Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 8

kadifemsi * Kadifeyi andıran, kadife görünümünde olan. kadim * Başlangıcı olmayan, eski, ezelî. kadim dost * Eski dost. kadimi * Sürekli. kadinne * Bkz. kadınnine. kadir * Değer, kıymet.* Bir yıldızın parlaklık bakımından bulunduğu basamak. kadir * Güçlü, gücü yeter, erkli.* “Her şeye gücü yeter” anlamında Tanrı’nın sıfatlarından biri. Kadir Gecesi * Ramazan ayının kutsal […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 9

kafa içi * Bkz. kafatası. kafa işçisi * Beyin gücü ile ortaya eser koyan, araştıran, inceleyip eleştiren kimse. kafa kafaya vermek * iki veya birkaç kişi bir kenara çekilip konuşmak.* baş başa vermek. kafa kâğıdı * Nüfus cüzdanı, nüfus kâğıdı, hüviyet. kafa kalmamak * zihin yorularak çalışmaz olmak. kafa koçanı * Bkz. kafa kâğıdı. kafa […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 10

kafasıtakılmak * zihni sürekli olarak bir şeyle uğraşmak. kafasıtembel * Alık, budala, basireti olmayan. kafasıyerinde olmamak * gereği gibi düşünecek durumda olmamak. kafasıyerine gelmek * kendini toparlamak, kendine gelmek. kafasına dank etmek (veya demek) * bir olay sebebiyle birden ayılmak, doğruyu anlamak. kafasına geçirmek * atıp, fırlatıp başına geçirmek. kafasına koymak * kararınıönceden vermişolmak, önceden […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 4

kabuk kahvesi * Antep fıstığıkabuğunun öğütülmüşve hafifçe kavrulmuşu ile yapılan ve kahveye benzer içecek. kabuk yönetim * İçi, iç yapısı belli olmayan, belirsiz kalan yönetim. kabuklanma * Kabuklanmak işi.* Bir lâv akıntısıveya bir lâv gölü yüzeyinin katılaşması. kabuklanmak * Kabuk oluşmak. kabuklaşma * Kabuklaşmak işi. kabuklaşmak * Kabuk durumunu almak, kabuk gibi sertleşmek. kabuklu * […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 5

kaçaklık * Kaçak olma durumu. kaçamak * Hoşgörülmeyen bir şeyi ara sıra yapma.* Bir şeyi belli etmeden, gizlice yapmaya çalışma.* Bir şeyden kaçınma yolu.* Kaçacak yer, özellikle çobanların sürüyü barındırmak, saklamak için yaptıklarıyer. kaçamak * Mısır unundan yapılan yağlı bir yemek. kaçamak yapmak * hoşgörülmeyen şeyi gizlice ara sıra yapmak. kaçamak yol * Bir sorundan […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 6

kaçta * (saat için) Ne zaman?. kaçurga * 343 kaçırga. kadana * Bir cins iri at. kadana gibi * iri yarı(kadın). kadar * Ölçüsünde, derecesinde.* Büyüklüğünde, genişliğinde.* Dek, değin.* Gibi.* Denli.* Süre belirtir.* Miktar, derece.* Gösterme sıfatlarından biriyle bir sayıdan sonra geldiğinde kesinlikle belli olmayan bir niceliği belirtir. kadastro * Bir ülkedeki her çeşit arazi […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 2

kabak tadı * Beğenilmeyen, bıkkınlık veren durum. kabak tadıvermek * bıktırmak, usanç vermek, tatsız gelmeye başlamak. kabak tadıvermek * bıkkınlık veya sıkıntı oluşturmak. kabak tatlısı * Soyulmuş, çekirdekleri çıkarılmışve parmak kalınlığında bal kabağının ağır ateşte uzun süre pişirilmesi veüzerine ceviz serpilmesiyle hazırlanan bir tatlıtürü. kabakçı * Kabak yetiştiren veya satan kimse. kabakgiller * İki çeneklilerden, […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 3

kabartılı * Kabartısı olan.* Belirgin. kabartma * Kabartmak işi.* Bir biçimin veya bir süslemenin düz yüzey üzerindeki çıkıntısı.* Kil, alçı, taşgibi işlenebilir gereçleri girintili çıkıntılıyüzeyler durumunda biçimlendirerek yapılmışolaneser, rölyef.* Kabartılarak yapılmışolan. kabartma tozu * Pasta, çörek vb. hamur işlerinde kabarmayısağlayan toz, sodyum bikarbonat. kabartmak * Kabarmasını sağlamak, kabarmasına yol açmak.* Toprağıtırmık vb. bir araçla karıştırmak, […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 1

K * Potasyum’un kısaltması. -k * Bkz. ık / ik, uk / ük. -k * 343 -ak / -ek. k, K * Türk alfabesinin on dördüncü harfi. Ke adıverilen bu harf, ses bilimi bakımından ince ünlülerle ön damak,kalın ünlülerle art damak patlayıcıünsüzlerinin ötümsüzünü gösterir. kaba * Özensiz, gelişigüzel yapılmış, zevksiz, sakil.* Taneleri iri.* Terbiyesi, görgüsü […]