfkesini, şiddetini göstermemek veya bastırmak. gazal * Ceylân. gazap * Öfke, kızgınlık, hiddet. gazaplandırma * Gazaplandırmak işi. gazaplandırmak * Öfkelendirmek, kızdırmak. gazaplanma * Gazaplanmak işi. gazaplanmak * Öfkelenmek, kızmak. gazaplı * Öfkeli, kızgın, hiddetli. gazeki * Cepken altına giyilen kolsuz bir çeşit giysi. gazel * Divan edebiyatında beşile on beş beyit arasında değişen, […]

Kategoriler
G SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük G Sayfa 10

gazoz * Meyve esansı, şeker ve karbon asidi ile yapılan, basınçlıhava ile şişelere doldurularak hazırlanan alkolsüziçecek. gazoz ağacı * Bir sözün çok saçma olduğunu bildirmek için söylenir. gazozcu * Gazoz yapıp satan kimse.* Eğlence yerlerinde dolaşarak gazoz satan kimse, gazoz satıcısı. gazozculuk * Gazozcunun yaptığı iş. gazölçer * Belirli basınç altında gelen gazın hacmini ölçmeye […]

Kategoriler
G SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük G Sayfa 3

galerici * Galeri işleten kimse. galeta * Fırında iyice pişirilerek kurutulan çeşitli biçimde peksimet. galeta unu * Galetadan veya kızarmışekmek kabuğundan yapılan un. galeyan * Kaynama.* Coşma. galeyan etmek * kaynamak.* coşmak. galeyana gelmek * coşmak, hiddetlenmek. galeyana getirmek * coşturmak. galeyanlı * Galeyana gelmişolan. gali * Alçak ve altıdüz gemi.* Gemilerin üst güvertelerinde ve […]

Kategoriler
G SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük G Sayfa 1

g, G * Türk alfabesinin sekizinci harfi. Ge adıverilen bu harf ses bilimi bakımından ince ünlülerle ön damak,kalın ünlülerle art damak patlayıcıünsüzlerinin ötümlülerini gösterir.* Nota işaretlerini harflerle gösterme yönteminde sol sesini bildirir. Ga * Galyum’un kısaltması. -ga / -ge * Fiilden isim türeten ek. gabardıç * Yaşlıardıç ağacı. gabardin * Sık dokunmuş bir tür ince […]

Kategoriler
G SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük G Sayfa 2

gafilâne * Dikkatsizlikle, gafletle yapılan, gaflet içinde bulunan kimseye yakışan biçimde. gafillik * Gafil olma durumu, gaflet. gafillik etmek * çevresindeki gerçekleri görmemek, sezmemek. gaflet * Dalgınlık, dikkatsizlik, boş bulunma, aymazlık, dalgı, ihtiyatsızlık. gaflet basmak * dalgın, dikkatsiz bir durumda bulunmak.* uykusu gelmek. gaflet uykusu * Dalgınlıktan ileri gelen uyuşukluk. gafur * Çok bağışlayıcıve merhamet […]